Kurtulmuş, parlamenter diplomasi çalışmaları kapsamında Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne iki kez olmak üzere 19 farklı ülkeye resmi ziyaret gerçekleştirdi.
Uluslararası meselelerin çok boyutlu olarak ele alındığı ve çözüm önerilerinin ortaya konulduğu 3 uluslararası toplantıya katılan Kurtulmuş, diğer parlamentolar veya uluslararası parlamenter asambleler tarafından düzenlenen toplam 9 genel kurul toplantısı, konferans ve sempozyuma iştirak etti.
Kurtulmuş, göreve geldiği günden bu yana dış ilişkiler faaliyetleri çerçevesinde; 12 cumhurbaşkanı/devlet başkanı, 3 devlet başkanı yardımcısı, 59 meclis/senato başkanı, 5 meclis/senato başkan yardımcısı, 6 başbakan, 1 başbakan yardımcısı, 9 bakan, 6 uluslararası örgüt ve parlamenter asamble başkanı, 4 parlamentolar arası dostluk grubu başkanı ve komisyon başkanı, 41 büyükelçi ve 15 farklı heyetle görüşme gerçekleştirdi.
İsrail'in başta Gazze olmak üzere Filistin'e yönelik bir yıldır gerçekleştirdiği soykırımın durdurulması, insanlık cephesinin güçlendirilmesi ve uluslararası camianın siyonist rejime karşı harekete geçirilmesi için her platformda girişimde bulunan Kurtulmuş, bu çerçevede 7 Ekim 2023'ten bu yana aralarında devlet ve hükümet başkanları ile meclis başkanlarının da bulunduğu yaklaşık 200 isimle görüşme yaptı.
Numan Kurtulmuş, insanlık dışı katliamlara karşı devlet ve millet olarak Gazze halkının, mazlum ve masum Filistin milletinin yanında ortak bir duruş sergileyen dünyadaki ender ülkelerden biri olan Türkiye'nin bütün kurum ve kuruluşlarının yürüttüğü çalışmalara "parlamenter diplomasi" aracılığıyla güçlü destek sağlayarak, resmi yurt dışı ziyaretlerinde muhataplarıyla yaptığı her görüşmede Gazze'yi gündeme getirdi, İsrail'in bölgedeki saldırgan tavrına dikkati çekti.
Meclis Başkanı Kurtulmuş, 2-4 Kasım'da ziyaret ettiği Bosna Hersek'teki Uluslararası Saraybosna Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada, modern çağların en büyük katliam ve soykırımlarının yaşandığı Auschwitz, Srebrenitsa ve Gazze üzerinden yakın tarihe ışık tutarak, "Nasıl Auschwitz ve Srebrenitsa için oradaki kasaplar uluslararası mahkemelere çıkmış ve bunun bedelini ödemişlerse; bugün Gazze'deki katliamın sorumluları da mutlaka Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne çıkacak, bu yaptıklarının bedelini ödeyeceklerdir. Bu katliama sesini çıkarmayanlar da göz yumanlar da hesap vereceklerdir" mesajını dile getirmişti.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, söz konusu yurt dışı ziyaretlerinde Gazze'de acil ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması için yoğun barış diplomasisi yürüttü, İslam coğrafyalarındaki ülke ve milletlerin birlik içerisinde hareket etmesini sağlamak amacıyla da çok yönlü görüşmeler gerçekleştirdi.
Kurtulmuş, katıldığı zirveler ve ziyaret ettiği ülkelerde yaptığı görüşmelerin yanı sıra Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan devlet ve hükümet başkanları, meclis başkanları, bakanlar, uluslararası kuruluşların başkanları ve çok sayıda heyet başkanıyla bir araya geldi.
Gazze'deki katliam boyutlarını aşan soykırımın bir an evvel durdurulması için yoğun telefon diplomasisi de yürüten Kurtulmuş, görüşmelerinde, mutlaka iki devletli çözüm vizyonunun hayata geçirilmesi, 1967 sınırlarında başkenti Kudüs olan, bağımsız bir Filistin devletinin kurulması gerekliliğini vurguladı.
Numan Kurtulmuş, ayrıca yasa dışı yerleşimciler ve buna bağlı olarak İsrail'in işgal ve ilhak teşebbüslerinin sona erdirilmesi ile başta Mescid-i Aksa olmak üzere Müslümanların, Hristiyanların ve Yahudilerin kutsal mekanlarının masuniyetinin korunmasının, barışın önünü açacak önemli gelişmelerden olacağını bildirdi.
Görüşmelerinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dile getirdiği "Dünya beşten büyüktür" mesajına sıkça işaret eden Kurtulmuş, yeni, adil, etkin, barışı esas alan, çifte standarttan uzak bir uluslararası sistemin kurulabilmesi konusunda muhataplarına iş birliği çağrısında bulundu.
TBMM Genel Kurulu da İsrail'in saldırılarına karşı birçok inisiyatif alarak Netanyahu hükümetinin işlediği insanlık suçlarına tepkisini dile getirdi.
Genel Kurul'da ortak bildiriler ve tezkere kararlarına imza atıldı.
Bunlardan ikisinde siyasi parti gruplarının ortak imzalarıyla Filistin'de yaşanan katliamlar, savaş suçları ve insanlık dışı uygulamalar nefretle lanetlenirken, TBMM Başkanı Kurtulmuş'un imzasını taşıyan iki "Başkanlık Tezkeresi" ile de Gazze halkının yanında olunduğu bütün dünyaya oy birliğiyle ilan edildi.
TBMM, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin İsrail aleyhine Uluslararası Adalet Divanı'nda açtığı "soykırım" davasını da yakından takip ediyor.
TBMM hukuk heyeti, Türkiye'nin davaya müdahillik başvuru sürecinde önemli katkıda bulundu.
TBMM Başkanlığına bağlı ve kamu tüzel kişiliğini haiz Kamu Denetçiliği Kurumu tarafından hazırlanan "Gazze: İnsanlığın Felaketi" başlıklı raporla da İsrail'in sebep olduğu ağır insani suçlar, belgeler ve tanıklıklar eşliğinde kayıt altına alındı, uluslararası hukuk düzlemi adına aydınlatıcı delillere dönüştürüldü.
Öte yandan İsrail'in saldırıları altındaki Filistin'de yaşananların tüm dünyaya duyurulması için Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, TBMM Genel Kurulu'na davet edildi.
Abbas'ın, 15 Ağustos'ta olağanüstü toplanan Genel Kurul'da yaptığı konuşma, uluslararası kamuoyu tarafından da dikkatle takip edildi.
TBMM'nin titizlikle takip ettiği gelişmeler ile insanlık, adalet ve barış cephesinde olunduğu ilan edildi.