İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, alıkonulmasına ilişkin soruşturma başlattığı gazeteci Kaşıkçı'nın akıbeti ile ilgili belirsizlik sürüyor. Kaşıkçı'nın en son görüldüğü yer olan Beşiktaş'taki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu önünde gazeteciler bekleyişlerine bugün de devam ediyor.
Etrafı polis bariyerleriyle çevrili bulunan başkonsolosluk binasına bazı yetkililer araçlarıyla giriş yaptı.
Emniyetin verdiği bilgiye göre Kaçıkçı, evlilik işlemleri için 2 Ekim Salı günü saat 13.12'de Suudi Arabistan Başkonsolosluğundaki randevusuna gitti ve bir daha dışarı çıkmadı.
Kaşıkçı'nın başkonsolosluğa girdiği saatle, nişanlısının kendisinden haber alamadığını bildirdiği süre arasındaki, Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna yapılan tüm giriş çıkışlar, emniyet tarafından inceleniyor.
"Büyükelçiliğe giriş çıkışlar hepsi inceleniyor"
AK Parti 27. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın kapanış konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan çıkışta gazetecilerin sorularını cevapladı.
Erdoğan, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgili, "Beklentim hala iyi niyetli, inşallah arzu etmediğimiz bir durumla karşı karşıya kalmayız. Cumhurbaşkanı olarak takibindeyim, kovalıyorum, buradan çıkacak sonuç neyse onu da dünyaya bizler bildireceğiz. Büyükelçiliğe giriş çıkışlar hepsi inceleniyor. Süratle bir netice alalım istiyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Büyükelçiliğe giriş çıkışlar hepsi inceleniyor. Cemal Kaşıkçı meselesi ile ilgili inşallah arzu etmediğimiz bir durumla karşı karşıya kalmayız.https://t.co/8x92CJIei4pic.twitter.com/tdwPanD89u
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 7 Ekim 2018
"Kaşıkçı vahşice öldürüldü"
Olayı başından bu yana yakından takip eden Türk-Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı Suudi gazetecinin vahşice öldürüldüğünü söyledi.
Kışlakçı, "Dünya basınının başı sağolsun dün bize ulaşan bilgi Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğü yönündeydi. Teyit ettirdik bunu birkaç yerden. Bize başınız sağolsun hazırlıklarınızı yapın cenaze ile ilgili dendi. Biz de cenaze ile ilgili hazırlıklarımızı yaptık. Şu anda bütün o delillerin açıklanmasını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
Olayı, barbarca, vahşice işlenmiş bir eylem olarak kabul ettiklerini sölyeyen Kışlakçı, "Detayları ortaya çıktıkça hüzünleniyoruz. Dünya medyasının başı sağolsun. Kelimelerle ifade edilemeyecek bir durum. Biz bu eylemleri DEAŞ'ın yaptığını düşünüyorduk. Hatta DEAŞ bu zihniyetin ürünü olarak ortaya çıktı. Bir gazeteci hiç birşey yapmamış sadece Yemen'deki, Suriye'ki, Ortadoğu'daki yanlış eylemlerinizden dolayı sizi eleştiren birisini vahşice, barbarca katlediyorsunuz kabul edilebilir birşey değil. Biz bu işin sonunu bırakmayacağız. Dünya medyası olarak ve aynı zamanda dünyanın bütün hukukçuları ve dünya vicdanı buna tepki gösterecektir. Kendisi aynı zamanda Amerikan vatandaşıydı bunun hem Amerika'da hem Avrupa'da hem Türkiye'de takipçisi olacağız bütün devletlerin buna tavır koymasını bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay: Bize gelen bilgiler Cemal Kaşıkçı'nın öldürüldüğü yönünde. pic.twitter.com/yGHc1ZW5YG
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 7 Ekim 2018
"Öldürüldüğüne ilişkin benzer haberler bana da geldi"
TRT Haber'de canlı yayın konuğu olan, AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, "Bize gelen çok farklı kanallardan teyit edilmemiş bilgileri paylaşıyorum bende. Durum malesef böyle." dedi.
