Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ünal Üstel ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Üstel ile KKTC Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı'yı Türkiye'de ağırlamaktan mutluluk duyduğunu belirten Oktay, Kuzey Kıbrıs Türk halkına selam ve sevgilerini iletti.
Oktay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edilen Üstel ve beraberindeki heyetle görüşmede, devam eden reform süreçleri ile Kıbrıs Türkü'nün istikrar ve refahı için ihtiyaç duyduğu düzenlemelere ilişkin fikir alışverişinde bulunulduğunu ifade etti.
"Derdimiz, KKTC ay yıldızlı bayrağının tüm platformlarda dalgalanmasıdır"
Hem değer üreten hem de sahip olduğu değerlerle dünyaya açılan bir KKTC için Türkiye'nin üzerine düşeni yapmaya devam ettiğine vurgu yapan Oktay, şöyle devam etti:
"Geçmişiyle geleceğiyle Kıbrıs Türkü odaklı bu duruşumuz milli davaya sahip çıktığımız kadar dertli oluşumuzdandır. Derdimiz, KKTC'nin istikrar içinde kalkınarak, tüm kurum ve kuruluşlarıyla güçlendirilmesidir. Bu cennet toprakların turizm ve eğitime ilaveten tarımsal üretimiyle enerji ve maden kaynaklarıyla limanlarıyla ticaretiyle yüksek teknolojiyle ambargoları kırmasıdır. Derdimiz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ay yıldızlı bayrağının tüm platformlarda dalgalanmasıdır. Türkiye-KKTC güç birliğiyle bölgede istikrar ve refah, Türkiye Yüzyılı'nın şafağında Akdeniz'den yükselsin istiyoruz. 'Bugün KKTC Başbakanı ve hükümet ortakları ile bu doğrultuda daha da ilerlemenin tam zamanıdır.' dedik."
2023 İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması'nı hem projeler hem de mali çerçeve itibarıyla bugüne kadar oluşturulan altyapıyı farklı boyutlara taşıyacak şekilde tasarladıklarına dikkati çeken Oktay, ulaşım ve altyapıyla birlikte teknolojik dönüşüm, sanayileşme, madenlerin işlenmesi, tarımsal verimliliğin artırılması ve işgücü piyasasının güçlendirilmesi gibi önceliklerle ilerleyeceklerini dile getirdi.
Oktay, işbirliğinin sürdürülebilir ve kurumsal nitelikte, uzun vadeli olmaya devam edeceğini vurgulayarak, 2023 Protokolü hazırlıklarının en kısa sürede birlikte tamamlanarak, yine birlikte kamuoyu ile paylaşılacağını bildirdi.
"İki ülke sigorta sistemleri entegre edilecek"
KKTC'de yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına yönelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın özellikle hassasiyet gösterdiği bir müjdeyi paylaşmak istediğini belirten Oktay, şunları kaydetti:
"Türkiye'deki sağlık sisteminden, Türkiye'de yaşayan vatandaşlarımız gibi yararlanma hakkı getiriyoruz Kıbrıs'ta yaşayan Türk vatandaşlarına. Bu çerçevede iki ülke sigorta sistemleri entegre edilecektir. Zaten bunun detaylarını Sayın Başbakan ve heyetiyle de görüştük. İkinci bir müjdemiz, Derinya bölgesindeki sosyal konut alanını devreye alıyoruz ve bu bölgede TOKİ işbirliğiyle sosyal konut projelerini yakın zamanda başlatıyor olacağız. Üçüncü müjdemiz, asrın projesi ile denizin altından Toroslar'ın suyunu Kıbrıs Türkü kardeşlerimize ulaştırdığımız gibi şimdi de kablo ile elektrik temini projesini başlatıyoruz. Bununla ilgili tüm hazırlıklar şu anda hükümet nezninde devam ediyor. Çok yakında bunun kararı verilecek. Bu proje de başlatılacaktır. Ülkemizdeki sağlık hizmetlerinin kapısını Kuzey Kıbrıs'ta yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına açtığımız Derinya sosyal konut işbirliğimiz ve Kıbrıs Türkü'nün elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayacak bu müjdelerimizin hayırlı olmasını diliyorum."
Oktay, ana vatan Türkiye'nin tüm kurum ve kuruluşlarıyla KKTC'nin ihtiyaç duyduğu her alanda Kıbrıs Türkü'nü desteklemeyi sürdüreceğinin altını çizerek, KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatı'na (TDT) anayasal adıyla üye olmasından duydukları memnuniyeti bir kez daha dile getirdi.
KKTC Cumhuriyet Meclisi'nde Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkeler için dostluk grupları kurulmasını çok anlamlı bulduğunu belirten Oktay, KKTC'nin TDT'ye gözlemci üyeliğinin ardından KKTC'nin tanınması için de seferber olmaya devam edeceklerini kaydetti.
Oktay, Kıbrıs konusunda uluslararası toplumun çözümsüzlükte ısrar etmesine karşın garantör ülke olarak Türkiye'nin hakkaniyetli bir çözüm için mücadele edeceğini yineleyerek, "Rum propagandasına kanan uluslararası toplum, halen tarihi geçmiş, eski BM parametrelerine işaret etmeyi sürdürüyor. Kıbrıs Türk tarafı ne istediğini çok açık ve net şekilde ortaya koymuştur. Çözüm, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesiyle mümkündür." şeklinde konuştu.
"Cumhurbaşkanımız liderliğinde KKTC'nin yanındayız"
Türkiye'nin, KKTC'nin bu vizyonuna tam destek verdiğinin altını çizen Oktay, Kıbrıs Türklerinin 1960 yılında teyit edilen, ancak 3 yıl sonra gasbedilen müktesep hakları tescil edilmediği sürece Türk tarafının tekrar bir müzakere masasına oturmayacağına işaret etti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bunun için uğraşanlar, kendilerini boşuna yormasınlar. Doğu Akdeniz'de hem ülkemizin hem de Kıbrıs Türk halkının hakları ve meşru çıkarları vardır. Ne Rum kesimi ne de farklı taraflar, bu alanlarla ilgili rüya görmesin. Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon faaliyetlerinin uluslararası hukuk temelinde sürdürülmesi için hakkın ve haklının yanında dimdik durmaya devam edeceğiz. Maraş'ın hayat bulması yönünde KKTC Hükümetinin yürüttüğü çalışmalara desteğimiz de sürecek. Gerek kalkınma ve işbirliği alanında gerek Kıbrıs Türkü'nün uluslararası alanda verdiği mücadelede Cumhurbaşkanımız liderliğinde KKTC'nin yanındayız."
Tüm bu alanlardaki çalışmaları samimiyet ve kardeşlik temelinde, dayanışma ve eş güdüm içinde sürdüreceklerini vurgulayan Oktay, çözüm odaklı, Kıbrıs Türkü'nü ve Türkiye-KKTC gönüldaşlığını gözeten bir anlayışla mücadeleye devam edeceklerini kaydetti.