Ankara, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırılarında net bir politika izliyor.
Türkiye, saldırılar başlamadan önce diplomasi kartını sürekli masada tuttu. Taraflara diyalog çağrısı yaptı, arabuluculuk önerdi.
Diplomatik çabaları ile öne çıkan Ankara, olası bütün senaryolara "milli çıkarlar" doğrultusunda hareket etti.
Saldırılar "uluslararası hukukun ihlali" olarak nitelendirdi
Ankara, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırılarını, "uluslararası hukukun ihlali ve kabul edilemez" olarak değerlendirdi.
Kırım'ın ilhak edildiği 2014'ten bu yana "Ukrayna'nın toprak bütünlüğü" vurgusu sürekli sıcak tutuldu. Aynı vurgu, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırıları sırasında da devam etti.
Tüm senaryolar görüşüldü
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ateşkes ve kalıcı çözüm için muhatapları ile görüşmeler gerçekleştirdi.
Saldırıların uzaması ve genişlemesi durumu da dahil tüm senaryolar görüşüldü, atılacak adımlara ilişkin hazırlıklar yapıldı.
Montrö Sözleşmesi'ndeki geçiş sınırlamaları devreye sokuldu
Rusya'nın saldırısı, "savaş" olarak nitelendirildi.
Türkiye, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni devreye aldı. Uluslararası hukuktan doğan hak ve yetkilerin kullanılacağı mesajı paylaşıldı.
Binlerce Türk vatandaşı tahliye oldu
Türkiye, savaş başlamadan önce planladığı tahliye sürecini, saldırıların devam ettiği dönemde de sürdürdü. Ukrayna'dan binlerce Türk vatandaşı tahliye edildi.