Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Reşat Moralı Salonu'nda işçi ve işveren temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ilk toplantısında, işçi ve işverene eşit mesafede olduklarını söyledi. Asgari ücretin sadece işçi ve işvereni ilgilendirmediğini, ülkenin dinamiklerini ve ülkenin bütününü ilgilendirdiğini belirten Müezzinoğlu, asgari ücretin çok yönlü değerlendirilmesi gereken bir konu başlığı olduğunu vurguladı.
Hükümet olarak hiçbir zaman "yalnız işçi" ya da "yalnız işveren" demediklerini dile getiren Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Bu iki yapı birlikte sağlıklı yürüyebildikleri sürece, onlar da kazanacaktır, ülke de kazanacaktır. Bu anlamda asgari ücretle ilgili 2002 ve 2016 yıllarına baktığımızda yaklaşık 6 katlık artış var. 2002 yılında bin dolara ülkemizde 6,6 kişi çalıştırılıyordu, şimdi doların tarihi rekor kırdığı bu tarihte bu oran 1,8. Yani bin dolara 2 kişiyi bile çalıştırmadığımız bir süreci yakaladık. Bu anlamda önemli artıları var ama işveren tarafına da baktığımızda 36 milyar dolarlık bir ihracatı 144 milyar dolarlara taşıyan bir işveren kesimi olduysa orada da yine bir başarı, dinamizm ve kazanım var. Bütün bunları sağlıklı yönetimlerle hep beraber elde ettik. Paydaşların birbirinin hak ve hukuklarına verdiği katkı, destek ve olumlu bakışlar sayesinde. İnşallah bundan sonraki süreçte yine böyle olacak. Özellikle asgari ücretin bin liradan bin 300 liraya çıkması işverenimizi tedirginliğe sürükledi. Çünkü Türkiye'nin artık dünya ile rekabet eden bir rolü var. Dünya ile rekabette iddialı olmak zorunda. Bu tedirginliği gidermek üzere hükümetimiz işverene asgari ücretli çalışan başına yaklaşık 100 lira destek verdi. Bu anlamda da yıl sonu itibariyle yaklaşık 10 milyar liralık destek işverene katkı olarak sağlandı."
"Asgari ücret, istihdam ve iş gücü maliyetlerini etkiliyor"
Müezzinoğlu, her karar vericinin en çok istediği şeyin asgari ücrete arzu edileni yapabilmek olduğunun ifade ederek, "Ama talep edileni karşılayabilmek geçici dönemler için başarı olarak karşımıza gelebilir ama istikrarlı bir hedefe yönelmekte geçici mutluluklar kalıcı huzura dönüşmeyebilir." dedi.
Bu nedenle reel olunması gerektiğini belirten Müezzinoğlu şunları kaydetti:
"Asgari ücrete yapılan artıştaki her oran yalnız asgari ücreti değil, istihdamın ve iş gücü maliyetlerinin tamamını etkiliyor. Hükümet olarak biz asgari ücretin yüksek olması, Çalışma Bakanlığı olarak Sosyal Güvenlik Kurumu açısından baktığımızda asgari ücrette her artış bizim hanemize artış olarak geliyor. Ama burada, 'Sosyal Güvenlik Kurumu en çok nasıl kazanır', 'en çok işçimizi nasıl kazanır' veya 'en çok işverenimiz nasıl kazanır' demeyip, 'hep beraber daha iyi, daha doğruyu ve geleceği güvenle yürüyüşü nasıl başarırız' demeliyiz. Bir yol haritası belirleyip, bugüne kadar başardığımız birlikteliği ve uzlaşıyı bundan sonrada gerçekleştirmeliyiz." diye konuştu.