Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca, 24 Eylül'de saat 14.32'de Palandöken ilçesi Hüseyin Avni Ulaş Mahallesi Ahi Toman Baba Caddesi'ndeki evinin önünde öğrenci Emre Kara'ya (6) çarpıp üzerinden geçerek ağır yaralayan, durumu fark ettiğinde Kaya'yı kucağına alarak bina girişine götürüp yere bırakan tutuksuz yargılanan okul servis aracının sürücüsü Bekir A. (62) hakkında başlatılan soruşturma tamamlandı.
Erzurum 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, sanık savunması, müşteki beyanı, adli muayene raporları, kamera görüntüleri, kaza tespit tutanağı ve bilirkişi raporu yer aldı.
İddianamede, kaza tespit tutanağında, sanık Bekir A'nın Karayolları Trafik Kanununun 67/1-a ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 137/B-2 kurallarını ihlal ettiği ve araçta görevli rehber personel bulunmadığının tespit edildiği belirtildi.
Bilirkişi raporunda ise Bekir A'nın Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 137/2-a-b yükümlülüğüne aykırı hareket ettiği, ebeveynlerinin kendisine teslim ettiği veya okulda kendisinin teslim aldığı yaşı itibarıyla bakım ve yaşam kontrolüne ihtiyacı olan çocuğu koruma konusunda dikkatsiz ve tedbirsiz davranış sergilediği, kontrol, gözetim ve denetim altında tutmaması, koruma ve kollama görevini gereğince yerine getirmemesi ve bu hususta göstermiş olduğu zafiyeti nedeniyle meydana gelen olayda asli kusurlu olduğu kanaatine varıldığı ifade edildi.
İddianamede, mağdur Kara'nın 6 yaşında olduğu ve başına gelebilecek tehlikeli olayları idrak edemeyeceği yaş grubunda olması, işlediği fiilin anlam ve sonucunu algılayamaması, servis aracında kendisini güvenli bir şekilde yönlendirecek rehber personelin olmaması nedeniyle kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldı.
- Sanık üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi
Sanık Bekir A, savunmasında, servis aracında şoför olarak çalıştığını söyledi.
Kara'yı indirdikten sonra kapıyı kapatarak hareket ettiğini anlatan Bekir A, "İlerlediğim sırada aynadan baktığımda Emre Kara'yı yerde yatar halde gördüm. Aracı durdurarak hemen yanına gittim, yüzünde kan olduğunu gördüm. Kucağıma alarak binaya doğru yardım isteyerek ilerledim. Boyu çok kısa olduğu için fark edemedim, aracın kör noktasına denk geldi." ifadelerini kullandı.
Bekir A, kusurlu olmadığını öne sürerek, "Araçta rehber personel bulunmuyordu. Olaydan sonra şuurumu kaybettim. Babasına telefonda düştüğünü söyledim. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum." dedi.
Mağdur Kara'nın babası Abdurrahman Kara ise beyanında, apartman kapıcısının kendisini arayarak oğluna servis aracının çarptığını anlattığını, kazadan sonra kendisini arayan Bekir A'nın ise oğlunun apartmandan düştüğünü ifade ederek, kendisini yanılttığını bildirdi.
- Çocuğun üzerinden geçtikten 15-20 metre sonra durmuş
İddianamede, görüntü izleme tutanağında özetle şunlar kaydedildi:
"Okul minibüsünün geldiği, çocuğun indiği, minibüsün hareket ettiği esnada çocuğun aracın önünden karşıya geçmek istediğinde aracın altında kaldığı, sol ön tekerin altına girdiği ve çocuğun üzerinden geçtiği, sonrasında arka tekerin de çocuğun üzerinden geçtiği, tahmini 15-20 metre ilerleyip minibüsün durduğu, şoförün araçtan inerek çocuğa doğru koştuğu ve kucağına aldığı, kamera görüntü ses kaydında şoförün çocuğa 'orada ne işin vardı' dediği, sonrasında 'ambulans' diye seslendiği, vatandaşların 'ne oldu' diye seslenmesine şoförün ise 'düştü, düştü' diye cevap verdiği duyulmuş, şoförün sonrasında çocuğu binanın giriş kısmına getirip yere bıraktığı, sağa sola doğru koşturduğu, diğer vatandaşların da çocuğa yardım ettiği belirtildi."
Mağdur Kara hakkında, Erzurum Şehir Hastanesi Adli Tıp Polikliniğince düzenlenen raporda, yaralanmanın yaşamını tehlikeye sokan bir durum olduğu, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde olmadığı, vücuduna acı verdiği veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olduğu ve vücuttaki kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarını ağır derecede etkileyecek nitelikte olduğu aktarıldı.
İddianamenin değerlendirme kısmında şunlar ifade edildi:
"Somut olayda sanığın tehlikeli davranışından kaynaklanan garantörlük hali bulunduğu, failin tipik bir görünüşte ihmali suç örneği olan kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesine teşebbüs nedeniyle sorumlu tutulmasını sağlayan ve görünüşte ihmali suçların bir maddi unsuru olan garantörlüğünün failin rehber personel olmaksızın 6 yaşındaki mağdur çocuğu taşırken gerçekleştirdiği kazadan ve sonrasında çocuğu alıp bina girişine götürmesinden kaynaklanmakta olduğu, sanığın mağdurun kendisinin sebep olduğu kaza nedeniyle ölebileceğini bilmesine rağmen hemen ambulansa haber vermek yerine mağdur çocuğu alarak bina girişine götürdüğü, yere bırakarak çocuğun düştüğünü söylediği, bu suretle sanığın yükümlü olduğu davranışları ihmal ederek mağdurun hayatı bakımından kuvvetli ölüm tehlikesinin ortaya çıkmasına sebebiyet verdiği anlaşılmıştır."
Olayın oluş şeklinin anlatıldığı iddianamede, "Sanığın mevcut durumu itibarıyla ölüm riski bulunan mağdur çocuğa yönelik eylemi ile ihmali davranışla kasten öldürmeye teşebbüs suçunu işlediği yönünde yeterli delil bulunduğu anlaşılmıştır." ifadesi kullanıldı.
İddianamede, sanık Bekir A'nın, "İhmali davranışla kasten öldürmeye teşebbüs etmek" suçundan 7,5 yıldan 11 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Öte yandan çocuğun tedavisinin devam ettiği belirtildi.
- Soruşturma aşaması
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca, 25 Eylül'de adli kontrol şartıyla serbest bırakılan sanık Bekir A, soruşturma aşamasında ele geçirilen yeni deliller neticesinde suç vasfının değişmesi sonucu 27 Eylül'de yeniden gözaltına alınarak tutuklanmış, 29 Kasım'da tahliye edilmişti.
Kaza anı, apartmanın güvenlik kamerasınca kaydedilmişti.