Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan, öğrencilere yönelik eğitim ve yurt faaliyeti sürdüren vakıflara, Hazineye veya kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlar üzerinde 49 yıl süreyle "bedelsiz irtifak hakkı" sağlanacak.
Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanun ve KHK'larda değişiklik yapan tasarıya göre, kara, deniz ve hava ulaşım araçları hakkında verilen "el konularak mülkiyetin kamuya geçirilmesi" kararlarının uygulanmasında, el koyma işlemi bu araçların kayıtlı bulunduğu sicile şerh verilmek suretiyle de olabilecek.
Bu araçlarla ilgili olarak, düzenlemenin yürürlüğe girdiği ayı takip eden 6'ncı ayın sonuna kadar ilgili gümrük idaresine başvurulması ve taşıtın ilk iktisabında ödenen ÖTV'nin yüzde 25'ine tekabül eden tutarın, hesaplanacak gecikme zammıyla birlikte 1 ay içinde ödenmesi halinde, "el konularak mülkiyetin kamuya geçirilmesi" kararı kaldırılacak. El konulan araç, sahibine iade edilecek.
Serbest dolaşıma giriş rejimine tabi tutularak ilk iktisabı gerçekleşmiş kara, deniz ve hava ulaşım araçları ile ilgili olarak, "el konularak mülkiyetin kamuya geçirilmesi" kararı verilmesi gereken fiilin gümrük idaresince tespit edilmesinden önce ve belirtilen süre içinde kendiliğinden bildirilmesi durumunda, bu oran yüzde 15 olarak uygulanacak.
Tasfiyesi tamamlanmış ulaşım araçları için bu düzenleme kapsamında başvurular kabul edilmeyecek.
İrtifak hakkı
Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan, öğrencilere yönelik eğitim ve yurt faaliyeti bulunan vakıflardan Gençlik ve Spor, Maliye ve Milli Eğitim bakanlıklarınca belirlenen şartları sağlayanlar lehine, kuruluş amaçlarına uygun olarak kullanılmak üzere mülkiyeti Hazineye veya kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlar üzerinde 49 yıl süre ile "bedelsiz irtifak hakkı" tesis edilebilecek.
Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerler üzerinde ise bunlar adına bedelsiz kullanma izni verilebilecek. Bunlardan ayrıca hasılat payı alınmayacak. Bu şekilde irtifak hakkı tesis edilen veya kullanım izni verilen taşınmazlardan elde edilen gelirin tamamı, münhasıran öğrencilere yönelik eğitim kurumlarının veya yurtların yapım, bakım, onarım, işletim ve benzeri giderlerinin karşılanmasında kullanılacak.
İrtifak hakkı tesis edilen taşınmazların tapu kütüğüne, taşınmazların veriliş amacı dışında kullanılmayacağına ilişkin şerh konulacak.
Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler ile mülkiyeti Hazineye veya kamu kurum ve kuruluşlarına ait taşınmazlar üzerinde öngörülen şartları taşıyanlar lehine bedelli olarak tesis edilen irtifak hakları veya kullanma izinleri, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 1 yıl içinde talep edilmesi halinde, hasılat payı alınmaksızın 49 yıl süreli "bedelsiz irtifak hakkı"na veya kullanma iznine dönüştürecek. Bu madde kapsamında kalan taşınmazların kullanımlarıyla ilgili olarak tebliğ edilen veya tahakkuk ettirilen kullanma izni ve irtifak hakkı bedelleri tahsil edilmez, tahsil edilenler iade edilmeyecek.
Emekli ikramiyesi
Tasarıyla, emekli ikramiyesine esas hizmet süresinin hesabındaki 30 yıllık üst sınırın Anayasa Mahkemesince iptali üzerine ortaya çıkan sorunun giderilmesi amacıyla düzenleme yapılıyor.
Anayasa Mahkemesi iptal kararından önce aylık bağlananlar ile emekli ikramiyesini almadan vefat edenlerin dul ve yetimlerine 30 yıllık hizmet yılından fazla süreler için emekli ikramiye ödemesi yapılmaması nedeniyle ortaya çıkan yargısal ihtilafların çözüme kavuşturulması amaçlanıyor.
Buna göre, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce 30 yıldan fazla emekli ikramiyesine müstehak hizmet süreleri bulunmasına rağmen, 30 tam hizmet yılı üzerinden emekli ikramiyesi ödenenlere, 30 yılı aşan her tam hizmet yılı için, görevlerinden ayrıldıkları tarihteki emekli keseneğine esas aylık unsurları üzerinden aylıklarının başlangıç tarihindeki katsayılar ve emekli ikramiyesi ödenmesine esas hükümler dikkat alınarak tahakkuk ettirilecek emekli ikramiyesinin, kendilerinin veya hak sahiplerinin yasanın yürürlüğe girdiği tarihi takip eden bir yıl içerisinde başvuruda bulunmaları şartıyla, 7 bin 500 Türk Lirasına kadar olan kısmı başvuru tarihinden itibaren üç ay içerisinde, varsa kalan kısmı ise ilk ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak kanuni faiziyle birlikte takip eden yılın aynı ayı içerisinde ödenecek.
Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce başvuru yapıp dava açmamış olanların başvuruları, yasanın yürürlüğe girdiği tarihte yapılmış sayılacak.
Görülmekte olan davalarda ayrıca bir başvuru şartı aranmaksızın, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içerisinde dava öncesi yapılan idari başvuru tarihinden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte hesaplanacak tutar yeni hesaplamaya göre ödenecek. Mahkemelerce, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış davalarda, davanın konusuz kalması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilecek.
