Terörle mücadele soluksuz bir şekilde devam ediyor. Geldiğimiz noktada örgüt üyeleri belirli bölgelerdeki tünellerde sıkışıp kaldı. Kalanlarsa, yerleşim yerlerinin sık olduğu kimi noktalarda da bir şekilde sivil halkın arasına karışmak niyetinde. Yakın bir geçmişe kadar ellerini kolları sallayarak gezdikleri yerler artık onlar için güvenli değil.
Milli Savunma Bakanlığı’nın Irak’ın kuzeyinde devam eden terörle mücadele faaliyetlerinde bu durum açıkça görülüyor. Teröristler giderek daha güneye kaçmakla kalmıyor, aynı zamanda eskiye oranla çok çok küçük gruplar halinde hareket ediyor. Çünkü hem karadan hem de havadan Türk Silahlı Kuvvetleri bölgede oldukça etkin bir operasyon sürdürüyor.
Bu operasyonlara ilişkin yapılan bilgilendirmelerde son zamanlarda iki önemli vurgu dikkat çekiyor. Birincisi ‘kilidin kapanmak üzere olduğu’ bilgisi. Diğeriyse Gara’ya ilişkin atılan adımlar.
İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Emekli Tuğgeneral Fahri Erenel’e bu soruyu sorduğumuzda önce harita üzerinde anlatmaya başlıyor. Türkiye’den güneye doğru ilerlendiğinde terör örgütü için ilk hattın Zaho’dan başlayıp Metina ve Hakurk’a doğru gittiğini söylüyor.
İşte Gara tam bu hattın daha gerisinde kalıyor. Bu nedenle de ikinci bir hat rolü oynayabiliyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 90’lı yıllardan itibaren yaptığı sınır ötesi operasyonlarda teröristlerin hep ‘ikinci hat’ diye tabir ettikleri Gara’ya kaçtığını belirtiyor Prof. Dr. Erenel.
Mağaraları ve diğer kimi özellikleriyle Gara’nın öne çıktığını anımsatıp, “En önemli meselelerden biri ulaşım. Buraya farklı ulaşım alternatifleri var. Ayrıca Kandil’e de yakın. Sincar ile Suriye arasında doğu-batı ekseninde uzanan kritik bir yer” bilgisini paylaşıyor.
Sadece bunlarla sınırlı değil Gara’yı önemli kılan detaylar… Fahri Erenel, bölgenin barınma, saldırıya karşı savunma ve saldırı sırasında tahliye açısından da değerli olduğu görüşünde.
“Gara lojistik kolaylık açısından da terör örgütü için önemli” dedikten sonra şöyle devam ediyor:
“Yol, ulaşım, çevrede başka yerleşim yerlerinin olması gibi etmenleri düşünürsek burası Kandil’e oranla daha stratejik. Araziye hakim bir yapısı da var. İşte biz şimdi böyle bir noktaya operasyon yapıp burayı tamamen örgütün denkleminden çıkarmak istiyoruz.
Mehmetçik’in burada hakimiyet sağlaması Suriye ile Irak arasında bu bölgeden yapılan terörist geçişlerinin de bitme noktasına gelmesi demek. Milli Savunma Bakanlığı’nın paylaşımlarında Gara’yı daha sık görmemiz boşuna değil.
Öte yandan bildiğiniz üzere Türkiye ile Irak arasında iki taraf için de çok kıymetli olan ticaret yolu projesi var. Bu açıdan baktığınızda Gara yine öne çıkıyor çünkü kalkınma yolu projesinin güvenliğini riske edecek herhangi bir sıkıntı olmaması şart. Gara’ya yönelmek ve kilidi kapatmak istemek bu açıdan da hem Ankara hem Bağdat yönetimleri için zorunluluk."
Bölgede farklı gelişmelerin de olduğunu anlatıyor Prof. Dr. Erenel ve yakın geçmişte yapılmak istenen ama ağustos ayına ertelenen seçimleri hatırlatıyor.
Türkiye’nin terörle mücadelesinde olası bir operasyona sürekli hazır olduğunu ifade ediyor Erenel. Ankara’nın temel hedefini ise “Terör örgütünün bölgeler arasında lojistik ve insan gücü transferini engellemek istiyoruz. Bulundukları yerde imha etme hedefimiz var. Aslında TSK, Gara’yı kilitleyerek örgütün Süleymaniye’deki faaliyetlerine de büyük bir darbe indirmeyi amaçlıyor” diyerek özetliyor.
Fahri Erenel bu noktada dikkate değer bir parantez açıyor. ABD’deki seçim sürecini anımsatıyor ve Başkan Biden’ın gitmeden önce bölgeye dair adımlar atabileceği konusunda uyarıyor.
Fırat’ın doğusunda terör örgütüne en büyük desteğin ABD’den geldiğini yineleyen Prof. Dr. Erenel, sözlerini şöyle tamamlıyor:
“ABD tarafından gönderilen tırlar dolusu silah örgüt mensuplarına dağıtılmaya devam ediyor. Bölgede gözetleme kulelerinin inşası başladı. Bu da demek oluyor ki ABD geçici değil kalıcı bir plan peşinde.
Başkan Biden adaylıktan çekildi. Anketlere göre Trump’ın şansı çok yüksek. ABD tarafı böyle bir Başkan değişiminden önce burayı hızlıca PKK-PYD unsurlarına teslim etmek istiyor olabilir. Federal bir yapı mı olur konfederasyon tarzı bir şey mi düşünürler onu zaman gösterecek.”