'Riskli binaları dönüştürmeliyiz yoksa deprem gelir dönüştürür'

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Şehircilik Şurası'nı topladıklarını belirterek, "Orada ciddi bir başlık kentsel dönüşüm, büyük ihtimalle nisandan sonra mayıs aylarında kentsel dönüşümle ilgili ciddi yasalar geliyor, teşvik edici, hızlandırıcı ve doğru şekilde yapılmasını sağlayan yasalar." dedi.

Özhaseki, İzmir'deki temasları kapsamında bir restoranda, inşaat sektörü temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarlarla bir araya geldi.

Karabağlar ilçesindeki dönüşüm sorununa vakıf olunca burayla ilgili çalışmalar başlattıklarını anlatan Özhaseki, bugün Başbakan Binali Yıldırım'ın katılımıyla bin 500 konutun temelini atacaklarını, özel sektörün de içerisinde olduğu 10 bin konutluk bir dönüşüme başlayacaklarını bildirdi.

Kentsel dönüşüm için yeni yasalar

Bakan Özhaseki, deprem kuşağında bulunulmasına rağmen, sağlıksız ve kimliksiz binaların olduğunu kaydetti.

Türkiye'de 7.5 milyon civarında dönüşmesi gereken bina, bağımsız birim olduğu bilgisini paylaşan Özhaseki, şöyle devam etti:

"Bunların bir an önce dönüşmesi gerekiyor. Yoksa deprem gelir dönüştürür, altında kalırız, A partili B partili demez deprem, falan ırktan falan mezhepten demez, alır hepimizi götürür, böyle büyük bir felaket bizi bekliyor. 6306 sayılı yasa çıkmış ama şuana kadar dönüştürebildiğimiz bağımsız birim sayısı 960 bin civarında, eğer 5-6 yıl içerisinde senede 150, 160 bin konut değiştirebildik ve dönüştürebildikse bu çok başarılı saymayız kendimizi. Şimdi şehircilik şurasını topladık orada ciddi bir başlık kentsel dönüşüm, büyük ihtimalle nisandan sonra mayıs aylarında kentsel dönüşümle ilgili ciddi yasalar geliyor, teşvik edici, hızlandırıcı ve doğru şekilde yapılmasını sağlayan yasalar. Şuana kadar gördüğümüz hataları, aksaklıkları gideren yasalar. Mutlaka her yasanın bir hatası olur ama biz olmasın, diye gayret ediyoruz, şuradan çıkacak sonuçlarda bizim için ölçü olacak."

Geri dönüşümün gerçekleşmesiyle 250 ile 300 sektöre hareketlilik kazandıracağını aktaran Özhaseki, ekonomide de canlılık oluşacağına işaret etti.

Yaralar sarılıyor

Mehmet Özhaseki, Türkiye'nin zor günlerden geçtiğini başka hiçbir devletin başında bu kadar terör örgütünün bulunmadığını belirtti.

Terör örgütlerine para ve adam gönderme mekanizması olarak çalışan belediye başkanlarının görevden alınmasını gönül rahatlığıyla gerçekleştirdiklerini vurgulayan Özhaseki, şöyle konuştu:

"Şimdi oralarda PKK bitti, çukurlara gömüldü, şehirler temizlendi, ben teröristlerin yaktığı, yıktığı evleri yapmak için oraya gidiyorum. Binlerce ev yapıyoruz. Şimdi önemli olan devletin o kudretli elini o teröristlere vurmasıydı, katillere vurmasıydı ama vatandaşın da yarasını sarmasıydı. Şimdi yarasını sarıyoruz. Çünkü adamlara 'evinden çık biz teröristle savaşacağız' demişiz. Çıkmışlar, evleri yıkılmış, hepsini tahrip etmişler o garibanın evini yapmak bize düşer, devlet olarak bizim işimiz o. Şimdi onu yapıyoruz, köyler temizlendi, dağlar temizlendi. Sınır ötesinde hamdolsun temizlik hareketi bitti. Bakın bir tane bile bomba düşmez hale geldi. Sınır ötesine biz başkası için gitmedik, biz kendimiz için gittik. Bu kadar sert bir tavır 40 yıldır, Cumhuriyet tarihi boyunca yapılmamıştı bunlara."

"Yüksek oranda 'evet' çıkar, Türkiye'nin önü açılır"

Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Özhaseki, FETÖ'nün gerçek yüzünü bir gecede gösterdiğini ve kurt adama dönüştüğünü anlattı.

FETÖ, PKK ve DEAŞ'ın sahiplerinin aynı olduğunu sırayla terör saldırılarını gerçekleştirdiklerini ifade eden Özhaseki, Türkiye'nin iradesi karşısında bu kişileri kullananların paçavra gibi atacağını vurguladı.

Özhaseki, bu coğrafyada hür şekilde yaşamak isteyen Türkiye'nin güçlü olması gerektiğini belirterek, yönetimdeki iki başlılığın kalkmasının zorunlu olduğunu kaydetti.

Konuşmasında Adnan Menderes'in döneminden örnekler veren Özhaseki, vesayet denilen yapının bir an önce bitmesi gerektiğini ifade etti.

Özhaseki, 16 Nisan'da sandığa giden herkesin çok iyi düşünmesini isteyerek, "Ben ümitliyim bu işten. Yüksek oranda 'evet' çıkar, Türkiye'nin önü açılır, yatırımlar artar, Türkiye büyür, yurt dışından güven gelir. Bizim bu coğrafyada da güçlü olmamız lazım." diye konuştu.