CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Niğde'de Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingdeki konuşmasında, hiçbir ayrım yapmadan 85 milyonun cumhurbaşkanı olacağının sözünü verdi.
Türkiye'nin bir sorunlar yumağı içerisinde olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Her evde hüzün ve sorun olduğunu, pırıl pırıl gençlerin geleceğini yurt dışında aradığını, çiftçilerin ektikleri ürünün karşılığını alamadıklarını, borç içinde çırpınan çok sayıda vatandaşımı biliyorum. Ama benim bir sözüm var, kul hakkı yemeyeceğim ve yedirmeyeceğim. Onların neler yaptığını ben çok iyi biliyorum. 20 yılda 418 milyar doları nasıl iç ettiklerini, mal varlıklarını dışarıya nasıl götürdüklerini biliyorum. Vallahi de billahi de kuruşuna kadar o paraların tamamını getireceğim. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar arayacağım."
Kılıçdaroğlu, 5 milyon 300 bin gencin ilk kez sandığa gidip oy kullanacağına dikkati çekerek, Türkiye'nin değişiminin, huzuru, demokrasiyi, hakça bölüşmeyi bir siyasal anlayış olarak getirmenin, işsizliği, yoksulluğu bu topraklarda bitirmenin gençlerin elinde olduğunu aktardı.
"En rahat eleştireceğiniz cumhurbaşkanı bu kardeşiniz olacak"
Gençlerin hayallerini gerçekleştirmek için elinden gelen her çabayı göstereceğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bundan emin olmanızı isterim. Sizin hayalleriniz Bay Kemal'in hedefi olacak. Hiç endişe etmeyin, bunların tamamını gerçekleştireceğiz. Gençler, sandığa gideceksiniz ve oyunuzu kullanacaksınız. Şunu istiyorum, siz ne istiyorsunuz, huzur içinde yaşamak istiyorsunuz. Efendim bir tweette annem, babam hemen, 'Aman ha oğlum, bu tweeti sil, başımız belaya girer...' Benim size sözüm var, en rahat eleştireceğiniz cumhurbaşkanı bu kardeşiniz olacak. Birileri eleştirilmekten korkuyor. Ya, eleştiri kadar değerli bir şey yoktur. Çünkü bizim eksiğimizi, bizim hatamızı söylüyor. O zaman istişare çok önemlidir. Bir devlet bir kişinin iki dudağına teslim edilemez. Devlette istişare, adalet ve liyakat şarttır. Çünkü devletin temeli adalettir."
Kılıçdaroğlu, sınavlarda mülakatı kaldıracağını anımsatarak, diğerlerinin de bunu şimdi söylemeye başladığını belirtti.
Ayın 14'üne az kaldığını, 15 Mayıs'ta yeni ve huzurlu bir Türkiye'ye uyanacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Niğde'nin patatesini de çalışkan insanlarını da çok iyi biliyorum. Allah aşkına patates için Mısır'a gidiyorlar. Ya, senin ne işin var Mısır'da? Sen çiftçiyi toprağa küstürürsen ekmez, zarar ediyor. Nasıl eksin, nasıl üretsin o zaman? Çözeceğim. Hiçbir çiftçi, üretici asla ve asla zarar etmeyecek. Herkes ne ekeceğini bir yıl önceden bilecek. Formülü şu, dönüm maliyeti belli, artı makul kar, eşittir taban fiyat olacak. Hiç kimse zarar etmeyecek. Onun üstünde bir bedelle satıyorsa satsın. Ama ne zaman ki makul karın altına düşerse tamamını devlet olarak biz satın alacağız. Çiftçiyi zarar ettirmeyeceğiz, çiftçiyi toprağa küstürmeyeceğiz."
Kılıçdaroğlu, köylerin boşaldığını, ancak iktidarın sesini çıkmadığını belirterek, köylerde çalışan bütün kadınların, çalışanların ve gençlerin sosyal güvenlik primini devlet olarak kendilerinin ödeyeceğini kaydetti.
Böylece tarlada, bağda, bahçede çalışan, üreten ve alın teri döken her genç ile kadının zamanı gelince emekli olacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, ayrıca kapatılan bütün köy okullarını da yeniden açacaklarını aktardı.
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyetin 100. yılında 100 bin öğretmen ataması yapacaklarına dikkati çekerek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu kardeşiniz fakirin, fukaranın, garibanın, alın teri dökenin yanındadır. Bütün çocuklar okula gidecek. Beslenme çantası dediğimiz bir şey olmayacak. Çocuk okulda, arkadaşlarıyla beraber suyunu ve sütünü içecek, yemeğini yiyecek, eğlenecek, karnı tok eve gelecek. Bütün çocuklar aynı yemeği yiyecek, güzel beslenecek. Kendi evlatlarına önem vermeyen bir siyasi anlayışı asla kabul etmiyorum. KHK'ları da biliyorum ve çözeceğim. Onun sözünü verdim. Hiç endişe etmeyin. Bakınız, adalet için 450 kilometre yol yürüdüm ve bu ülkede adalet lazım, adalet olmayınca olmuyor. İranlı bilge Sadi, 'Dünyanın bütün nehirleri adalete susamış bir insanın susuzluğunu gidermeye yetmez' der. Ya, adalete, kucaklaşmaya susadık. Kucaklaşalım."
Niğde'nin turizm potansiyelini hayata geçireceklerini, öğretmen atamalarını yapacaklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, güvenliklerini sağlayan polislerin de büyük sıkıntılarının olduğunu dile getirdi.
