Bakan Ersoy, Habertürk televizyonunda canlı yayınlanan "Açık ve Net" programına konuk olarak, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Kahramanmaraş'ta 6 Şubat'ta meydana gelen ilk depremi Ankara'da hissettiğini aktaran Ersoy, "Hemen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu aradım. 'Ben ekibimi toplayacağım. Görev verirseniz yarım saat içinde hazır hale geliriz.' dedim. 5.30 gibi bütün bakanların görev dağılımları tespit edildi.
Milli Eğitim Bakanımızla Malatya'ya görevlendirildik. Uçağımızı saat 8.00'e ayarlayabildik. 8.55'te iniş yaptık. Yaklaşırken baktım, inanılmaz bir kar fırtınası vardı. Malatya kar örtüsü altındaydı. 9.30 gibi şehre geçmiş olduk. Sonradan öğrendim ki, Malatya'nın son yıllarda en yoğun yaşadığı kar fırtınasıymış. Enkazda çalışmalar başlamıştı zaten, ateşler yakılmıştı." ifadelerini kullandı.
"Deprem bölgesindeki müzelerde sınavı geçtik"
Ersoy, 11 ili kapsayan deprem bölgesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı 8 bin 500'e yakın tescilli taşınmaz olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Biz afet acil önlem planını hazırladık. Afete maruz kalan müze, hangi müzeden destek alacağını biliyor. Uzak illerde afet olabilir. Ankara'dan ya da herhangi bir idari merkezden talimat beklemiyorlar. İletişime geçiyorlar. Hatay, Elbistan, Adıyaman, Hatay müzelerinde deprem olduktan birkaç saat sonra hareket ettiler. Oradaki uzman personel sayısı iki katına çıkarılıyor. Onlar görev yerlerini biliyor. Deprem bölgesinde yıkılan müzemiz yok. Hatay Müzesi sadece bir blok yer zemin çökmesi nedeniyle hasarlı. Müzelerde sınavı geçtik."
Kültürel Miras Bilimsel Danışma Kurulu oluşturduklarını kaydeden Ersoy, gönüllülük esasına dayalı olarak iş yapmak isteyen akademisyenlerin bu kurula dahil olabileceğini vurguladı.
"Deprem bölgesinde bir Hafıza Müzesi yapılacak "
Mehmet Nuri Ersoy, Vakıflar Bölge Müdürlüğünün deprem bölgesinde hasar tespit ve etüt çalışmalarına devam ettiğinin altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Vakıflar yaklaşık 11 milyar lira civarında harcama yapacak. Yapıların içinde 1 yılda bitecek olan da var 5 yılda tamamlanacak olan da. Sonuçta 5 yıla yayılır diye düşünüyorum. Afet bölgesinde yeni bir Röleve ve Anıtlar Merkezi kuruyoruz. Burada çok fazla iş var. Kapasiteyi 3-5 katına çıkaracağız. Eski Hatay dediğimiz yer var. Burası çok katmanlı yapı. Arkeolojik çağlardan günümüze gelen çok fazla katman ve kültürel varlık var. Buraya koruma planı yapılıyor. Zaten ana iş bu. Bize ait olanlarda sıkıntı yok.
Vakıflarla ilgili toplantı yaptık. Mesela orada kilise var, altında dükkanlar var. Kilise yıkılmış, dükkanlar yıkılmış, vakıf gelirinden olmuş. Onlara da devlet olarak destek vereceğimizi söyledik. Tescilli yapıların zemin etüdlerinin hepsini biz yapıyoruz. Gücü yetmeyenler için projeyi uzman ekiplerimiz üstleniyor. Talep etmeleri karşılığında proje çalışmalarını ücretsiz yapacağız. Özel vakıfları bu şekilde çözüyoruz. Destek lazımsa maddi destek veriyoruz."
