Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin Genelkurmay Başkanlığındaki eylemlerle ilgili 221 şüpheli hakkında hazırlanan çatı iddianamesinde, şüphelilerden eski Tuğamiral Sinan Sürer'in, daire başkanı olarak amiri konumunda bulunduğu yurt dışındaki askeri ataşelere, resmi cep telefonundaki "Ataşeler" isimli "Whatsapp" grubu üzerinden darbe gecesi saat 21.40'da, "Arkadaşlar, TSK yönetime el koymuştur. Bunu tüm muhataplarına derhal iletin." şeklinde talimat verdiği, yurt dışındaki askeri ataşelerin büyük çoğunluğunun da "Emredersiniz" şeklinde cevapladığı bilgileri yer aldı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanarak Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen darbe girişiminin çatı iddianamesinde, Türkiye'nin yurt dışındaki elçiliklerinde "Askeri Ataşe" olarak kadroları bulunduğu, bunların genelde birkaç kişiden oluştuğu belirtildi.
İddianamede, askeri okullardan mezun olan Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) personeli içerisinde en güvenilen FETÖ mensubu elemanların kritik yurt dışı ataşeliklerde görevlendirildiği tespiti yapıldı.
Ataşelere mesaj saat 21.40'ta
İddianamede yer alan Genelkurmay Başkanlığı İdari Tahkikat Raporu'nda, şüphelilerden 15 Temmuz'da tuğamiral rütbesiyle Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı 1. İstihbarat Analiz ve Değerlendirme Daire Başkanlığı yapan Sinan Sürer'in, daire başkanı olarak amiri konumunda bulunduğu yurt dışındaki askeri ataşelere, "0 530 6620422" numaralı resmi cep telefonundaki "Ataşeler" isimli Whatsapp grubu üzerinden 15 Temmuz 2016 günü saat 21.40'da, "Arkadaşlar TSK yönetime el koymuştur. Bunu tüm muhataplarına derhal iletin." şeklinde talimat verdiği, yurt dışındaki askeri ataşelerin büyük çoğunluğunun da "Emredersiniz" şeklinde cevapladığı bilgilerine yer verildi.
Sürer, savcılık ifadesinde ise darbeci general Mehmet Partigöç'ün kendisini yanına çağırdığını, "TSK yönetime el koymuştur, Genelkurmay Başkanının kesin emri var, bütün ataşelere Genelkurmayın sitesindeki bildiriyi ilgili muhataplarına bildirsinler, bu yönde bütün ataşelere haber ver." dediğini, kendisinin de "Zaten bildiriyi internet sitesine koymuşsunuz, bunu neden yayınlıyorsunuz bu hukuksuz, bizi neden işlere karıştırıyorsunuz, zaten Türkiye'deki yabancı ataşeler bildiriyi görmüştür." ifadesini kullandığını aktardı.
Partigöç'ün bunun üzerine "Sen Genelkurmay Başkanının emrine karşı mı geliyorsun?" dediğini ve yanındaki 2 Özel Kuvvet personelinin de üzerine silah doğrulttuğunu savunan Sürer, bunun üzerine bütün ataşelerin bağlı olduğu Whastsapp grubuna, "TSK'nın yönetime el koyduğunu, TSK'nın sitesindeki bildiriyi bulunduğunuz yerdeki muhataplarınıza bildirin." şeklindeki metni yazdığını, Partigöç'ün bunu kontrol ettiğini, sonra Whatsapp'dan gönderdiğini anlattı.
Sürer, bir süre sonra Partigöç'ün tekrar gelerek özellikle eski Washington Ataşesi Yavuz Çelik'i de aramasını istediğini, "Onun muhakkak haberi olsun ki Amerikalılara bildirsin, ayrıca Moskova Ataşesini de ara." dediğini anlattı. Sürer, daha sonra Whastsapp üzerinden Washington Ataşesini aradığını, sesli görüştüğünü, ona Whatsapp'da yayınlanan mesajı ilgili birimlere bildirmesini söylediğini, Moskova Ataşesini de Whatsapp üzerinden arayarak aynı bilgiyi paylaştığını kaydetti.