Çok Bulutlu 12ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
TRT Haber 14.06.2021 10:05

Yapılan her aşı normalleşme için yeni bir adım

Türkiye’nin koronavirüsle mücadelesi aşı programında başlayan yeni süreçle farklı bir aşamaya geçti. Yapılan her doz aşının normalleşme için önemine işaret eden uzmanlar, vatandaşların aşı randevularına mutlaka riayet etmesi gerektiği görüşünde.

Yapılan her aşı normalleşme için yeni bir adım
[Foto: AA]

Koronavirüs dünya genelinde bugüne kadar 175 milyon kişiye hastalığın bulaşmasına, 3 milyon 800 bine yakın kişinin ölümüne neden oldu. Koronavirüsle mücadelede gelinen noktada ise tüm dünyanın kabul ettiği en önemli gerçeklerden biri hiç şüphesiz aşılar oldu. 

İlk başlarda yaşanan ‘sendeleme’ yerini kısa zamanda hızlı çalışmalara bıraktı ve bilim bir kez daha insanlığın feryadına yetişti. Çin’den ABD’ye İngiltere’den Rusya ve AB ülkelerine kadar çok sayıda ülke çözümün aşı olduğu konusunda birleşti ve kendi aşılarını üretme yoluna koyuldu. Türkiye de yolun hemen başında bu trene binen ülkelerden biri oldu ve gelinen noktada yerli ve milli aşıda faz-3 çalışmaları başladı.

Vaka sayısının rekor kırdığı günlerde yoğun bakıma alınan hasta sayısında da artış olmuştu. Foto: AA[Vaka sayısının rekor kırdığı günlerde yoğun bakıma alınan hasta sayısında da artış olmuştu. Foto: AA]

İkinci dalga tüm dünyayı sarstı

Bu haberin konusu yapılan aşı çalışmalarından ziyade ülkemizin son günlerde ‘hızla aşılama’ hamlesinin muhtemel sonuçları… Türkiye’nin koronavirüste aşı maratonu 13 Ocak 2021’de ilk doz aşının Sağlık Bakanı Koca’ya yapılmasıyla başladı. Elindeki aşıları bir an önce uygulamak isteyen Türkiye, ilk olarak savaşın en öndeki cephesinde bulunan sağlık çalışanlarını aşılama kararı aldı.

Sonrasındaysa hastalığı gençlere göre çok daha ağır geçirdiği bilinen 65 yaş üstü vatandaşlar programa dahil edildi. O günlerde yolu olmayan köylere erişen, tarladaki işçinin ayağına giden, karlı yollardan dağın eteklerindeki hanelere ulaşan sağlık çalışanları dünyanın farklı ülkelerinde haberlere konu oldu.

Her şey daha iyiye gidecek derken, tüm dünyada olduğu gibi ikinci dalga ülkemizi de vurdu ve günlük 60 binin üzerine çıkan vaka sayıları, üç haneli ölüm rakamları ve aşılamada ortaya çıkan yavaşlama beraberinde vahim bir tablo getirdi.

Türkiye aşı üreten ülkelerle yaptığı anlaşmalar sayesinde tedarik konusunda pek de sıkıntı yaşamadı.[Türkiye aşı üreten ülkelerle yaptığı anlaşmalar sayesinde tedarik konusunda pek de sıkıntı yaşamadı.]

Aşı tedariki yeni bir dönem başlattı

Şimdi ise hem tam kapanmasının etkisi hem de tedarikteki sıkıntıların aşılmasının ardından yine son derece hızlı bir aşılama dönemi başladı. Neredeyse her gün yeni bir yaş ya da meslek grubunun aşılanma programına dahil edildiğini görüyoruz. Peki bu ne anlama geliyor? Eğer bu hızda gidersek hepimizin çok özlediği eski günlere dönme ihtimalimiz yakın mı? Bu soruların yanıtını Sağlık Bakanlığı Toplum Bilimleri Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan ile konuştuk.

Hem yaş hem de meslek grupları açısından Türkiye’nin ‘gaza bastığını’ ifade eden İlhan’a göre aslında Ankara bu sürecin planlamasını geçen yıl yaptı.

