Din Şurası, 15 Temmuz'daki kanlı darbe girişiminin, dini istismar eden FETÖ tarafından gerçekleştirilmesi sebebiyle "15 Temmuz Darbe Girişimi ve Din İstismarına Karşı Birlik, Dayanışma ve Gelecek Perspektifi" gündemiyle tarihinde ilk kez olağanüstü toplandı.
TBMM Başkanı İsmail Kahraman, şuranın açılışında yaptığı konuşmada, devletin ve milletin başına çuval geçirmek isteyen Fetullahçı Terör Örgütüne (FETÖ) mensup asker kıyafeti giymiş vatan hainlerinin yapmak istedikleri darbe girişiminin ardından olağanüstü günler geçirildiğini söyledi.
"Allahın lütfu keremiyle büyük bir uçurumun kenarından döndük." diyen Kahraman, karanlık, dipsiz bir kuyuya düşmeye ramak kalmışken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın üstün cesareti, imanı ile milletin inancı ve gayretiyle Türkiye'nin büyük bir felaketten kurtulduğunu vurguladı.
"Büyük bir felaketin eşiğinden döndük" ifadesini kullanan Kahraman, bu felakette milletin ortaya koyduğu güzel bir tablo olduğuna işaret etti. Kahraman, "Bundan böyle Türkiye darbeler ülkesi olmaktan çıkmıştır. Biiznillah bir daha darbeye teşebbüs etme fikri olamayacaktır. Zira millet karşı koymuştur, boyun eğmemiştir ve özümsemiş olduğu bir sistemin yıkılmasını istememektedir." diye konuştu.
"Şimdi kendine Müslüman diyen, o mercimek aklını ve emeğini emperyalizmin hizmetine sunmuş bir meczubun, bir hainin dolaştığı sosyal, siyasal, ekonomik, psikolojik ve askeri yaralarımızı kısa zamanda sarmamız gerekiyor." değerlendirmesini yapan Kahraman, bunun uzun zaman almayacağına da inandığını dile getirdi.
Kahraman, darbe girişimine karşı başarıda herkesin hissesi olduğunu belirterek, kendilerinin TBMM'de, din görevlilerinin camilerde, polisin sokakta, vatandaşların ise her yerde direnerek bütün dünyaya bir demokrasi dersi verildiğini vurguladı.
"Mayası son derece sağlam bir milletimiz var"
Ezan ve selalarla bütün milletin uyandırıldığını, canlandırıldığını anlatan Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mayası son derece sağlam bir milletimiz var. Hepimizin büyük sorumluluğu var, sahip çıkmamız gereken bir dinimiz, dinimizi en doğru şekilde anlatmak zorunda olduğumuz bir milletimiz ve bir dünya var. Bizler ne aldatan ne aldanan olmadan dinimizi en iyi şekilde anlatmak zorundayız. Yaşadığımız olayların tekerrür etmemesi ve gelecek nesillerin güven içinde yaşamaları için herkese büyük sorumluluk düşmektedir. Hiçbir boşluk bırakmadan, bizler sorumluluğumuzu yerine getirmek zorundayız. Aksi takdirde bıraktığımız boşlukları birtakım şarlatanlar yine dolduracak ve başka kainat imamları kendilerine diyenler, istismarlarına devam edeceklerdir."
Maruz kalınan darbe girişiminin gözlerdeki perdeyi de kaldırdığını anlatan Kahraman, büyük çoğunluğun da kendine yeni geldiğini, derin bir uykudan uyananlar bulunduğunu sözlerine ekledi.