Hatay'da, depremin unutulmaması için bir müze kurma düşüncelerinin de olduğuna dikkati çeken Ersoy, "Yıkılan oteller için destek verilecek. Eski Antakya'da yeni bir koruma planı yapacağız. Bilim ve Danışma Kurulu ile birlikte yapacağız. Deprem unutulmasın diye deprem köşesi de yapacağız koruma alanının içine. Bir Hafıza Müzesi de yapılacak." diye konuştu.
"Kız Kulesi'nin restorasyonu mayıs ayı başında bitecek"
Bakan Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığınca Kız Kulesi'nde geçen yıl başlatılan restorasyona ilişkin şunları söyledi:
"Kulenin alt yapısıyla ilgili ekstra önlemler almamız gerekiyordu. Kız Kulesi'nin restorasyonu mayıs ayı başında bitecek. Restorasyonun danışma kurulunda Prof. Dr. Feridun Çılı, Prof. Dr. Zeynep Ahunbay ve Mimar Han Tümertekin yer alıyor. II. Mahmud döneminde yapılan, ahşap gibi görünse de aslında betonarme yapı bu. O dönemin mimarı, kullandığı malzemeye göre hesap ediyor. Statiğini hesaplarken üstündeki ağırlığa göre hesaplıyor. Ahşapla betonun ağırlığı aynı değil zaten. Burası Boğazın en yoğun akıntısı olan adası. Bu akıntı yüzlerce yıl içerisinde tepeyi yavaş yavaş yemeye başlıyor. Aslında altında göremediğimiz yıpranma var. Bugüne kadar ne yapılmışsa, 'mış gibi' yapılmış."
Restorasyon çalışmalarının şeffaf bir şekilde yürütüldüğüne vurgu yapan Ersoy, restorasyon çalışmaları, raporlar ve kulenin tarihçesine ilişkin bilgilerin, belgelerle birlikte "www.kizkulesi.com" adresinden incelenebileceğini aktardı.
Kültür ve Turizm Bakanı, ABD'ye kaçırılan 12 tarihi esere de değinerek, eserlerin yarın New York Başkonsolosluğuna teslim edileceğini dile getirdi.
Depremler nedeniyle Türkiye'ye gelen turist sayısında bir düşüş yaşandığına işaret eden Ersoy, yapılan tanıtımlarla nisan ayı sonunda hedeflenen rakamlara ulaşılacağını kaydetti.
"Öğrenciler Rami Kütüphanesi'nde 24 saat çalışma imkanı bulabiliyor"
Rami Kütüphanesi'nin yaklaşık 37 bin metrekarelik kapalı alandan oluştuğunu, ortasında 51 bin metrekarelik bahçe alanı olduğunu kaydeden Ersoy, "Burayı biz Millet Bahçesi yapıyoruz. Rami Kışlası'na birçok kişi bahçesi için geliyor. İçinde hafıza kütüphanemiz de var. Beyazıt'taki bütün kitapların ve yayınların bir örneğini burada özel bölüme aldırdık. Korumalı bir alan yapıldı buraya. İçinde Türkiye'nin en büyük ihtisas kütüphanesi oluşturuldu. Atatürk İhtisas Kütüphanesi... Yurt dışından da kitap alımına devam ediyoruz. Pazar günü 50 bin ziyaretçiyi bulduğumuz günler oldu. Girişler ücretli değil. Belli saatlerde kek, çorba ikramı oluyor. Ücretli kafeler de var. Belli bölümleri 24 saat açık. Öğrenciler 24 saat çalışma imkanı bulabiliyor." ifadelerini kullandı.
Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı 1200'den fazla kütüphane olduğunu söyleyerek, kütüphane sayısını artırmaya devam edeceklerini, insanların yoğun olduğu AVM'lere ve tren garlarına kütüphaneler açtıklarını dile getirdi.
Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansına da değinen Ersoy, ajansın dünya genelinde 200 ülkede tanıtım yaptığını kaydederek, turizmde 2023 hedeflerinin 60 milyon turist olduğunu, 2028'de ise 90 milyon turist ve 100 milyar dolar gelir hedeflediklerini sözlerine ekledi.