“Planlama yapılırken çok basit ve net bir yaklaşım sergilendi” diyor İlhan. Buna göre önce en riskli grup olan sağlık çalışanları aşılanacak, ardından yoğun bakım ve entübe oranı çok yüksek olan 65 yaş üzeri vatandaşlar sürece dahil edilecekti.

Gerçekten de öyle oldu ve Türkiye ilk parti aşılarda söz konusu programa uydu. Bir ara aşı olmaması nedeniyle günlük yapılan doz sayısı 100 binlere kadar düşse de son dönemlerde bu sorun da aşıldı ve son olarak günlük 600 bin doz seviyelerine ulaşıldı.

Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, yaz sonunda da 20 yaş üstü tüm vatandaşların Kovid-19 aşılarının bitirilmesinin hedeflendiği bilgisini paylaştı. Foto: AA[Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, yaz sonunda da 20 yaş üstü tüm vatandaşların Kovid-19 aşılarının bitirilmesinin hedeflendiği bilgisini paylaştı. Foto: AA]

Aşı olan ailesini ve yakın çevresini de koruyor

Prof. Dr. İlhan, güvenlik güçlerinden öğretmenlere, üniversite öğrencilerinden hizmet sektörü ve ulaşımda çalışan milyonlarca vatandaşın yeni programda aşılanmaya başladığına değindi ve burada temel amacın sadece kişiyi korumaktan daha öte olduğunu vurguladı.

Aşı olan bireyin ailesi başta olmak üzere yakın çevresindeki herkes için faydalı bir iş yaptığını anlatan İlhan, “Vatandaşın evine, işine, kullandığı toplu ulaşım aracına da virüsü götürmesini mümkün olduğunca engelliyorsunuz. Aşı olanların hastalığı çok daha az hasarla atlattığını biliyoruz. Böylece aşıladığınız her birey sizin sağlık sisteminizdeki yükün hafiflemesini de sağlıyor” diyor.

Güz döneminde elimiz çok daha güçlü olacak

Peki aşılamada günlük 500 bin ve üzeri gibi sayıları sürdürülebilir kılar ve mümkün olduğunca kısa sürede en çok sayıda vatandaşı aşılarsak, özlediğimiz normal günlere daha çabuk kavuşabilir miyiz? Prof. Dr. İlhan’a göre bu gayet mümkün:

“Her şeyden önce aşıyla ilgili kafasında soru işaretleri olan vatandaşlarımıza şunu söyleyeyim… Lütfen aşınızı olun. Hangisine erişim imkanınız varsa randevunuzu alın ve mutlaka o saatte olmanız gereken yerde olup aşınızı yaptırın. Toplumsal bağışıklık için en önemli yol aşı.

Dünya Sağlık Örgütü, nüfusun yüzde 60’ını aşılayan ülkelerin sürü bağışıklığına geçmiş olacağını söylüyor. Biz biraz daha tedbirli gitsek, yüzde 70 aşılama hedefi koysak bile aslında bu hedefin çok uzağında değiliz. Bugün görünen tablo, bir aksilik olmaması durumunda güz döneminde Türkiye’nin virüsle mücadelede elinin çok daha güçlü olacağını gösteriyor.”

Son günlerde neredeyse her gün yeni bir yaş ya da meslek grubu aşı takvimine alınıyor. Foto: AA[Son günlerde neredeyse her gün yeni bir yaş ya da meslek grubu aşı takvimine alınıyor. Foto: AA]

Üçüncü dalga riski de azalıyor

Prof. Dr. Necmi İlhan ile görüşmemizin sonunda hepimizin merak ettiği bir soruyu daha yöneltiyoruz… Aşılar, üçüncü dalga riskini tamamen ortadan kaldırıyor mu? Aşı olan insanın virüs saçılımının çok daha kısıtlı olacağını, dolayısıyla çevreye daha az bulaştıracaklarını anlatıyor Prof. Dr. İlhan. Bu nedenle de aşı kişinin hem kendini hem çevresini maksimum seviyede koruyor ve haliyle de yeni bir dalga riski aşısız döneme göre çok daha düşük oluyor.
 

Sıradaki Haber
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cemil Meriç'i andı
Yükleniyor lütfen bekleyiniz