İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürlüğünden canlı bağlantıyla katıldığı Kanal D'deki "Neler Oluyor Hayatta" programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bulundukları acil çağrı merkezinden Türkiye'de 81 tane olduğunu belirten Soylu, merkezde ortalama bir vardiyada 300'ü aşkın kişinin çalıştığını söyledi.
Soylu, çağrı merkezine sadece İstanbul'da bir günde 45-50 bin arası çağrı geldiğini, Türkiye'deki çağrı merkezlerine de günde yaklaşık 300 bin çağrı yapıldığını kaydetti.
Çağrı merkezinde, sağlıktan afete kadar, polisten jandarmaya, ormandan itfaiyeye, sahil güvenliğe kadar bir çok acil çağrı merkezinin toplandığını anlatan Soylu, İstanbul'daki çağrı merkezinde çalışan 1381 kişinin İstanbul'a 24 saat boyunca hizmet verdiklerini anlattı.
Soylu, çağrı merkezlerine Türkiye genelinde yüzde 65 civarında asılsız çağı yapıldığını, bunun da gerçekten hayati tehlikeyle karşı karşıya bulunan bir kişinin merkeze erişememesi anlamına geldiğini aktardı.
Türkiye'de 81 ilde Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi (GAMER) olduğunu bildiren Soylu, bu sisteme 112 ihbarlarının gittiğini, orada da olayların izlendiği üçüncü bir göz daha bulunduğunu ifade etti.
DBP'li Aydeniz'in polise yumruklu saldırısı
Soylu, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Diyarbakır Milletvekili Salihe Aydeniz'in polise yumruklu saldırısıyla ilgili soru üzerine, bir ay önce terör örgütü elebaşlarından Duran Kalkan'ın "Türkiye'nin her yerinden terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın tecrit edilmesini protesto etmek için Bursa Gemlik'e gideceksiniz" şeklinde bir talimat verdiğini söyledi. Soylu, şöyle devam etti:
"Bu milletvekili, sözde milletvekilleri, ben bunlara milletvekili denmesine de şiddetle reddediyorum. Bunlar milletvekili değil, bunlar PKK'nın militanı. Şu soruyu Türkiye bir kendine sorsun. Bunların milletvekili adayı olmasını kim belirledi? PKK. Bunlar PKK'nın dışında en ufak bir adım atamazlar. Şunlar için bir şey daha söylüyorum. Pervin Buldan'a, Murat Karayılan'ın gönderdiği bir kaset var. Bunlar esirler. Bunu da biz biliyoruz. Terör örgütünün esiri. Hem o ideolojiye sahipler ama kurtulmak isteseler de buradan kurtulamazlar.
Türkiye'deki birtakım meseleleri HDP üzerinden görmek cehalettir, aymazlıktır ve ihanettir. Bunu çok net söylüyorum. Türkiye'deki Doğu ve Güneydoğu'da yaşananlar yıllarca Kürt kardeşlerimizin ve Doğu ve Güneydoğu'nun makus tahliliyle karşı karşıya kalmasını sağlayıp oradan bir etnik ayrıştırma oluşturmasının sebeplerini HDP üzerinden bugün çözüme kavuşturmaya çalışmak aymazlıktır, cehalettir."
Süleyman Soylu, Türkiye'nin sadece terörle mücadele etmediğini, aynı zamanda Doğu ve Güneydoğu'yu imar, ihya ve inşa ettiğini kaydetti.
Son 5 yılda 1100'ün üzerinde, aileleriyle temasa geçilerek dağdan ve sınırın öteki tarafından ikna ile getirilen, adalete teslim edilen terörist olduğunu vurgulayan Soylu, Diyarbakır annelerinin orada bulunmasının da umut verdiğini dile getirdi.
"Buna ilgili muhalefet partilerinden bir tanesi siz ne yapıyorsunuz demiyor"
Almanya'da 2021 yılında açıklanan raporda, bu ülkede PKK'ya müzahir, PKK yanlısı 14 bin 500 terörist olduğunun değerlendirildiğini aktaran Soylu, bu raporda 17 milyon avro toplandığının belirtildiğini, kendilerinin de Avrupa'da toplanan paranın 50 milyon avro civarında olduğunu değerlendirdiklerini bildirdi.
