Son yıllarda terör örgütü PKK’ya yönelik son derece caydırıcı operasyonlar düzenleyen ve bu süreci Suriye-Irak hattında sınır ötesi adımlarla da perçinleyen Türkiye, terörle mücadelesinde tarihi bir dönem yaşıyor.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun geçtiğimiz günlerde örgütün yurt içindeki terörist sayısının 340’ın altına düştüğüne dair açıklaması, gelecek dönemdeki muhtemel senaryoları da bir kez daha gündeme taşıdı.
7 binlerden bu seviyeye geldi
İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Emekli Tuğgeneral Fahri Erenel, söz konusu sayıların kararlılıkla atılan adımların ardından geldiğini belirterek, terör örgütünün bir dönemde sadece yurt içinde 6 binin üzerinde mensubu olduğunu hatırlattı.
Türk Silahlı Kuvvetleri, MİT, Jandarma ve Emniyet birimlerinin ortak hareket etmesi ile 2016’dan bu yana artarak gelen bir terörle mücadele başarısı olduğunun altını çizen Erenel’e göre bu süreç PKK’nın eylemlerinde başarı düzeyini de en alt seviyeye indirdi.
Lojistik ve örgütsel destek tükendi
Fahri Erenel’in üzerinde durduğu en önemli süreçlerden biri, yurt içindeki terörle mücadelenin sınır ötesindeki operasyonlarla taçlandırılması… “Biz harekat tarzımızı değiştirince neye uğradıklarını şaşırdılar” diyen Erenel’e göre özellikle Suriye ve Irak sınırındaki hamleler ile PKK terör örgütü nefes alamayacak hale geldi.
“Hem lojistik desteği hem de örgütsel desteği ve hatta toplumsal desteği neredeyse eş zamanlı kaybettiler” diyen Erenel, şöyle devam etti:
“Rakamlar giderek düşüyor… Sadece 1 kişi ile de terör eylemi olur ama eğer siz kendi unsurunuzu lojistik açıdan besleyemez duruma gelirseniz sonunuz çok çabuk gelir. PKK’nın durumu budur. Önce lojistik hatları kaybettiler, sonra örgüt içindeki destekten oldular ve benzer şekilde toplumda karşılık bulamaz hale geldiler. Tüm bunlar neredeyse 7 bine yaklaşan terörist sayısının 340’ın altına düşmesinin ve örgütün kıpırdayamayacak hale gelmesinin temel direklerini oluşturdu.”
Liderleri bulmak eskiden imkansıza yakındı
Terör örgütü mensuplarının mevcut durumda lojistik olmadan, parasız ve bölge halkından desteksiz şekilde ilerlemeye çalıştığını ancak tutunamadığını anlatan Erenel’in üzerinde durduğu bir diğer husus ise işin maddi boyutu.
Geçmişte örgüte para akışının ciddi boyutta olduğunu anımsatan Erenel, “Kimi zaman baskın yaptığımız mağaralardan çıkanlar bizi bile şaşırtıyordu. Bölgedeki evlerde asla göremeyeceğiniz yiyecek ve içecekler kış üslenmesi için örgüte ulaştırılıyordu. Şimdi bunların hiçbiri kalmadı” dedi.
Emekli Tuğgeneral Fahri Erenel, son dönemlerde sıklıkla duyduğumuz üst düzey örgüt yöneticilerinin nokta operasyonlarla etkisiz hale getirilmesine de değindi:
“Bundan 10 yıl öncesine kadar terör örgütü yönetim kadrosunu bulup, etkisiz hale getirmeniz neredeyse imkansızdı. Çünkü elebaşlarını öldürdüğünüzde o bölgede ciddi bir darbe yiyorlardı. Son yıllarda sıklıkla farklı kategorilerden yöneticilerin gerek yurt içinde gerek sınır ötesinde etkisiz hale getirildiğini görüyoruz. İstihbarat ve vurucu gücün koordineli çalışmasının bu denli büyük sonuçları var.
Aralıksız operasyonlar şoka uğrattı
Öte yandan Diyarbakır anneleri başta olmak üzere sosyal açıdan atılan adımlara da vurgu yapmakta fayda var… Anneler çocuklarının boşa öldüğünü gördü. Şimdi katılım, tarihin en alt seviyesinde. Bölgede devlet ve halk daha da bütünleşti. Hepsi bir zincirin halkaları.
Diğer tarafta bakıyorsunuz neredeyse her ay yeni bir operasyon oluyor. Yaz, kış, bahar, yağmur, çamur demeden güvenlik güçleri büyük bir çabayla sürekli arazide var oluyorlar. Örgüt halen bunun şokunu atamadı çünkü ne zaman, nerede operasyon yiyeceklerini tahmin edemiyorlar.
Elimizdeki verileri ve sahadaki mevcut durumu değerlendirdiğimizde ben önümüzdeki yıl yurt içindeki terörist sayısının iki haneli sayıları görebileceği inancını taşıyorum.”
Kandili boşaltmak zorunda kalacaklar
Yaşananların uluslararası boyutuna da işaret eden Erenel, Türkiye-Hakurk-Kandil arasındaki bölgede devam eden operasyonlara ve ABD’nin bölgedeki varlığına da dikkati çekti.
“Örgüt yaralılarını bile tahliye edemeyecek noktaya geldi. Eskiden Kandil’e taşıyorlardı. Görünen o ki yakında orayı da tamamen boşaltmak zorunda kalacaklar" diyen Erenel, “ABD’nin etkisiyle ağırlığı Suriye içlerine vermek istiyorlar. Bölgedeki aşiretler ve Barzani buna karşı çıkıyor. Kandil’i boşalttıktan sonra ya kıyafet değişip Demokratik Suriye Güçleri (DGS) saflarına katılacaklar ya da başka bir bölgeye geçiş yapmak isteyecekler. PKK’nın yakın zamanda isim değişikliğine gitmesi dahi çok muhtemel” yorumunu yaptı.