Aktay şunları söyledi;
Benzer bilgiler bize de geldi. Henüz tam kesinleşmiş teyit edilmiş değil. Emniyet Genel Müdürlüğü çok yakın zamanda bu konuda gerekli açıklamayı yapacaktır. Bize gelen çok farklı kanallardan teyit edilmemiş bilgileri paylaşıyorum bende. Durum maalesef böyle bizim ülkemizde bizim ülkemizi ziyaret etmekte olan çok değerli bir fikir, bilim, siyaset adamı gazeteci, yazar Türkiye dostu zaten kökeni Türk. Kayseri'den gitme bir aile Kaşıkçı ailesinin yaşayan fertlerinden bir tanesi.
Dünya medyasının yakından takip ettiği biri. Böyle bir adam birincisi kendi tanınırlığına güveniyor ikincisi Türkiye'ye güvenerek konsolosluktan böyle bir işlemi, basit bir işlem, dul olduğunu veya boşanmış olduğunu tespit edecek bir evrak almak istiyor. 10 gün sonra İstanbul'da bir düğünü olacaktı. Bu nikahı yapabilmek için bu basit evraka ihtiyacı var. Bu evrakı alıp almama konusunda verirler mi, vermezler mi diye bir tereddüt yaşadığını öğrendim. Fakat bu tereddütü de şöyle giderdiğini öğreniyoruz; Suudi Arabistan geçmişte yapmış böyle şeyler bugün ise Suudi Arabistan'ın içerisinde binlerce entellektüel, alim, siyasi tutuklu şu anda ve hiç birisi mahkemeye çıkarılmadan hakkında hiçbir suç isnat edilmeden tutuklanmış bulunuyor ve ne olduğu da bilinmiyor. Bu tereddütü şöyle aşıyor belki her yerde yapıyorlar ama Türkiye'de yapamazlar.
AK Parti Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay: Suudi makamlar 4 gün geçtikten sonra araştırma yapın diyorlar. 4 gün içinde her şey yapılabilir.https://t.co/8x92CJZP9C pic.twitter.com/tNOIP7mVHG
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 7 Ekim 2018
4 gün suskun kalınıyor. Tüm dünya medyası sizden bahsediyor. 4 gün sonra isterseniz buyrun araştırma yapın açıklaması yapılıyor. 4 gün içerisinde herşey yapılabilir o kapalı mekanda. Buna güvenerek Türk makamları hemen orada bir araştırma yapmaya kalkışmazlar. Türk makamları o kadar saf değiller. Delil toplamak Türk makamlarının için çok daha sağlam kaynakları var. Şu anda o kaynaklar değerlendiriliyor.
UİGAD Genel Başkanı Aydın
Uluslararası İnternet Gazeteciliği ve Gazeteciler Derneği (UİGAD) Genel Başkanı İzzet Aydın da yaptığı yazılı açıklamada, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'dan, 2 Ekim Salı günü evrak işleriyle ilgili olarak İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluk binasına girdikten sonra bir daha haber alınamamasının gazeteciler açısından esef verici olduğunu belirtti.
Olayın bir an önce aydınlatılması gerektiğini vurgulayan Aydın, şunları kaydetti:
"Hiçbir gazeteci, fikirlerinden dolayı herhangi baskı veya müdahaleye maruz bırakılamaz. Cemal Kaşıkçı'nın konsoloslukta öldürüldüğü yönünde bazı iddialar var. Bu bilgi gerçekse, gazeteciler açısından tarihe geçecek vahim bir olaydır. Bu olay, iki ülke arasındaki ilişkilerin de zedelenmesine sebep olur. Bu açıdan gazeteciler, bu olayın acilen aydınlatılmasını beklemektedir."
En son konsolosluk binasına girerken görülen Kaşıkçı'nın bulunması için Suudi yetkililerin gerekli bilgi ve görsel verileri paylaşmasını istediklerini aktaran Aydın, UİGAD olarak olayı hassasiyetle takip ettiklerini ifade etti.
Soruşturma başlatılmıştı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Suudi Arabistan vatandaşı Cemal Kaşıkçı'nın 2 Ekim saat 13.00'te gittiği ülkesinin İstanbul Başkonsolosluğu'nda alıkonulduğuna dair iddiayla ilgili olay günü soruşturma başlatmıştı.
Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, evlilik işlemleri için 2 Ekim Salı saat 13.12'de Suudi Arabistan Başkonsolosluğundaki randevusuna giden Cemal Kaşıkçı'nın (Jamal Ahmid H. Khashoggi) Başkonsolosluktan çıkmadığı tespit edilmişti.
Ayrıca bir kısmı Suudi yetkili olan 15 Suudi vatandaşının, 2 uçakla İstanbul'a gelip aynı saatlerde Başkonsoloslukta bulundukları ve daha sonra ayrılarak geldikleri ülkelere döndükleri belirlenmişti.
Emniyet yetkilileri soruşturmayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla bu çerçevede yürütüyor.
Kaşıkçı'nın Başkonsolosluğa girdiği saatle, nişanlısının kendisinden haber alamadığını bildirdiği süre zarfında Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna yapılan tüm giriş çıkışlar da emniyet tarafından inceleniyor.
Binadan çıkmadığı iddia ediliyor
Türk Arap Medya Derneği, Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın önceki gün saat 13.00 sularında girmiş olduğu Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu binasından henüz çıkmadığını ileri sürmüştü.
Türk Arap Medya Derneği'nden yapılan açıklamada Suudi reformistler için önemli bir platform olan Al Watan gazetesine büyük katkılarda bulunan ve Orta Doğu'nun en etkin gazetecilerinden biri olarak bilinen Kaşıkçı'nın geçmişte bir dönem İngiltere'deki Suudi Büyükelçiliği'nde medya danışmanlığı yaptığı bilgisine yer verilmişti.
Cemal Kaşıkçı'nın nişanlısı H.A da gazetecilere yaptığı açıklamada, başkonsolosluk binası önüne kadar birlikte gittiklerini anlatarak, Kaşıkçı'nın içeri girdikten sonra dışarı çıkmadığını iddia etmişti.
Başkonsolosluk: Türk yetkilerle temastayız
Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu, başkonsolosluk binasına girdikten sonra kendisinden haber alınamadığı iddia edilen Washington Post yazarı Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın, binadan çıktıktan sonra kaybolduğunu ve gerçeklerin ortaya çıkarılması için Türk yetkililerle temasta olduklarını açıklamıştı.
Ankara Büyükelçisi Dışişleri Bakanlığına çağrılmıştı
Konu ile ilgili Suudi Arabistan'ın Ankara Büyükelçisi Velid bin Abdulkerim El-Hireyci de Dışişleri Bakanlığına çağrılmıştı. Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre El-Hireyci'den, kayıp Suud vatandaşı gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın durumuna ilişkin bilgi istenmişti.
Veliaht Prens: Başkonsolosluğun aranmasına izin vermeye hazırız
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, "Türkiye'nin İstanbul Başkonsolosluğumuzu aramasına izin vermeye hazırız." açıklaması yapmıştı.
Washington Post: Planlanmış bir suikaste kurban gitti
Kaşıkçı'nın yazarı olduğu Washington Post gazetesi de aynı iddiayı sütunlarına taşıdı. Gazete, Suudi gazetecinin planlanmış bir suikaste kurban gittiğini yazdı.
Öte yandan Suudi Arabistan'dan konuya ilgili bir açıklama yapılmadı.
"Korkunç ve akıl sır ermez bir fiildir"
Reuters'ın haberine dayanarak Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'ın İstanbul Konsolosluğunda öldürülmesi iddiasını değerlendiren Washington Post Gazetesi Direktörü Fred Hiatt, "Cemal'in öldürüldüğü haberleri doğru ise bu korkunç ve akıl sır ermez bir fiildir." ifadesini kullandı.
"Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz temel bir kopma ile sonuçlanmalı"
Öte yandan ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi Üyesi Connecticut Eyaleti Senatörü Demokrat Chris Murphy, sosyal medya hesabından yeni bir paylaşımda bulundu.
Murphy, "Suudların ABD'de yaşayan birini hileyle konsolosluklarına çekip orada öldürdüğü doğru ise Suudi Arabistan ile ilişkilerimiz temel bir kopma ile sonuçlanmalıdır." paylaşımında bulundu.
Kaynak: TRT Haber, AA