AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, İstanbul'da internet medyası temsilcileriyle bir araya geldi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
"Milletin cebindeki parayı çalan bir gasp olayı"
AK Parti'li Kurtulmuş, son ekonomik gelişmelerle ilgili konuştu. Dolar kurundaki atağın sadece hükümete karşı değil vatandaşın cebindeki paraya yönelik de bir saldırı olduğunu söyledi.
"Seçime çok az bir süre kala dolar üzerinden sandık sonuçlarını etkilemeye çalışıyorlar" diyen Numan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye’de ekonominin geriletilmesi için büyük manipülasyonlar ve ataklar var. Bunlar hala daha devam ediyor. Türkiye’de piyasa kapanınca Asya piyasalarında olağandışı hareketler yaşanıyor. Neyse ki geçen yıl sonu bir dengelenme hedefiyle bu ataklar bertaraf edildi.
Piyasaları altüst edecek, buradan ortaya çıkacak hükümet karşıtı algı üzerinden sandığı etkilemeye çalışıyorlar. Bu son derece açık. Bunu sadece AK Parti hükümetine yapılan bir operasyon olarak görmüyoruz. Bu meselenin böyle bir politik tarafı olduğu gibi daha önemlisi milletin cebindeki parayı çalan bir gasp olayıdır. Bizim de milletin hakkını, hukukunu, malını, mülkünü korumakla sorumlu iktidar olarak milletin zenginliği üzerinde oluşturulmaya çalışılan bu spekülasyonlara mani olmak vazifemizdir. Serbest piyasa içinde iş yapmak isteyene Türkiye kapılarını açmıştır. Birilerinin Türkiye üzerinde böyle manipülasyon yapmasına müsaade edilmeyecektir. Bu mücadele devam edecek. Seçimden de istikrar çıktıktan sonra bunların da hevesi kursağında kalacaktır. Bu konuda suçlu, hatalı davranan varsa bunların da hesabı sorulacak."
"Trump, İsrail'in sözcüsü gibi davranıyor"
Kurtulmuş, ABD Başkanı Donald Trump'ın Golan Tepeleri hakkında yaptığı açıklamalara da tepki gösterdi.
Kurtulmuş, "Golan Tepesi için Trump’ın attığı imzanın uluslararası camiada hiçbir etkisi, hukuki meşruiyeti yok. Dünya bir adamın tweet'leri ile yönetilecek bir yer değil. Öncelikle bunu öğrenecek. Ama ABD açısından hazin olan, Trump’ın İsrail hükümetinin sözcüsü gibi davranması. Bunun fiili sonuçları da önemli. Bölgedeki dengeleri değiştirme etkisi olacaktır" dedi.
"CHP ile HDP arasındaki örtülü ittifak açık ittifaka dönüştü"
31 Mart'ta yapılacak yerel seçimler hakkında da konuşan Kurtulmuş, "Bu seçimde ittifaklar açısından en önemli olan AK Parti ile MHP’nin ülkenin milli duruşunu göstermesidir. Buna karşın karşımızdaki ittifakın çerçevesi belli değildir. 24 Haziran’da CHP ile HDP arasındaki örtülü ittifak bu seçimde açık bir ittifaka dönüştü. Cumhur İttifakı’na karşı birleşenlerin tek ortak noktası Tayyip Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin yaklaşımıdır" ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş, olası seçim sonuçlarını da değerlendirdi.
Büyükşehir belediyelerinde yüzde 50+1'in altı bir sonuç olmasının erken seçim havası yatarmayacağını ve böyle bir sonuç beklemediğini belirten Kurtulmuş, "Siyasi istikrarın devam ettiğine yönelik bir sonuç önemlidir. Yerel seçimin sonucu genel siyaseti etkilemez. İstikrar sonucu dünyaya verilen mesaj açısından da önemlidir; hem ekonomi alanında hem de siyaset alanında" dedi.
"Saadet, CHP ve İyi Parti'de PKK iltisaklı üyeler var"
Saadet Partisi, CHP ve İYİ Parti’de çok sayıda terör örgütü PKK iltisaklı meclis üyesi adayı olduğuna da dikkat çeken Kurtulmuş, "24 Haziran’da CHP-HDP örtülü ittifak yaptı. Bu seçimde ise örtü kalktı. PKK, FETÖ ve CHP açık bir şekilde iş birliği yapıyor. Saadet Partisi, CHP ve İYİ Parti’de çok sayıda PKK iltisaklı meclis üyesi adayı var. 4 partinin de listelerinde çok sayıda PKK iltisaklı isimler var listelerinde ve artık gizlemiyorlar. Bundan sonrası yargının meselesidir. İttifakların arkasındaki ilişkileri bilmeyen samimi vatansever insanlarımız, PKK iltisaklı birini nasıl olacak da seçmeyi sindirecek. Düşünülmesi gereken budur. Hayatı boyunca CHP zihniyeti ile mücadele eden (Necmettin) Erbakan Hocamızın yolundan giden samimi vatandaşlarımız bu kirli İttifakı nasıl hazmedecek" diye konuştu.
"Tek dertleri Erdoğan"
Kurtulmuş, partilerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef aldıklarını da şu sözlerle ifade etti:
"Partiler arasında ittifaklar olur. Siyasetin bir parçasıdır bu. Bizim karşımızdaki ittifak benzemezler ittifakı. Türkiye’nin geleceğine dair tek bir ortak noktaları yok. Tek ortak yanları Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin düşüncesidir."
Kaynak: TRT Haber