TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Yunanistan'ın kendi imkanlarına gücüne bakmaksızın Doğu Akdeniz'de ortalığı karıştırmaya, ısıtmaya çalışan bir devlet olduğunu söyledi.
Şentop, Süleymanpaşa Belediyesi tarafından yaptırılan Rumeli İskelesi ve Selanik Meydanı açılış törenine katıldı.
Şentop, törende yaptığı konuşmada, ağustos ayının Türkiye'nin zaferler kazandığı ay olduğunu söyledi.
Türkiye'nin tarih boyunca büyük zaferler kazandığını belirten Şentop, "Büyük zaferlerin ilkini Malazgirt'te kazandık. Sultan Alparslan ve kahraman ordusu tarafından kazanılan zaferle birlikte bütün milletlere biz tarih yazan bir milletiz dedik. Böyle bir zafer çok az millete nasip olur. İki gün önce Cumhurbaşkanımızla Ahlat ve Malazgirt'teki programlarda ecdadımızın yaptıklarını bir kez daha hatırladık. Bıraktıkları izler ve eserlerle gurur duyduk" diye konuştu.
Pazar günü de 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın hep birlikte kutanacağını dile getiren Şentop, "Bin yıllık vatanımızı bize mezar yapmak isteyenlere karşı Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde kazandığımız büyük zaferin 98. yılını idrak edeceğiz. Bu mukaddes toprakların ebediyete kadar vatanımız olması için tereddüt etmeden canlarını veren şehitlerimize, gazilerimize rahmet, şükran ve minnetlerimizi arz edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Tarihi başarılarımızı birbiriyle yarıştırmak doğru değildir"
Siyasi görüşleri bir tarafa bırakıp ortak günlerde bir ve beraber olmanın sevincinin yaşanması gerektiğini ifade eden Şentop, şunları kaydetti:
"Malazgirt de bizimdir, Mohaç da bizimdir, 30 Ağustos da bizimdir, hepimizindir. Tarihimizin büyük olayları, başarıları, bayramlarımız hepimiz için ortak günlerdir. Siyasi görüş farklılıklarımıza göre güzel günlerimizi tarihi başarılarımızı birbiriyle yarıştırmak doğru değildir. Salgın şartlarında kutlamalarımız belli kısıtlamalar içerisinde yapıyoruz. 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları önceki yıllar yapıldığı gibi aynen gerçekleştirilecek. Bir yasaklama asla yoktur olamaz. Sadece salgın sebebiyle sayıca az katılımın olması, kalabalıkların bir arada olduğu resepsiyon gibi bir kaç programın yapılmaması söz konusudur. Biz bin yıllı aşkın tarihimizin, büyük sevinç günleri, bayramlarımız, tarihimizin büyük kahramanları arasında asla ayrım yapmadık, yapmayız, yaptırmayız. Türkiye hepimizin, tarihimiz hepimizin, kahramanlarımız hepimizin, bayramlarımız hepimizindir."
"Yunanistan'ı görüyoruz ki gezegendeki bütün devletleri yardıma çağırdı"
Şentop, Doğu Akdeniz'de enerji kaynaklarının bulunduğuna dair bazı araştırma sonuçları ortaya çıkınca Akdeniz'de alakalı alakasız buraya uzaktan yakından birçok devletin gelmeye başladığını aktardı.
Güney Rum yönetimi ve Yunanistan'ın tahrikleri ile gelişen bir tablonun olduğunu söyleyen Şentop, "Biz Türkiye cumhuriyeti olarak gerek kara topraklarımız, gerek suda bize ait olan uluslararası hukuka göre bütün haklarını ve yetkileri sonuna kadar muhafızı ve takipçisi olacağız. Sadece Türkiye Cumhuriyetinin değil Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sahip olduğu bütün hakları menfaatlerin çıkarların sonuna kadar muhafızı koruyucusu ve takipçisi olacağız, bundan kimsenin şüphesi olmasın." dedi.
Türkiye'nin başka bir devletin yetki alanlarında iddia sahibi olmadığı, herkesin kendi hakkına sahip olması gerektiğini belirten Şentop, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin haklarına menfaatlerine göz dikenler olursa biz onlara da gereken karşılığı vermeye, sonuna kadar vermeye muktediriz. Bunu her zaman ortaya koyduk, gösterdik. Yunanistan kendi imkanlarına gücüne bakmaksızın Doğu Akdeniz'de ortalığı karıştırmaya, ısıtmaya çalışan bir devlet. Görüyoruz ki gezegendeki bütün devletleri yardıma çağırdı. Korktuğunu belli etmeyen tavırlı açıklamalar yapmaya çalışıyor. Bizim Yunanistan'a ait olan bir hak varsa onda gözümüz yok ama bu milletin hakları Türkiye Cumhuriyeti'nin hukukunu da ne pahasına olursa olsun hangi bedel olursa olsun onu sonuna kadar müdafaa edeceğiz o güce de sahibiz."
"Bizim aradığımız karakterli bir duruştur"
Şentop, Türkiye'nin eski Türkiye olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Gerek ekonomik bakımdan gerek askeri güç bakımından milletimizin menfaatlerini koruyabilecek her türlü imkanı güce yetkilere sahiptir. Tabii diğer devletlerin tavırları şaşırtıcı özellikle Fransa'nın. Fransa burada ne arıyor, burası Doğu Akdeniz, Doğu Akdeniz'de askeri varlığını arttırmasından bahseden Fransa ne münasebetle uluslararası hangi kurallarına dayanarak burada bulunduğunu izah etmekte acziyet içerisinde. Bizim aradığımız karakterli bir duruştur. Uluslararası hukuka saygıdır, her devletin kendi hakkını koruması başka devletin de hakkına hukukuna saygı göstermesidir. Türkiye bunun sağlanmasını talep ediyor ortaya koyuyor bunun sağlanması için de gereken neyse onu yapacaktır."