Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, CNN Türk'te katıldığı Hafta Sonu programında Hakan Çelik'in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu günleri nasıl geçirdiğine dair soru üzerine Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Sağlık Bakanlığının açıkladığı, doktorların tavsiyesi çerçevesinde bu tedbirlere çok titizlikle uyduğunu, sosyal mesafe, kalabalık ortamlara girmeme, dışarıdan konuk almama gibi tedbirleri sıkı şekilde uyguladığını söyledi.
Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın devletin yönetiminde aksama olmaması için de tedbirlerini aldığını, alt yapının da buna göre kurulduğunu, gece gündüz bakanlarla telefonla temas halinde olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, vatandaşların özellikle sağlık noktasındaki ihtiyaçlarının karşılanması için ne gerekiyorsa, bunların temini için çaba içinde olduğunu aktaran Kalın, ayrıca hastanelerdeki durumları, ilaç, maske ve tıbbi malzeme ihtiyaçlarını anbean takip ettiğini ifade etti.
"Tarihsel öngörüde bulunmak mümkün değil"
"Cumhurbaşkanı ile katıldığınız toplantılarda, dünya liderlerinin ve uluslararası toplumun bu sürecin ne zaman toparlanabileceğine dair ortak tahminlerde bir zaman dilimi öne çıkıyor mu?" sorusu üzerine Kalın, kesin bir şey söylemenin çok zor olduğunu, hem Çin yetkilileriyle hem Avrupa hem de Amerika'dakilerle yakın temas halinde olduklarını, bütün bunlara bakıldığında matematiksel kesinliğe sahip bir tarihsel öngörüde bulunmanın mümkün olmadığını vurguladı.
Sürecin ne zaman sona ereceğinin, virüse karşı alınan tedbirlerin ne kadar başarıyla uygulandığına bağlı olduğunu belirten Kalın, "Bir şehirde bu kontrol altına alınıyor ama ufak bir ihmal, ikinci bir dalgayı tetikleyebiliyor. Virüsün kriz merkezi, doğudan batıya doğru hızlı bir şekilde hareket etmeye devam ediyor. Bilim insanları zaman zaman nisan sonu, mayıs başı, ortası diyor ama kesin olarak şu gün biter diye bir öngörüde bulunmak çok zor." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündemi...
"Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündemine bakıldığı zaman, önümüzdeki bir kaç hafta içinde öncelikle hangi konuya daha fazla mesai ayırıyor, hangi konunun üzerine daha fazla gidiyor gibi görüyorsunuz?" sorusu üzerine Kalın, şu yanıtı verdi:
"Şu anda mevcut tedbirlerin uygulanması, kamu düzenini ve belli bir üretim düzeyini muhafaza ederek hayata geçirmek önceliğimiz. Özellikle hastanelerde yatak kapasitesi, tıbbi imkanların arttırılması konusundaki çalışmalar da öncelikli mevzu. Maske üretimi, sağlık çalışanları için tulum üretimi, tanı kitlerinin arttırılması, ilaçların burada üretilmesi ya da yurt dışından getirilmesi öncelikli konular. İlgili bütün bakan arkadaşlarımız yoğun çalışmalar yapıyorlar.
Sanayi üretiminde birçok firmamız maske, tulum, tıbbi malzeme üretimine yöneldiler. Sağlık alt yapımızın bu kadar güçlü olması, bu pandemiye bizim aslında 15-16 yıldır hazırlanmakta olduğumuzu gösteriyor. Eğer bu kadar zamandır sağlık, hastane, şehir hastaneleri, tıbbi malzeme alt yapısına yatırımlar yapılmasaydı çok daha hazırlıksız yakalanacaktık."
Bu krizin ortaya çıkardığı sonuçlardan birinin de bir ülkenin zengin, fakir, doğuda, batıda, büyük küçük olmasının fark etmediğini ifade eden Kalın, "Böyle bir salgına hazırlıklı olup olmadığınız gerçeğiyle karşı karşıyasınız. Çin'de ortaya çıktı ama Avrupa ülkelerinin ne kadar hazırlıksız yakalandığını gördük. ABD, dünyanın en büyük ekonomik gücü ne kadar hazırlıksız yakalandığını gördük." dedi.
İkinci önemli konunun kamu düzeninin muhafaza edilmesi olduğunu aktaran Kalın, sağlık çalışanlarının bu sürecin gerçek kahramanları olduğunu, evlerinden ve ailelerinden uzak şekilde bu tedavi tıbbi hizmetleri sunduklarını söyledi.
Eş zamanlı olarak kamu düzenini sağlayan, özellikle de tedarik yollarının açık kalması için gayret sarf eden emniyet görevlilerinin, lojistik çalışanlarının da bu sürecin gerçek kahramanları olduğunu ifade eden Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konuya da yakından baktığını belirtti.
Bir diğer üçüncü konunun Hazine ve Maliye Bakanlığının hazırladığı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıkladığı İktisadi Kalkan Programı olduğunu belirten Kalın, "Acil olarak insanların hayatını garanti altına alacak, sağlığını temin edecek tedbirleri alırken, ekonomiyi de ihmal etmemek durumundayız. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın açıkladığı paket çok faydalı oldu. Hem KOBİ'lere hem orta düzeyde üreticilere hem sanayiciye hem ticaret yapan firmalarımıza en azından bir nefes aldırdı." dedi.
Şu anda ekonomik duraklamanın bütün dünyada yaşandığı ifade eden Kalın, "Geçende G-20 Zirvesi'nde, IMF, Dünya Bankasının ve diğer uluslararası finans kuruluşlarının öngörüleri vardı. '2020 gelişme noktasında eksilerde olacak, küresel ekonomi açısından kayıp yıl olacak.'. Hatta bazı tahminlere göre şu ana kadar bu pandeminin küresel ekonomiye maliyetinin 3-4 trilyon dolar civarında olacağı tahmin ediliyor. Geçmişte yaşadığımız ekonomik krizlere baktığımız zaman, mesela 2008 finansal krizi, kendi özelimizde yaşadığımız 15 Temmuz darbesi ve sonrasında yaşananlara baktığımızda, Türk ekonomisinin bünyesi sağlam olduğu için bunları çok kısa sürede telafi etme imkanımız oluyor. Bu süreç sona erdiğinde buradan çok hızlı çıkacağımızı tahmin ediyorum." diye konuştu.
"İsrail ve Filistin'e tıbbi malzeme göndereceğiz"
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "İsrail'den tıbbi malzeme talebi olmuştu. Zannediyorum bugünlerde tamamlanacak. Eş zamanlı olarak Filistin'e de göndereceğiz." açıklamasında bulundu.