Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, "Artık Türkiye, kritik teknolojileri geliştirme aşamasında. Artık Türkiye, sıkıntı anında tedariğinde güçlük çekilmesi durumunda Türkiye'ye sıkıntı verecek, zafiyet oluşturacak teknolojileri geliştirme aşamasında. Artık Türkiye bir silahın bir parçasını değil silah sisteminin tamamını üretmek için yoğun bir gayret gösteriyor." dedi.
Bakan Işık, Mimar Sinan Mühendisler Birliği Kocaeli Temsilciliği tarafından düzenlenen "Türkiye'de Savunma Sanayi Çalışmaları Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, Mimar Sinan'ın ve mühendisliğin öneminden bahsetti.
Türkiye'nin son 14 yılda büyük başarılara imza attığını ifade eden Işık, bu başarının altında mühendislerin de çok önemli katkıları bulunduğunu kaydetti.
Işık, çok daha iyisini başaracak yetenekleri hem de iradeleri olduğunu dile getirerek, "Kendi piyade tüfeğini dahi başkasının lisansıyla üreten ülkeden bugün artık kendi milli piyade tüfeklerini kendisi üreten ve bütün dünyaya satma noktasına gelen bir ülke konumundayız. Bu gerçekten küçümsenemeyecek bir başarı. Artık 'Kendi tankımızı yaparız.' diye yola çıkıp bütün testlerden başarıyla geçmiş Altay tankının seri üretim aşamasına geldiğimiz bir dönemdeyiz. Artık kendi helikopterimizi kendimiz yapıyoruz ve buna silah sistemlerini de artık yerli olarak üretip monte ediyoruz." şeklinde konuştu.
"Yeni başarılar için çalışıyoruz"
Kendi yaptıkları gemileri denizlerde yüzdürdüklerini anlatan Işık, bunların kolay olmadığını ve pek çok engellemelerle karşılaştıklarını bildirdi.
Işık, hala bu engellemelerin sistematik olarak yapılmaya çalışıldığını aktararak, ama güçlü bir siyasi iradeleri bulunduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu konuda kararlı bir tutumu olduğunu belirten Işık, şöyle konuştu:
"Sayın Başbakanımızın kendisi de mühendis olduğu için bu konuda yaklaşımı hepimiz için güç kaynağı. Ama hala pek çok sistematik engelin önümüze konmaya çalışıldığını da bilmenizi istiyoruz. Türkiye, bu başarılarına yeni başarılar eklemek durumundadır. Türkiye artık savunma sanayisinde pek çok başarının altına imza attı. Şimdi yeni başarılar için çalışıyoruz. Artık Türkiye, kritik teknolojileri geliştirme aşamasında. Artık Türkiye, sıkıntı anında tedariğinde güçlük çekilmesi durumunda Türkiye'ye sıkıntı verecek, zafiyet oluşturacak teknolojileri geliştirme aşamasında. Artık Türkiye bir silahın bir parçasını değil silah sisteminin tamamını üretmek için yoğun bir gayret gösteriyor. Bir örnek vereyim; bizim hava ve füze savunma sistemlerine ihtiyacımız var. Ama bu sistemler çok kritik sistemler. Bunların belki tedariğini yapabiliyorsunuz ama asıl olan her şeyiyle sizin hükmettiğiniz, güvenlik kodlarını sizin bildiğiniz, mikroçiplerinde arka kapının olmadığından emin olduğunuz sistemleri sizlerin geliştirmesi."
"Kendi uçağımızı yapmakla ilgili programımızı başlattık"
Işık, "Artık kendi uçağımızı yapmakla ilgili programımızı başlattık." diyerek, şunları kaydetti:
"Ama kendi uçağımızın kritik parçalarını da kendimiz üretmek durumundayız. Bunun için 'Milli Uçak Motoru' çalışmasını da paralelinde başlattık. 'Artık uçağı yaptık, tamam da motorunu vermezlerse neyle uçuracağız.' diye bir endişemiz kalmamalı. Bunun için bu programı da başlattık. Bununla ilgili her gün yeni bir adımı atıyoruz. Önemli atılımları yapıyoruz. Milli dedektör şirketimizi yakında kurduk şu anda, faaliyete geçireceğiz ve artık çok kritik parçaları katma değerin en yüksek olduğu o kritik parçaları kendi mühendislerimiz ve imkanlarımızla önümüzdeki süreçte tamamen yerli olarak üretmiş olacağız. Şu anda Türkiye, 'Artık şu silahı yaptım, bu silahı yaptım.' noktasında 'Şu silah sistemlerini yaptım, şu silah sistemlerinin en kritik, temininde problem olması durumunda en kritik parçalarını yaptım.' deme noktasında. Bu Türkiye'nin öz güveninin sahaya yansımasıdır. Bu noktada çok yetenekli ve kaliteli mühendislerimiz var."
Türkiye'nin savunma sanayisinde küçümsenemeyecek bir birikimi oluştuğunu vurgulayan Işık, daha fazlasına ihtiyaçları olduğunun bilincinde olduklarını söyledi.
Işık, savunma sanayisinde Türkiye'yi namerde muhtaç olmayacak noktada tutmak durumunda olduklarına işaret ederek, "Şu anda yerlilik oranımız yüzde 60'ları buldu. Yüzde 24 idi ilk aldığımızda ve nitelik de çok düşüktü. Harcıalem parçalar üreten bir ofset anlaşmalarından dolayı bir ülkeydik. Şimdi yüzde 60'lar seviyesine geldik ve niteliğimiz de çok yükseldi. Şimdi hedefimiz yüzde 80'i geçmek ve nitelik artışını da sürdürmek. Buna yönelik kurumlarımızı yeniden yapılandırıyoruz. Devlet desteklerimizi bu noktada yeniden gözden geçiriyoruz." ifadesini kullandı.
Işık, bu alanda dünyada önemli Ar-Ge harcamaları yapıldığını aktararak, dünyayla rekabet için cironun önemli kısmının Ar-Ge'ye harcanması gerektiğini söyledi.
İlgili birlik ve sivil toplum örgütlerinin bu alana daha fazla alaka göstermesi gerektiğini belirten Işık, kurumların potansiyeli olan üyelerini yatırım ve çalışmaya yönlendirmesi gerektiğini kaydetti.
Konuşmanın ardından Mimar Sinan Mühendisler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Fatih Selçuk ve birliğin Kocaeli temsilcisi Emre Oğuz, Bakan Işık'a tablo hediye etti.