TBMM Adalet Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Yüksel, 9. Yargı Paketinin komisyon sürecine ve teklifte yer alan düzenlemelere ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Son 22 yılda "güven veren ve erişilebilir adalet" yaklaşımıyla Yargı Reformu Strateji Belgeleri ile İnsan Hakları Eylem Planlarının hazırlandığını belirten Yüksel, bu kapsamda çıkarılan kanunlarla önemli reformların hayata geçirildiğini söyledi.
Temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi, uygulamadan kaynaklanan sorunların çözümü, hak arama yollarının artırılması başta olmak üzere çok sayıda alanda düzenlemeler yapıldığını aktaran Yüksel, yargıdaki reform iradesinin devam edeceğini vurguladı.
Cüneyt Yüksel, AK Parti tarafından TBMM Başkanlığına sunulan ve geçici maddeyle 39 maddeden oluşan 9. Yargı Paketinin 20 kanunda değişiklik ve düzenleme öngördüğünü hatırlattı.
Alternatif çözüm yollarının alanlarının genişletileceğini, aileyle ilgili bazı düzenlemelerin yapılacağını anlatan Yüksel, Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda bazı düzenlemelere gidileceğini aktardı.
Cüneyt Yüksel, "9. Yargı Paketi, yargısal süreçlerin hızlandırılmasından suçla ve suçluyla etkin mücadeleye kadar geniş bir çerçevede önemli düzenlemeleri içermektedir." dedi.
Anayasa Mahkemesinin "kadının soyadına" ilişkin iptal kararı doğrultusunda Türk Medeni Kanunu'nda değişiklik yapılacağını bildiren Yüksel, şöyle devam etti:
"Evlenen kadının soyadına ilişkin düzenlemeye gidiyoruz. Aile, Türk toplumun temelidir ve en önemli değerlerindendir. Soybağının doğru bir şekilde tespit edilmesi ve kaydedilmesi için devletin gerekli tedbirleri alması gerekmektedir. Bu çerçevede de yapılacak yeni değişiklikle, koca, ana veya çocuk soybağının reddi davasını açarak babalık karinesini çürütebilecek. Ana doğumdan, çocuk ise ergin olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıl içinde dava açmak zorunda olacak. Ayrıca evlat edinmede ana ve baba adı olarak evlat edinen eşlerin adları yazılabilecek."
Sosyal medya üzerinden "hakaret" suçlarına ilişkin de yeni bir düzenlemenin teklifte yer aldığını dile getiren Yüksel, bu düzenlemeyle suçla daha etkin mücadelenin amaçlandığının altını çizdi.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yüksel, "Sosyal medya üzerinden hakareti, uzlaştırma kapsamından çıkararak önödeme kapsamına alıyoruz. Sesli, yazılı veya görüntülü iletiyle hakaret suçu uzlaştırma kapsamından çıkarılarak önödeme kapsamına dahil edilecek. Ayrıca Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan hakaret suçu bakımından şikayet süresi, her ne suretle olursa olsun fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren iki yılı geçemeyecek." diye konuştu.
Ceza alanında alternatif çözüm yolu olan uzlaştırmanın yargının iş yükünü azalttığını ve başarıyla uygulandığını dile getiren Yüksel, uzlaştırmacılarla ilgili de "hukuk mezunu olma" şartının getirileceğini bildirdi.
Yüksel, şunları ifade etti:
"Uzlaşma görüşmeleri sırasında tespit edilemeyen ya da uzlaşmadan sonra ortaya çıkan zararlara ilişkin tazminat davası açabilme imkanı tanınacak. Böylece, hak arama hürriyeti kapsamındaki mahkemeye erişim hakkı güvence altına alınacaktır. Hukuk uyuşmazlıklarındaki arabuluculukta yeni uygulamalara gidiyoruz. Bu kapsamda da anlaşma belgesinin taraflarından biri, icra edilebilirlik şerhi verilmesinden sonra tapu müdürlüğünden tescil talebinde bulunabilecek. Tapu müdürlüğünce taşınmaza ilişkin mevzuatta öngörülen gerekli inceleme ve değerlendirme yapıldıktan sonra resmi senet düzenlenmeksizin tescil talebi yerine getirilecek. Bunun yanı sıra zorunlu arabuluculuk eğitimini tamamlayan ve mesleğinde 20 yıl kıdeme sahip olanlar yazılı sınava girmeden arabulucu olabilecek."
İcra ve İflas Kanunu'ndaki değişiklikle elektronik ortamda açık artırma suretiyle satışla ilgili yeni uygulamaların hayata geçirileceğini kaydeden Yüksel, bu düzenlemeyle de sistemin etkin ve verimli şekilde işlemesinin sağlanacağını vurguladı.
Daha önce hukuk fakültesi mezunlarının sınavsız hakim ve savcı adaylığı sınavına girebildiğini, avukatlık stajına başlayabildiğini anımsatan Yüksel, bu uygulamanın 2019'da kaldırıldığını dile getirdi. Yüksel, hukuk fakültesi mezunlarına, hakim ve savcı yardımcılığı sınavına girebilmek, avukatlık stajına başlayabilmek için Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavından başarılı olma şartının getirildiğini anımsattı.
Teklifle, Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ile İdari Yargı Ön Sınavının soru sayısının 100'den 120'ye çıkarılacağını bildiren Yüksel, ayrıca bu sınavlarda soru sorulabilecek alanlar arasına "milletlerarası hukuk", "milletlerarası özel hukuk", "genel kamu hukuku" ve "sosyal güvenlik hukukunun" ekleneceğini belirtti.
Cüneyt Yüksel, "Bu düzenlemelerle, sınavların içerik itibarıyla daha kapsayıcı olması, ilgililerin hukuk alanındaki yetkinliğinin artırılması ve daha etkin şekilde ölçülmesi hedeflenmektedir." şeklinde konuştu.
Kanun teklifiyle yediemin otoparklarında bulunan ve sahipleri tarafından teslim alınmayan araçlarla ilgili de düzenlemeye gidileceğini söyleyen Yüksel, bu kapsamda Karayolları Trafik Kanunu'nda değişiklik yapılacağını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Yediemin otoparklarında bulunan ve sahipleri tarafından belirli bir süre içinde teslim alınmayan araçların ekonomiye kazandırılmasına, ekonomik değerlerini yitirmelerinin önlenmesine ve hak sahiplerinin daha fazla mağdur olmasının önüne geçilmesine yönelik düzenleme yapılacak. Bu araçların satışından elde edilen tutarın hak sahiplerine ödenmesi; hak sahiplerine ödenememesi halinde ise yine hak sahiplerine ödenmesi amacıyla muhafaza edilmesi sağlanacaktır."
Teklifle ilgili düzenlemelerin Adalet Komisyonunda değerlendirileceğini belirten Yüksel, bu konudaki ön hazırlıkları tamamladıklarını ifade etti.
Cüneyt Yüksel, "9. Yargı Paketini, 11 Temmuz Perşembe günü komisyonumuzda görüşmeye başlayacağız. Teklifte yer alan maddeleri, komisyonumuz üyesi tüm milletvekillerimizle birlikte ele alacağız, görüşleri ve değerlendirmeleri dinleyeceğiz. Komisyon sürecinin ardından teklif, Genel Kurula sevk edilecektir." diye konuştu.