Başbakan Binali Yıldırım, Kilis Devlet Hastanesinde, Fırat Kalkanı Harekatı kapsamında Suriye'nin kuzeyindeki El Bab'a yönelik operasyonda yaralanan askerleri ziyaret etti. Askerlere ve yakınlarına çiçek veren, geçmiş olsun dileklerini ileten Yıldırım, yaralıların sağlık durumlarına ilişkin yetkililerden bilgi aldı.
Başbakan Yıldırım, hastane çıkışında gazetecilere yaptığı açıklamada, yaralıların morallerinin gayet iyi olduğunu söyledi.
Askerlerin ufak tefek sıkıntıları olduğunu belirten Yıldırım, "Bazılarının patlamanın şiddetiyle ilgili durumları var. Uyku düzensizliği olanlar vardı. Hepsi şu an heyecanla 'Bir an önce çıkalım da tekrar arkadaşlarımızın yanına gidip, onlara yardım edelim' diye sabırsızlanıyorlar." ifadelerini kullandı.
"Sivillere zarar gelmesin diye askerlerimiz ÖSOrdusu ile dikkatli davranıyorlar"
Yıldırım, bir gazetecinin "El Bab operasyonunda son durum nedir?" sorusu üzerine, şehrin kuzeyden, doğudan ve batıdan kuşatıldığını hatta güneye inildiğini kaydetti.
Harekatın planlandığı şekilde devam ettiğini anlatan Yıldırım, "Buradaki sorunumuz veya hassasiyetimiz şudur: Siviller zarar görmesin. Bu alçak terör örgütü DEAŞ sıkıştığı zaman sivilleri kalkan olarak kullanıyor. Zannediyorum, şehrin içinde 6 bin kadar sivil var. Bu sivillere zarar gelmesin diye askerlerimiz Özgür Suriye Ordusu ile dikkatli davranıyorlar. O yüzden de biraz zaman alıyor. Herhangi bir sorun yok. Gerek havadan yumuşatma harekatı, gerek Rusya ve koalisyon güçleriyle koordinasyon içerisinde operasyon sürüyor." diye konuştu.
"Sadece DEAŞ değil, bölgede YPG ve PYD de terör örgütüdür"
Yıldırım, "Son dönemde Rusya da işin içine girdi, özellikle El Bab'da ABD'nin desteğini çekmesinin ardından. Konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna karşılık, terörün ortak sorun olduğunu, DEAŞ ile ilgili hiçbir ülkenin farklı bir düşüncesinin söz konusu olamayacağını dile getirdi.
DEAŞ'ın eli kanlı bir terör örgütü olduğunu anımsatan Yıldırım, şunları kaydetti:
"DEAŞ'a karşı koalisyon güçleri de Rusya da Türkiye de gerekli mücadeleyi veriyor. Sadece DEAŞ değil, bölgede YPG ve PYD de terör örgütüdür. Bunlar PKK ile iç içe girmiş bir terör örgütüdür. Bugün Suriye'de, maalesef Amerika'nın birlikte iş yaptığı YPG ve PYD ile DEAŞ'ı yok etme adına bir çalışma yürütülüyor. Bu, çok yanlış bir şey. Bu konuda stratejik ortak ve NATO'da birlikte olduğumuz ABD'nin maalesef bu tutumunu tasvip etmiyoruz çünkü bizim yurt içindeki terörle mücadelemizde, teröristlerin kullandıkları silahların YPG, PYD'den gelen ve Amerikan menşeili olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla yeni yönetimin bu gerçeği göz önüne alarak bundan sonra terörle mücadelede bir başka terör örgütüyle değil, yıllardır dost ve müttefik olan Türkiye ile bu meseleyi ele alması gerekir diye düşünüyoruz ve bunu bekliyoruz."
"Teröristlerin lojistik desteğinin Suriye üzerinden geldiğini biliyoruz"
Başbakan Binali Yıldırım, terör örgütü PYD ile mücadelenin ne durumda olduğuna ilişkin soru üzerine şunları belirtti:
"Ülkemizin güney sınırlarında vaki olacak her türlü terör hadisesine karşı Türkiye Cumhuriyeti olarak gereken tedbirleri alırız, müdahaleyi yaparız. Bugün Güneydoğu ve Doğu'da yaptığımız terörle mücadelede teröristlerin lojistik desteğinin Suriye üzerinden geldiğini biliyoruz. Dolayısıyla orası da bizim hedefimizdir. Bunu herkesin bilmesi lazım. Bugün değilse zamanı geldiğinde oradaki terör yuvalarını dağıtmak için nasıl Fırat Kalkanı'nda o operasyonu sürdürüyorsak, tehdit nereden gelirse gelsin, meşru müdafaa hakkımızı kullanarak bu tehdidi bertaraf etmek, ülkemizin, milletimizin can ve mal güvenliğini korumak en büyük önceliğimizdir. Sadece Türkiye'nin değil, Suriye'deki masum sivil insanların da terör karşısında korunması yine sadece bizim değil, koalisyon güçleri, Rusya'nın ve terörle mücadele yapan herkesin görevidir. Bu görev yerine getiriliyor."
Yeni yılın ülkeye ve Türk milletine hayırlar getirmesini temenni eden Yıldırım, kırsalda, Fırat Kalkanı Harekatı'nda "gece gündüz" demeden vatan ve millet için mücadele eden bütün güvenlik güçlerine Allah'tan yardım diledi.