Puslu 6.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
AA 25.03.2020 14:53

Koronavirüse karşı neden evde kalmalıyız?

Virüsün yayılmasına karşı en etkili tedbir sosyal mesafelenme. Bir kişi evde kalmak, izole olmak gibi önlemler almazsa 1 ay sonunda yaklaşık 406 kişiye hastalığı bulaştırabilir.

Koronavirüse karşı neden evde kalmalıyız?

Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Öğretim Üyesi Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Metin Hasde, evde kalmanın ve sosyal mesafelenmenin, yeni tip koronavirüs (Covid-19) gibi solunum yoluyla bulaşan hastalıklarda enfeksiyon zincirini kırmak için en etkin önlemlerden biri olduğunu hatırlatarak, "Böyle bir durumda, virüsün yayılma hızı, insandan insana bulaşı ve vaka sayısı azalır. Hiçbir önlem alınmadığında enfekte bir kişi 1 ay sonunda 406 kişiye hastalığı bulaştırırken, sosyal mesafelenme ile yüzde 75 teması azaltarak bir ay sonundaki hasta sayısını 2,5 kişi ile sınırlayabilir" dedi.

Koronavirüse karşı neden evde kalmalıyız?

Covid-19 nasıl bulaşır?

Hasde, koronavirüslerin önceki yıllarda neden olduğu iki solunum sistemi enfeksiyonunun Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS) ve Şiddetli Akut Solunum Sendromu (SARS) olduğunu hatırlatarak, Covid-19'un ise en son keşfedilen koronavirüsün neden olduğu bulaşıcı hastalık olduğunu aktardı.

Fotoğraf: Getty[Fotoğraf: Getty]

Bu yeni virüsün ve hastalığın Aralık 2019'da Çin'in Wuhan kentinde başlayan salgına kadar bilinmediğini, virüsün 13 Ocak 2020'de tanımlandığını, hastalığın Çin'de ve ardından dünyanın neredeyse tüm ülkelerinde yayılmasından sonra Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından pandemi ilan edildiğini anımsatan Hasde, hastalığa ilişkin şu bilgileri verdi:

"Yeni tip virüs insandan insana geçiyor. Vücuda mukozalardan yani, ağız, burun ve gözden girmektedir. Virüs damlacık yoluyla bulaşmaktadır. Damlacık insanlardan öksürme, aksırma, hapşırma hatta gülme sırasında etrafa yayılan küçük parçacıklardır. Hasta bireylerin etrafa yaydığı damlacıklar içerisinde virüs bulunur. Bu damlacıklar solunursa virüs alınabilir. Bunun için hasta ve sağlam kişinin yakın olması gerekir. Ayrıca bu damlacıklar eşyaları ve yüzeyleri kirletir, buralara yapışır. Ellerin bu kirli eşya ve yüzeylere teması, daha sonra da ağız, burun ve gözlere temasıyla virüs vücuda alınmış olur."

Hasta olanla, olmayanın birbirinden uzak tutulması gerekiyor

Hasde, "Bulaşıcı hastalıklarla mücadelede üç müdahale noktası söz konusudur: Enfeksiyon kaynağı, enfeksiyon etkeni ve bulaş yolu. Covid-19'da enfeksiyon kaynağı hasta insandır, etken yeni koronavirüstür. Bulaş yolu da damlacık enfeksiyonudur. Tanı koyduğumuz hastayı izole ediyoruz. Bunun için tanı testleri uyguluyoruz. El yıkama, dezenfektan kullanımı ve gerektiğinde koruyucu malzemelerin kullanımı çok önemlidir ve mutlaka hasta olanla, olmayanı birbirinden uzak tutmamız gerekiyor" diye konuştu. 

Fotoğraf: Getty[Fotoğraf: Getty]

Pandemiler sırasında alınan halk sağlığı önlemlerinin amaçlarını anlatan Hasde, şunları söyledi:

"Pandemiler sırasında alınan halk sağlığı önlemlerinin birincil amacı, insanlar arasında yayılımını azaltmak ve yavaşlatmak için insanlar arasına mesafe koyarak hastalığın kişiden kişiye yayılmasını önlemektir. Henüz Covid-19'a neden olan koronavirüse karşı etkili bir aşı ya da hastalığın tedavisi için bir ilaç bulunmamaktadır. Bu nedenle virüsün etkisini azaltmak için halk sağlığı önlemlerinin alınması temel yaklaşımdır. Tıbbi müdahale gerektiren insanların sayısının hastane kapasitesini aşmaması için koronavirüsün yayılmasını yavaşlatmak gerekmektedir.

Covid-19 enfeksiyonunda kişilerin yüzde 80'i tedaviye dahi ihtiyaç duymadan bağışık hale geçecektir. Ancak hastalandığını bile farketmeyen bu kişiler enfeksiyonu ailelerine, komşularına, otobüsteki insanlara, iş arkadaşlarına bulaştıracaktır. Bireysel risk düşük gibi göründüğü için bazı önlemlerin fazla katı olduğu düşünülebilir ancak toplumsal risk yüksektir. Yaşlılar ve özellikle yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kalp damar hastalığı gibi kronik hastalığı olanlar en fazla risk altındadır. Hastalık özellikle 65 yaş üzerinde ağır seyretmektedir. Bu kişilerde solunum sıkıntısı ileri düzeyde olabilmekte, bu durum hastaneye yatışı hatta yoğun bakım gereksinimini gerekli kılabilmektedir. Bu nedenle hasta sayısındaki artışı mümkün olan en az seviyede tutmak ve sayı artışını zamana yaymak çok önemlidir."

 

Grafik: Bedra Nur Aygün
 

Sıradaki Haber
32 bin sağlık personeli istihdamının ayrıntıları belli oldu
Yükleniyor lütfen bekleyiniz