ABD’nin Kudüs provokasyonu sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan İslam İşbirliği Teşkilatı’nı olağanüstü toplantıya çağırdığında “Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir” demişti.
Uluslararası gözlemciler zirveden çıkacak karar konusunda karamsardı zira daha önceki zirvelerden elle tutulur bir karar çıkmamıştı.
Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çabası ile, bu kez çok önemli kararlara imza atıldı.
Sadece karar metni değil, İstanbul zirvesinin açılışından itibaren yapılan açıklamalar da tarihiydi.
Sonuç bildirgesinin ilk işareti daha zirve başlamadan Dışişleri bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan geldi.
"Doğu Kudüs'ü Filistin'in başkenti olarak tanıyan bizler, diğer ülkeleri Filistin Devletini 1967 sınırları temelinde ve başkenti Doğu Kudüs olacak şekilde tanımaya teşvik etmeliyiz."
Ardından zirvenin açılış konuşması için Cumhurbaşkanı Erdoğan kürsüdeydi.
İsrail'e sert eleştiri
Cumhurbaşkanı “İsrail bir işgal devletidir. Bunun yanında İsrail aynı zamanda bir terör devletidir.” dedi, İsrail’I sert cümlelerle eleştirdi.
ABD’ye de “İşgal altında olan bir şehirle ilgili alınan kararın hiçbir hükmü olamaz” diye seslenen Cumhurbaşkanı, Amerika'nın Kudüs kararı uluslararası hukuku çiğnemenin yanında, medeniyetimize indirilmiş bir darbedir. İsrail yaptığı tüm terör eylemleri için ödüllendirilmiştir. Bugün bu ödülü veren Trump'tır. Dünya sadece sizden ibaret değil.” diyerek seslendi.
Ve uluslararası topluma çağrısını yaptı:
"Uluslararası hukuka, hakkaniyete sahip çıkan ülkeleri, Kudüs'ü Filistin devletinin işgal altındaki başkenti olarak tanımaya davet ediyorum."
Bu konuşma dünya basınında geniş yankı buldu.
ABD artık arabulucu değil
Ardından kürsüye Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas çıktı. Abbas İsrail’I bir devlet olarak tanımadıklarını söyledi.
"Bir devlet olmak için üç şart vardır. Halk, yönetim ve sınırlar. İsrail sınırları olmayan bir devlet. Buradan çağrı yapıyorum bana bu sınırları göstersinler."
Ardından sözü ABD’ye getirdi. Abbas bundan böyle ABD’nin barış sürecinde arabulucu olamayacağını söyledi.
"ABD artık (İsrail-Filistin) barış sürecinde ara bulucu vasfını yitirmiştir. ABD'nin gelecekte siyasi barış sürecinde yer almasına asla ve asla izin vermeyeceğiz. BM’den uluslararası bir mekanizma kurulmasını isteyeceğiz"
Abbas konuyu BM’ye götüreceklerini de özellikle vurguladı ve, BM kuralları gereği şikayet konusu ülkenin oylamaya katılamadığını, ABD’nin veto yetkisinin de bu kural gereği işlemeyeceğini söyledi.
Zirve kapanışındaki tarihi açıklamalar
Bu konuşmaların ardından aslında sonuç bildirgesi de şekillenmeye başlamıştı.
Liderler sonuç bilgirgesini açıklamaya geldiklerinde, İstanbul zirvesinin, genellikle önemli kararlar çıkmayan İslam İşbirliği Teşkilatı toplantılarından farkına vurgu yaptılar.
Çünkü bu kez çok önemli kararlara imza atılmıştı. Bu tarihi önem konuşmalara da yansıdı.
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas daha önceki sözlerini bir adım öteye taşıdı.
Abbas, İsrail’in devlet olma şartlarını taşımadığını, Birleşmiş Milletler’den İsrail'in üyeliğinin iptalini isteyeceklerini söyledi.
Son söz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın
Erdoğan, “Kudüs'ün kaderi kandan beslenen, çocukları sivilleri vahşice katleden bir ülkenin ellerine bırakılamaz” dedi, Trump’a seslendi:
"Ey Trump sen bu İsrail'in mi arkasında duruyorsun. Burada işkence var. burada terör var."
Dünyaya, “Biz Teşkilat olarak, 1967 sınırlarında, başkenti Kudüs olan bağımsız ve egemen Filistin talebinden asla geri adım atmayacağız” diye seslenen Erdoğan tüm ülkelere Filistin Devleti’ni ve başkenti olarak Doğu Kudüs’ü tanımaları çağrısını yaptı.
Filistinli bir gencin İsrail askerleri tarafından gözaltına alındığı anın fotoğrafını gösteren Erdoğan sözlerini Filistinlilere selam vererek tamamladı.
"Şu gerçeği daima hatırlatmak istiyorum: Umutsuz olmayın. Müslümanlar asla çaresiz değildir, güçsüz değildir. İman varsa imkan da vardır. Onlarca İsrail askerinin arasında başı dik yürüyen Filistinli çocuklar bizim ilham kaynağımızdır, onlara selam olsun."
Kaynak: TRT Haber, AA