Yargılama giderleri idare üzerinde bırakılacak ve vekalet ücretinin dörtte birine hükmedilecek. Ayrıca, ilk derece mahkemelerince verilen kararlar hakkında Sosyal Güvenlik Kurumunca kanun yollarına başvurulmayacak ve düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yapılan itiraz veya temyiz başvurularından vazgeçilmiş sayılacak.
KDV'de değişiklik
Tasarı, Katma Değer Vergisi Kanunu'nda da değişiklik öngörüyor. Buna göre, araçlar, kıymetli maden ve petrol aramaları ile ulusal güvenlik harcamalarında, Yatırım Teşvik Belgesi kapsamında yapılan yazılım ve gayri maddi hak satış ve kiralamaları katma değer vergisinden istisna tutulacak.
Belediyeler ve il özel idarelerinin taşınmaz teslimleri, katma değer vergisine tabi tutulmayacak.
Katma Değer Vergisi Kanunu'na eklenen geçici maddelerle belediyeler ve il özel idareleri tarafından yapılan taşınmaz teslimlerinde katma değer vergisi aranmayacak. Bu nedenle geçmişe dönük herhangi bir tarhiyat yapılmayacak, daha önce yapılmış olan tarhiyatlardan varsa açılmış davalar feragatla vazgeçilecek, tahakkuk eden tutarlar terkin edilecek, tahsil edilen tutarlar red ve iade edilmeyecek.
Taşınmaz satışlarına ilişkin olarak belediyeler ve il özel idarelerince beyan edilen ancak Hazineye ödenmeyen katma değer vergisi, bu idarelerden taşınmaz satın alanlara iade edilmeyecek. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslarda Maliye Bakanlığı yetkili olacak.
Tutarı ne olursa olsun, mükelleflerin yatırım teşvik belgesi kapsamında imalat sanayiinde ve sadece 2017 yılındaki yatırım harcamaları kapsamında gerçekleştirilecek inşaat işleri nedeniyle yüklenilecek ve indirim yoluyla telafi edilemeyecek katma değer vergisi iade edilecek.
Tasarıya göre, 50 milyon Türk Lirası ve üzerindeki sabit yatırım tutarı olanlara, yılın altı aylık dilimlerinde yüklenilen katma değer vergisi, altı ayı takip eden bir yıl içinde, daha düşük sabit yatırım tutarı olanların yıl içinde yüklenilen ancak indirilemeyen katma değer vergisi ise ertesi yıl iade edilecek. Bu kapsamda yapılacak işlemlerle ilgili usul ve esaslar Maliye Bakanlığınca belirlenecek.
KOBİ'lere krediye erişim artırılacak
Kanun tasarısına göre, KOBİ'lerin krediye erişim imkanı artırılıyor.
Finansman imkanlarını geliştirmek ve kredi sisteminin etkin işlemesine katkı sağlamak amacıyla firmalara kredi garantisi veren kredi garanti kurumlarına 25 milyar TL'ye kadar nakit kaynak aktarmaya veya özel tertip devlet iç borçlanma senedi ihraç etmeye Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakan; nakit aktarımı veya ihraç edilecek özel tertip devlet iç borçlanma senetleri için Müsteşarlık bütçesinin mevcut ya da yeni açılacak tertiplerine 25 milyar TL'ye kadar ödenek eklemeye Maliye Bakanı yetkili olacak. Bu limitler mevcut düzenlemede 2 milyar TL olarak uygulanıyordu.
Düzenlemenin gerekçesinde, "Bakanlar Kurulu Kararı ile kefaletlerin daha verimli bir şekilde yararlanıcılara sağlanması için çağdaş ve maliyet açısından etkin bir uygulama olan portföy garanti sistemi uygulamaya konulmuş, kefaletten yararlanma şartları hafifletilmiş ve ihracatçıların da bu imkanlardan daha fazla istifade etmesi sağlanarak, yararlanıcı çevresi genişletilmiştir. Yapılan değişikliklerle birlikte kefalet hacminin 250 milyar TL'ye ulaşması beklenmektedir. Bu değişikliklere bağlı olarak önümüzdeki dönemde işletmelerimize daha fazla Hazine destekli kefalet olanağı sağlanması gereği doğacaktır." deniliyor.
TOKİ'nin, Yüksek Planlama Kurulu kararı kapsamında ihraç ettiği borçlanma senetlerinden kaynaklı Tasfiye Halinde Türkiye Emlak Bankası AŞ'ye olan borçları, tasarının yürürlüğe girdiği tarih esas alınarak belirlenen tutar üzerinden Hazine Müsteşarlığa nakledilecek.
İşverenlerin rekabet gücünün artırılması ve kayıtlı istihdamın teşviki ile asgari ücretle çalışanların yoğunlukta olduğu küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesi için 2016 yılında uygulaması başlatılan asgari ücret desteği 2017 yılında da devam ettirilecek.
2016 yılı Aralık, 2017 yılı Ocak ve Şubat aylarına ait sigorta prim tutarlarını, sırasıyla 2017 yılı Ekim, Kasım ve Aralık aylarında ödemeleri halinde bu aylara ilişkin primler süresinde ödenmiş sayılacak.
Karşılıksız çıkan çek, protesto edilmiş senet, kredi kartı ve diğer kredi borçlarını zamanında ödeyemedikleri için Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezine bildirilen kişiler ve kredi müşterileri, söz konusu borçlarını düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde tamamını ödemeleri veya yeniden yapılandırmaları halinde, geçmiş ödeme performanslarına ilişkin olumsuz kayıtlar dikkate alınmayabilecek. Bu kişiler ile yapılan finansal işlemlerden dolayı kredi kuruluşları ve finansal kuruluşların da hukuki ve cezai olarak sorumlulukları olmayacak. AA