Soylu, raporda yaklaşık son 6-7 yıldır 295 kişinin Almanya'dan dağa gittiğinin ifade edildiğini, bunların 50'sinin öldüğünü, 100'ünün geri geldiğini, diğerlerinin de orada kaldığının belirtildiğini anlattı.
Amerika'nın terör örgütünün elebaşlarıyla görüştüğünü belirten Soylu, "Şimdi biz, herhangi bir terör örgütüne en ufak bir destek imasını dahi Türkiye'de yakalasalar, bizi çarmığa geren dünya, ayağa kalkar ve yapmadıkları kalmazdı. Resmen Amerika, Avrupa terörü destekliyor." diye konuştu.
Soylu, şunları kaydetti:
"Şunu yapıyorlar; Avrupa'da konuşlandırmışlar. Benim zafiyete düşmemi bekliyorlar. Evet içeride bitiriyorsunuz. Bütün işlere giriyorsunuz. Ama eğer Türkiye Cumhuriyeti Devleti zafiyete düşerse, Türkiye'de siyasi yönetim değişirse... Şimdi bakın polis üzerinden nara atmaya çalışanlar bir tek cümle söyleyin. Polise hakaret ediyorlar, yumruk atıyorlar. Ondan sonra köprünün üzerine çıkıp Gezi olaylarıyla ilgili pankart asınca polis 'Bu benim görevimdir. Sen kimsin' diyor. 'Ben milletvekiliyim. İstediğimi yaparım.' Böyle çirkin bir tavır içerisinde bulunuyor. Bununla ilgili muhalefet partilerinden bir tanesi 'Ya siz ne yapıyorsunuz, Niye edepsizlik ortaya koyuyorsunuz' demiyor. Amerika'nın hoşuna gidiyor, muhalefet partilerinin hoşuna gidiyor. Büyükelçilerin hoşuna gidiyor. PKK'nın hoşuna gidiyor. FETÖ'nün hoşuna gidiyor."
"Şu ana kadar 13 tane canlı bomba DEAŞ'lı bulduk"
Bakan Soylu, HDK ve PKK operasyonları yaptıklarını anlatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Türkiye'de şu ana kadar 13 tane canlı bomba DEAŞ'lı bulduk. Nereden bulduk? Çorum ve Kilis belgelerinden 70 bin sayfa DEAŞ belgesi çözdük. Yeni bunların hepsi. Yılbaşından bugüne kadar 22 tane FETÖ'nün güncel yapılanması operasyonu yaptık. Yani FETÖ'nün güncel yapılanmasının akademisyen operasyonu bunların içerisinde. Finans operasyonu, bunların içerisinde yeni öğretmen, öğrenci operasyonu. Bütün bunların tamamını gerçekleştirmeye çalıştık. Bitti mi? Hayır bitmedi. Yine bütün bunlarla beraber DKP/BÖG operasyonları yaptık, DHKPC... Bunların hepsi yeni. Bakın hepsi farklı terör örgütleri. Şu ana kadar 82'nin üzerinde eylem engelledik yılbaşından bugüne kadar. Bir tanesi patlasa, 10 kişi, 15 kişi hayatını kaybetse ne olur? Ha bunların her birisi bizim kendi içimizden üreyebildiği gibi, sınırlarımızın dışından gelen operasyonlarla da gerçekleşiyor."
