Savunma ve güvenlik alanlarında önemli bir tanıtım, pazarlama ve iş birliği platformu haline gelen IDEF, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde bu yıl 14. kez kapılarını açtı.
Açılış törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, ve yabancı temsilciler de katıldı.
3 Mayıs'a kadar devam edecek
Zırhlı muharebe araçları, insansız kara araçları, roketler, güdümlü füzelerin aralarında bulunduğu birçok ürünün yer aldığı fuar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Milli Savunma Bakanlığı ev sahipliğinde, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı yönetim ve sorumluluğunda, TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. organizatörlüğünde 3 Mayıs'a kadar devam edecek.
20 kurum ve kuruluş destek veriyor
Fuara, Dışişleri Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Hava Kuvvetleri Komutanlığı, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı ile Savunma ve Havacılık Sanayi İmalatçılar Derneği olmak üzere 20 kurum ve kuruluş destek veriyor.
Binden fazla firma boy gösterecek
Fuara bu yıl 576'sı yabancı, 485'ü Türk toplam bin 61 firma katılacak. Türk firmalarının 250'si KOBİ'lerden oluşacak. Dünyanın farklı coğrafyalarından 68 ülkeden 550 kişiden oluşan 150 heyetin katılım sağlayacağı fuarda, heyetlerde 68 üst düzey yetkili yer alacak.
Fuar kapsamında 4 bin 420 planlı görüşme gerçekleştirilecek. Fuarda 70 imza töreni gerçekleştirilmesi planlanıyor. İmza törenleri ile yerli ve yabancı iş birlikleri ilan edilecek.
Yeni ürünler ilk kez vitrine çıkacak
IDEF, katılımcı firma açısından dünyanın en büyük ilk 4 savunma sanayisi fuarı arasında yer alıyor. IDEF'te önceki yıllarda olduğu gibi Türk savunma sanayisi tarafında geliştirilen birçok ürün ilk kez sergilenecek. Daha önce geliştirilen çeşitli ürünlerin de yeni versiyonları fuarda tanıtılacak.
Fuarda; zırhlı muharebe araçları, taktik zırhlı araçlar, insansız kara araçları, roketler, güdümlü füzeler, piyade silahları, askeri simülatörler ve patlayıcı madde imha ekipmanlarının aralarında bulunduğu birçok ürün yer alacak.
"Milli silah ve sistemlerimiz bizzat sahada yeteneklerini ispatlamıştır"
Fuarın açılışında konuşan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Uluslararası standartlarda üretilen, TSK tarafından kullanılan milli silah ve sistemlerimiz bizzat sahada yeteneklerini ispatlamıştır" dedi.
Savunma sanayii alanındaki teknolojik gelişmelerin takibi ve tedariki kapsamında düzenlenen bu tip organizasyonların orta ve uzun vadede uluslararası işbirliği imkanlarının geliştirilmesine de değerli katkılar sağlayacağını söyleyen Akar, şöyle devam etti:
"Bu bağlamda bölgesinde en büyük dünyada ise sayılı fuarlar arasında yer alan IDEF, dünya savunma sanayiini buluşturan ve ülkeler arası savunma sanayii işbirliği faaliyetlerine zemin oluşturan önemli bir platformdur. Günümüzde teknolojinin etkisiyle her alanda büyük bir değişim ve dönüşüme şahitlik ediyoruz. Bu teknolojik gelişmelerin lokomotifi olan savunma sanayiinin önemi ve etkisi de her geçen gün artmaktadır. Teknolojiyi iyi yöneten ve bilgi teknolojilerini etkin kullanan ülke ve kuruluşlar uluslararası alanda üstünlük sağlarken, teknolojiyi iyi yönetemeyen gelişmelere uyum sağlayamayan ülkeler ise her türlü tehdit ve tehlikeye maruz kalabilmektedir."
"Geldiğimiz noktayı asla yeterli görmüyoruz"
Akar, "Türkiye savunma sanayiine son yıllarda çok büyük önem vermiş ve zat-ı devletlerinin liderliği, teşviki ve desteğiyle savunma teknolojileri alanında önemli hamleler yapmıştır. Büyük bir inanç ve yüksek bir motivasyonla çıktığımız bu yolda savunma sanayiimizde yerlilik ve millilik oranımızı yüzde 20'lerden yüzde 70'lere çıkarmayı başarmış bulunuyoruz. Ancak geldiğimiz noktayı asla yeterli görmüyoruz. Kat etmemiz gereken uzun mesafeler olduğunun tamamen farkındayız.” dedi.