Kılıçdaroğlu, polis intiharlarının hangi boyutlara ulaştığını da çok iyi bildiğini belirterek, şöyle devam etti:
"O nedenle 100 bin güvenlik görevlisi de alacağız. Ve onlar normal mesailerini yapacaklar. Onları yük altından çıkaracağız. Bu kadar yük olmaz. Ayrıca aile destekleri sigortası getireceğiz. Söz verdim, bu topraklarda, bu cennet gibi vatanda hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek, hiçbir fakir ailenin elektriği, doğal gazı ve suyu asla kesilmeyecek. Aile destekleri sigortasıyla her ailenin asgari en az asgari ücret kadar bir geliri olacak. Bu parayı kadının banka hesabına yatıracağız. Onun fakirliğini sosyal devletten başka kimse bilmeyecek. Bizim inancımız, 'sağ elin verdiğini sol el görmeyecek' diyor."
"Kim terör örgütlerinin yanında durursa Allah belasını versin"
Egemen güç tehdidi karşısında ses çıkarmamayı Türkiye Cumhuriyeti Devleti için bir beka sorunu olarak nitelendiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Açık ve net söyleyeyim, kim terör örgütlerinin yanında durursa, kim onlarla beraber olursa, kim onların ayağına hakimi, savcıyı gönderirse Allah belasını versin. Ya arkadaşlar, terör örgütünün saldırısına uğrayan benim. Bir asker Allah rahmet eylesin şehit oldu. Bu beyler çocuklarına paralı askerlik yaptırırken, ben fakir fukara çocuğunu nasıl askere gönderiyorsa evladını düzenli askere gönderen birisiyim. İnsan biraz Allah'tan korkar ya. Niye yalan söylüyorsunuz? Bakınız, bir devleti yöneten, egemen güçlerin tehdidi karşısında alnı dik olmalı. Eğer egemen güç tehdidi altındaysanız ve ses çıkarmıyorsanız bu işte Türkiye Cumhuriyeti Devleti için bir beka sorunudur."
Kul hakkı yemeyeceğini ve yedirmeyeceğini anlatan Kılıçdaroğlu, herkesin kimliğine, inancına, yaşam tarzına saygı göstereceklerine işaret etti.
Kılıçdaroğlu, KPSS'de derece yapan gençlerle buluştuğunu ve özel bir basın toplantısı düzenlediğini aktararak, şöyle konuştu:
"KPSS'de matematikte Türkiye ikincisi olanı sözlü sınavda elediler. Bu adaletsizlik değil mi? Birisinin hakkını yemek değil mi? Bunları kaldıracağım. Niğde gençliğine teşekkür ederim. Hiç endişe etmeyin gençler, sizinle beraberiz. Sizin hayalleriniz, bu kardeşinizin hedefi olacak. İki grup benimle uğraşır. Birincisi 5'li çeteler. 5'li çetelerin paralarını getireceğim, memleketi soydular, soğana çevirdiler. Efendim 'acaba Bay Kemal'i nasıl cumhurbaşkanı adayı yapmayız?' Bununla ilgili uğraştılar, didindiler, dosyalarımı araştırdılar. 27,5 yıllık devlet görevimi araştırdılar. Allah'a çok şükür hiçbir şey bulamadılar. Şimdi nasıl ayağını kaydırırız... Ne sizin gücünüz yeter ne de başkalarının gücü yeter. Allah nasip ederse milletin oylarıyla olacağız. İkincisi, uyuşturucu baronları da uğraşıyor. Uyuşturucu baronlarının kökünü kazıyacağım, kökünü. Gencecik evlatlarınızı hiç kimsenin zehirlemesine izin vermeyeceğiz. Suriyeli kardeşlerimizi en geç 2 yıl içinde kendi ülkelerine uğurlayacağız. AK Parti'li kardeşime sesleniyorum, Milliyetçi Hareket Partisine oy veren kardeşlerime sesleniyorum, 'Suriyeli kardeşlerimizi Suriye'ye göndereceğiz.' diyen benim. Onları göndereceğiz. Benim evladım, benim çocuğum işsiz, onlar asgari ücretin yarısıyla iş buluyor ve çalışıyor. Milyonlarca evladımız işsiz."
Kılıçdaroğlu, görevinin önce bu ülkenin insanının karnını doyurmak ve iş sahibi yapmak olduğunu vurgulayarak, "Tamam, Suriye'ye gittiği zaman onların güvenliğini sağlayacağız. Onun sözünü verdim. Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ile konuşacağız. Onların yolunu, köprüsünü, okulunu, kreşini Avrupa Birliği fonlarıyla bizim müteahhitlerimiz yapacak. Onun için 2 yıl diyorum. 2 yıl içinde göndereceğiz ve bu ülkeye huzuru getireceğiz. Bu ülkeye bereketi getireceğiz." diye konuştu.
Milletin perişan vaziyette olduğunu ve bu durumu düzelteceklerini dile getiren Kılıçdaroğlu, "Ayın 14'ünde hep beraber sandığa gideceğiz, değil mi? Nasıl kazanacağız, birleşe birleşe kazanacağız. Kabusu bitireceğiz ve yeni bir Türkiye'yi, güzel bir Türkiye'yi, barış içinde yaşayan bir Türkiye'yi, kucaklaşan bir Türkiye'yi yeniden inşa edeceğiz. Bundan emin olmanızı isterim." dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın da konuşma yaptığı mitingde Kılıçdaroğlu, milletvekili adaylarını tanıttı.