TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) 80. Genel Kurulu kapsamında ATO Congresium'da düzenlenen resepsiyonda yaptığı konuşmada, TOBB'un yeni yönetim kuruluna seçilenlere başarı diledi. Kurtulmuş, 2 milyona yakın iş adamının, tüccar ve sanayicinin oluşturduğu bu büyük ailenin, aslında geleneksel ahilik kültürünün bugünkü yansıması olduğunu belirtti.
Gelecek dönem Türkiye'nin çok daha ileri gidebilmesi için birlikte mücadele edileceğini, bu dönemin Türkiye'nin bütün kesimleri için tarihi bir dönem olduğunu dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"Cumhuriyetimizin ikinci asrına girdiğimiz, önümüzde önemli hedefleri belirlediğimiz bir dönemin başlangıcındayız. Türkiye'yi daha ileriye götürmek, daha güçlü yarınlara taşımak, her birimizin bulunduğu mevzide işini en iyi şekilde yapmasıyla kaimdir. Bunun için hep beraber devam edeceğiz, mücadele edeceğiz. Aynı hedefler, aynı milli istikamet üzerinde yürüyeceğiz ve bu ülkeyi Cumhuriyet'in ikinci asrında çok daha güçlü ve büyük bir ülke yapacağız."
"Nasıl bir yöntemle bir araya geleceğimizi hep beraber belirleyeceğiz"
Son dönemde yürütülen anayasa çalışmalarına değinen Kurtulmuş, TBMM'nin üzerine düşen sorumlulukların en başında gelenlerden birisinin yeni bir anayasayla iki darbenin ürünü olan mevcut anayasayı sivil, demokratik, kapsayıcı, kuşatıcı bir çerçeveye oturtmak ve yoğun şekilde yapılan tartışmalar sonucu Türkiye için en hayırlı sonucu çıkarabilmek olduğunu söyledi.
Açık, şeffaf ve iyi belirlenmiş bir süreci yürütmek için azimle, gayretle çabaladıklarını vurgulayan Kurtulmuş, "Meseleyi birtakım kısıtlar altında tutmamak için, birtakım siyasi tartışmaların konusu haline getirmemek için bütün bu süreci siyasi partilerimizle birlikte TBMM çatısı altında sürdüreceğiz." dedi
Kurtulmuş, siyasi partilerin anayasasının olmayacağını, siyasi partilerin anayasa tekliflerinin olacağını vurguladı.
Meclis'te grubu bulunan veya bulunmayan partilerin hepsinin görüşlerini alacaklarını belirten Kurtulmuş, "Ayrıca nasıl bir yöntemle bir araya geleceğimizi bütün bu tartışmaların sonucu hep beraber belirleyeceğiz. Yine sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, hukuk camiasının ve 'Benim de bu konuda bir fikrim var' diyen herkesin sürece dahil olabileceği bir süreci birlikte yöneteceğiz. Böylece bu milletin anayasa yaptığı demokratik bir sürecin olgunlaşmasını ve sonuç alınmasını sağlayacağız." şeklinde konuştu.
Anayasanın sadece bir metin yazmaktan ibaret olmadığını dile getiren Kurtulmuş, "Eğer öyle olmuş olsaydı bir odaya çekilerek, milletin adına anayasa yazan darbecilerin anayasasının millet tarafından kabul görmesi gerekirdi." dedi.
Kurtulmuş, 12 Eylül Anayasasının kabul edildiğinin ertesi gününden itibaren tartışmaya açıldığını ve çok kere birçok siyasi parti tarafından yerden yere vurulduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Madem öyle böylesine büyük bir birikime sahip olan Türk demokrasisi olarak hep birlikte hedeflerimizi ortaya koyarak, sözümüzü söyleyerek, eğip bükmeden ve anayasa çalışmalarını bir siyasi tartışmanın tarafı haline getirmeden sonuç almak amacıyla bir araya geleceğiz ve inşallah hep birlikte olgun bir metni milletin gönlüne yatan, büyük çoğunluk tarafından kabul görmüş olan bir metni Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edeceğiz.
Ben şahsen bu kadar yıldır siyasetin içinde olan ve siyasetin içinde olmadığım dönemleri de iyi okumaya çalışmış bir Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olarak, anayasa hakkında kullanılacak, konuşulacak her şeyi dinlemeye hazırım ama bir tek şeyin demokrasimizle bağdaşmadığını söylemek isterim. Bu Meclis'in anayasa yapmaya yetkisi olmadığını, bu Meclis'in bir kurucu Meclis olmadığını söylemek, anayasa yapma yeteneği olmadığını söylemek demokrasiyi külliyen inkardır.
Şu andaki 28. Dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi anayasa yapmaya yetkilidir, bu gücü vardır, bu selahiyeti vardır ve bu yetkisi vardır. Parlamentoda yeter ki doğru zeminde doğru bir şekilde tartışmayı ve Türkiye toplumunda da farklı kesimlerin tartışmaya olgun bir şekilde katılmasını temin edebilirim."
"Demokraside yapılmayacak tek şey, birbirine karşı yumruk sallamaktır"
TOBB'un bu sürece bütün gücüyle destek vereceğine inandığını söyleyen Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Sizlerden her türlü katkıyı bekliyoruz. Her türlü platformda da yeni anayasa tekliflerinizin tartışmaya açılmasını sağlayacağınızı ümit ediyoruz. Çünkü iş dünyasının beklentilerinin, taleplerinin anayasa çalışmalarında gündeme gelmemesi düşünülemez. Bu vesileyle anayasa çalışmalarında bu salonda bir de 81 ilimizin hepsi temsil ediliyor. Hem TOBB'un niteliği gereği hem de aynı zamanda Türkiye'nin farklı yerlerindeki insanların beklentilerini, taleplerini alabilen bir kuruluş olarak onları da anayasa çalışmalarına aksettirmenizi ümit ediyorum. Bu vesileyle 80. Genel Kurulun bir kere daha hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum."
Türk demokrasisinin olgunluğunun alametlerinden birisinin, farklı fikirlere, siyasi kararlara sahip partilerin bir araya gelebilmesi, el sıkışabilmesi, müzakere edebilmesi olduğunu dile getiren Kurtulmuş, "İnsanlar çok farklı fikirlerde olabilir. Yüksek perdeden müzakere de edebilir, mücadele de edebilir, münakaşa da edebilir. Ama demokraside yapılmayacak tek şey, birbirine karşı yumruk sallamaktır. Demokraside el sıkışarak en zor konuları halledebileceğimize inanıyorum ve Türkiye Yüzyılı'nda önümüzdeki dönemde Cumhuriyetimizin ikinci asrında üzerimize düşen temel sorumluluklardan birisinin de tartışarak ülkenin sorunlarının çözülmesi olduğuna yürekten inanıyorum." ifadelerini kullandı.