Asisguard Genel Müdürü Ayhan Sunar, ilk milli silahlı drone "SONGAR"ın özelliklerini @trthaber'e aktardı. pic.twitter.com/MtyOlcjG2y
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 30 Nisan 2019
Rehavet, atalet, tembellik ve gafletin, ilerlemenin önündeki en büyük engel olduğunu belirten Akar, bu nedenle çalışmalarının azimle, kararlılıkla ve başarıya olan inançla devam edeceğini söyledi.
Temel amaçlarının, güvenlik ve dolayısıyla TSK’nın ihtiyaçlarının yanı sıra dost ve müttefik ülkelerin savunma ihtiyaçlarının zamanında karşılanması, yeni üretim imkanlarının oluşturulması, ülke kaynaklarının etkin ve verimli kullanımının artırılması, yerli ve milli savunma sanayisinin oluşturulması olduğunu ifade eden Akar, "Geçmişte TSK'nın ihtiyaçları, doğrudan alım veya ortak üretim modelleri yoluyla karşılanmıştır. 2000'li yıllardan itibaren bu yaklaşım değişmiş, yerini milli değerlerimiz ve menfaatlerimiz üzerinde yükselen etkin, yerli ve yenilikçi bir savunma sanayi anlayışına bırakmıştır." diye konuştu.
“Milli silah ve sistemlerimiz bizzat sahada yeteneklerini ispatlamıştır”
Akar konuşmasına şöyle devam etti:
"MİLGEM’lerimiz, Altay ana muharebe tankı, Fırtına topçu sistemleri, ATAK taarruz helikopteri, silahlı/silahsız insansız hava araçları, Hürkuş başlangıç ve temel eğitim uçağı, ilk uçuşunu gerçekleştiren ve yakında seri üretim süreci başlayacak olan Gökbey genel maksat helikopteri bunlar ürünlerimizden bazı örneklerdir.
Türkiye'nin yeni taarruz ATAK helikopteri ilk kez İDEF 2019'da sergilendi. Detayları @trthaber muhabiri Nurgül Dönmez aktardı. pic.twitter.com/cWHgHy4iof
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 30 Nisan 2019
FETÖ'den temizlendikçe güçlenen TSK, yurt içinde ve sınır ötesinde etkin bir şekilde mücadele ederken aynı zamanda yerli ve milli savunma sanayimiz de her geçen gün gelişmekte, güçlenmektedir. Terörle mücadele harekatı kapsamında büyük başarıyla icra edilen operasyonlarda Mehmetçiğimizin kahramanlık ve fedakarlığının yanı sıra yerli ve milli savunma sanayimizin geliştirdiği üstün teknolojiye dayanan harp silah, araç ve gereçlerinin önemi ve katkısı açıkça görülmektedir.
Uluslararası standartlarda üretilen, TSK tarafından kullanılan ve fuar suresince göreceğiniz bu milli silah ve sistemlerimiz bizzat sahada yeteneklerini ispatlamıştır. TSK'nın ihtiyaçlarının karşılanmasıyla beraber, bu sistemlerin ihracatlarının gerçekleştirilmesinden de gurur duyduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum."
“Firmalarımız, milletçe gurur kaynağımız olmuştur”
Akar, "Dünyanın en büyük 100 firması arasında yer alan bu firmalarımız, milletçe gurur kaynağımız olmuştur. Tüm bu başarılar kamu, vakıf kuruluşları, özel sektör ve üniversitelerin işbirliği neticesinde ortaya çıkmıştır. Bu sinerji ve dinamizm ile insan kaynağımız, fabrika ve tersane gibi imkanlarımız etkin şekilde kullanılmaya başlanmıştır. Bu yöntemin, ülkemizi kritik teknolojilerde azami ölçüde yerli ve milli bir savunma sanayiine ulaştıracağına ve uluslararası alanda teknoloji ihraç eden güçlü bir ülke konumuna taşıyacağına inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Savunma sanayine yatırım yapmak isteyen yabancı girişimcilerin varlığının Türkiye'de henüz bulunmayan teknolojilerin Türk sanayisine kazandırılması bakımından da önemli olduğunu dile getiren Akar, "Bu nedenle dengeli bir iş birliğini hayata geçirmek isteyen ülke ve kuruluşların ülkemize yapacakları yatırımlara desteğimiz devam edecektir. Amacımız, savunma sanayi alanında fayda maliyet analizi titizlikle yapılmış projeler geliştirerek iş birliği çalışmalarımızı en üst noktalara taşımaktır." dedi.
Her geçen yıl daha fazla ülke ve firmanın iştirak ettiği IDEF-2019 süresince, birçok iş birliği anlaşması ve protokolü imzalanacaktır." diye konuştu.
Kaynak: AA/DHA