Füzeler, güdüm kitleri, akıllı mühimmat ve daha niceleri… Bu ürünlerin en önemli ortak özelliklerinden biri hiç şüphesiz ısıl pil. Her ne kadar kamuoyunda pek bilinmese de aslına sektörü yakından takip edenler bu kritik bileşenin ne denli hayati bir öneme sahip olduğunu biliyor.
Isıl pil, başka bir ülkeden teknoloji transferi yapamayacağınız bir ürün. Eğer tedarik etmek isterseniz, kullanmak istediğiniz ürünün kritik bilgilerini üretici ülkeye vermek durumundasınız. Tüm bunları aşsanız bile kritik bir dönemde üretici ülkenin ‘vermiyoruz’ resti ile karşılaşmanız ve ambargo yemeniz yüksek ihtimal.
TRT Haber, işte böylesine kritik bir ürün olan ısıl pilin TUBİTAK SAGE bünyesindeki üretim merkezini gezdi, üretim aşamalarını görüntüledi ve Enstitü Müdürü Gürcan Okumuş’tan bugün geldiğimiz nokta hakkında bilgi aldı.
Türkiye ilk olarak 2002’de başladı
TUBİTAK SAGE Enstitü Müdürü Gürcan Okumuş, ülkemizin 2002 yılında ısıl pil teknolojisi geliştirme çabalarına başladığını, bugüne kadar yaklaşık 250 ısıl pil tasarımı yapıldığını açıkladı.
Okumuş’un burada üzerinde durduğu bir diğer konu ise ısıl pillerin ‘Türk Malı’ olarak üretilmesiyle birlikte 91 milyon doların ülke içinde kaldığı gerçeği…
“Isıl pil neden stratejik bir önemde?” sorumuza yanıt veren Okumuş’a göre füzeler, güdüm kitleri, güdümlü topçu mühimmatı, uçak koltuk fırlatma sistemleri, muharip uçak acil durum sistemleri, sivil havacılık uygulamaları, tapalar ve akustik karıştırıcılarda güç kaynağı olarak tercih edilen bir ürün olması ısıl pili ayrıcalıklı kılıyor.
Dünyada sayılı ülke bu teknolojiye sahip
Gürcan Okumuş, ısıl pilin stratejik ve teknolojik özelliklerine dikkat çektikten sonra ‘alternatifi olmayan bir ürün’ olarak nitelediği ısıl pillerin üretiminde yüksek standartlarda üretim yapabilen ülke sayısının son derece sınırlı olduğuna işaret etti.
“Böylesine kritik bir bileşeni teknoloji transferi ile temin etmeniz mümkün değil” diyen Okumuş, şöyle devam etti:
“Bu nedenle önünüzde iki seçenek kalıyor. Ya satın alacaksınız ya da kendiniz üreteceksiniz. Eğer üretici değilseniz, ne kadar paranız olursa olsun bu ürüne erişemeyebilirsiniz. Param var hemen istediğim zaman temin edebilirim diyebileceğiniz bir ürün değil. Son yıllarda alımı daha da zorlaştı.”
Kritik bilgiler Türkiye’de kalıyor
Bir ürünü yurt dışından temin etmenin farklı şartları da beraberinde getirdiğini anlatan TUBİTAK SAGE Enstitü Müdürü Gürcan Okumuş, özellikle savunma sanayii ürünlerinin yurt dışından temininin neden olabileceği sıkıntıların da altını çizdi.
“Bu gibi durumlarda ısıl pil temin etmek istediğiniz ürünün bilgileri de yurt dışına vermeniz gerekiyor” bilgisini paylaşan Okumuş, şunları söyledi:
“Isıl piller mühimmatın ‘kalbi’ desek yanlış olmaz. Böylesine önemli bir bileşeni yurt dışından almanız demek üzerinde büyük emek harcadığınız milli mühimmatın kritik özelliklerini başkalarıyla paylaşmanız anlamına geliyor.
Türkiye yakın bir geçmişe kadar ısıl pilleri yurt dışından temin ediyordu. Yerli ve milli savunma sanayii hamleleri kapsamında şu an tamamen TUBİTAK SAGE üretimi olan ısıl piller kullanılıyor.”
Isıl pili ana vatanına bile ürün satıyoruz
Dünyada bu ürünü yapabilen az sayıda ülkeden biri olmanın ‘ihracat’ gibi son derece değerli bir kalemi de beraberinde getirdiğini kaydeden Gürcan Okumuş, “2008-2009 yılında seri üretimine başladığımız ısıl pilleri çok sayıda ülkeye satabilen konuma ulaştık. Isıl pili ilk kullanan ülke olan Almanya da müşterilerimiz arasında” dedi.
Okumuş, yakın zamanda Türkiye ile bir AB ülkesi arasında ısıl pil satışı konusunda ön sipariş imzalarının atıldığını da hatırlatarak, hedefleri hakkında şunları söyledi:
“TUBİTAK SAGE olarak bugün itibarıyla ülkemizin bütün ihtiyacını tek başımıza karşılayabilecek durumdayız. Hatta çok daha fazla rakamlarda üretip, ihraç etme potansiyelimiz de var.
Dünya genelinde ısıl pili bu standartlarda üretebilen 4-5 ülke var. ABD ve Fransa’nın domine ettiği bir alan. Ancak Türkiye de sahip olduğu teknolojik imkanlarla dünya genelinden gelecek her türlü talebe cevap verebilecek nitelikte.
Ülkemiz, ısıl pil konusunda teknolojik yeterlilik ve üretim altyapısına fazlasıyla sahip. Her ülkeye, istediği ürüne uygun olarak ısıl pil yapabilecek bir konumdayız.”