"Avrupa" diye bir şey olmadığını ifade eden Soylu, "Amerika diye bir şey vardır. Avrupa, Amerika'nın vagonudur. Avrupa, Amerika'nın sosyal mecrasıdır. Yani Amerika yumuşak ilişkilerini kurmak istediği andan itibaren, teröristlerini depolamak istediği andan itibaren, yakın coğrafyalarından ulaşmak istediği andan itibaren, oralara ait finansal destek kurmak istediği andan itibaren Avrupa'yı kullanır. Bu kadar açık ve nettir. Avrupa denilen bir şey yoktur ve olamaz da. Amerika denilen bir şey var ve Amerika Avrupa'yı kendine bir vagon olarak görmektedir ve istediği gibi de kullanmaktadır. Onun için terör örgütlerini imal eden, terör örgütlerinin ambalajlanmasını da onların işlevi bittikten sonra onların orada hayatlarının devam etmesi görevini de Avrupa'ya vermiştir. Onun için Avrupa Amerika'nın vagonudur diyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"506 bin kişiyi gönüllü olarak geri gönderdik"
Bakan Soylu, son beş yılda sadece 335 bin kaçak göçmeni kendi ülkelerine gönderdiklerini anlatarak şöyle devam etti:
"506 bin kişiyi gönüllü olarak geri gönderdik. Terke davet ettiğimiz 30 bin kişiyi de geri göndermiş olduk. Peki onlar kaç kişi üzerinden bu hesabı yapıyor. Türkiye bu konuda da büyük operasyon yapıyor. Türkiye bu konuda da büyük bir mücadele ortaya koyuyor. Avrupa'ya rağmen, Amerika'ya rağmen, içerideki yalanlara ve dezenformasyonlara rağmen. Şu anda hala bu vakitte her mesele üzerinden, göç üzerinden, terör üzerinden bir sürü yalanlar Türkiye'ye yeniden doğruymuş gibi inandırılmaya çalışılıyor. Diyor ki mesela 'Kilis'te Suriye nüfusu Türk nüfusundan fazla.', 'Hatay'da her doğan 4 çocuktan 3'ü Suriyeli diyor."
"Suriyeliler huzur olduğu zaman kendi ülkelerine geri gidecekler"
Kilis nüfusunun 145 bin olduğunu belirten Soylu, burada toplam 109 bin 687 Suriyeli kaydı bulunduğunu, ancak 2 yıldan beri 18 bin 504 kişinin Kilis'te olmadığını tespit ettiklerini, Kilis'te bulunan Suriyeli nüfusunun böylece 91 bin 183 olduğunu dile getirdi.
Soylu, Hatay'da ise nüfusun 1 milyon 670 bin 712 olduğunu, Suriyeli nüfusun toplam nüfus içerisindeki oranının 18,14'üne karşılık geldiğini, bu konuda söylenenlerin hepsinin dezenformasyon olduğunu aktardı.
Eskiden 700 olan mahalle sayısını 1200'e çıkardıklarını belirten Soylu, tüm yabancı nüfus oranının bir mahallede yüzde 25 olması halinde, o mahalleye ikamet vermeyi kaldırdıklarını, şimdi de bu oranı yüzde 20'ye düşürdüklerini ifade etti.
Bu konuda politika olarak sonuç aldıklarını belirten Soylu, Fatih'teki yabancı sayısının bu şekilde 74 binden 50 bine düştüğünü anlattı.
Soylu, Suriyelilerin huzurlu olduğu zaman kendi ülkelerine geri gideceklerini kaydederek, "Huzur olan bölgeye bizim onları gönderdiklerimiz belli zaten bugün. Kendi bölgelerine gidiyorlar. Bunu sağlamak istemeyenler tezkereye Mecliste 'hayır' veriyor. Afrin'i, Cerablus'u, Tel Abyad'ı huzurlu hale getirme. Biz orayı huzur haline getirdik. Kendisi 2015-2016'da bir göç raporu yayınlıyor. Diyor ki 'Siz bunların hepsini vatandaş yapmalısınız' diyor. Bunu yayınlayan CHP. 'Siz bunlara haksızlık yapıyorsunuz' diyor. Bunları yayınlayan CHP ama bugün dönüyor." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin gelecek nesillerine bırakabileceği en insani, en onurlu mirası bıraktığını ifade eden Soylu, insanları ölüme ve yokluğa terk edemeyeceklerini dile getirdi.
Bakan Soylu, bir soru üzerine subay ve astsubay alımlarının bir hafta, 10 güne kadar açıklanacağını, 3 bin 500 bekçi alımının da devam ettirildiğini söyledi.