Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ABD'nin Kudüs kararınına ilişkin, "Elbette sadece Kudüs ve Mescid-i Aksa için değil, Gazze, Batı Şeria ve Ramallah için, her şeyden önce başkenti Kudüs olan Filistin için buradayız." dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma kararınına ilişkin, "Elbette sadece Kudüs ve Mescid-i Aksa için değil, Gazze, Batı Şeria ve Ramallah için, her şeyden önce başkenti Kudüs olan Filistin için buradayız. Yeryüzünün bütün mazlumları için küresel intifadanın meş'alesini yakıyoruz. Kudüs, Müslümanların en büyük cihadıdır." dedi.
Karamollaoğlu, partisinin çağrısıyla Yenikapı Etkinlik Alanı'nda düzenlenen ve birçok sivil toplum kuruluşunun destek verdiği "Kudüs İslam'ındır" mitinginde konuştu.
Karamollaoğlu, mitinge katılanların Filistinlileri yalnız bırakmadıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Filistinli kardeşlerimize yalnız olmadıkları mesajını verdiniz. Bugün Kudüs, sadece bir şehir ve mekan ve mukaddes belde değildir. Dava, direniş simgesidir. İlk kıblemiz ve istikametimizdir. Karanlıktan aydınlığa yürüyüşün adıdır. Mekke'den sonra yeryüzünün en eski mabedi için buradayız. Elbette sadece Kudüs ve Mescid-i Aksa için değil, Gazze, Batı Şeria ve Ramallah için, her şeyden önce başkenti Kudüs olan Filistin için buradayız. Yeryüzünün bütün mazlumları için küresel intifadanın meş'alesini yakıyoruz. Kudüs Müslümanların en büyük cihadıdır."
Mescid-i Aksa'nın işgal altında olmasının sadece Filistinlilerin meselesi olmadığını aktaran Karamollaoğlu, meselenin bütün İslam alemini ilgilendirdiğini kaydetti.
Karamollaoğlu, "Müslümanım" diyen her insanın yüreğinin Kudüs ve Mescid-i Aksa için atması gerektiğine dikkati çekerek, "Hakk'ı üstün tutan anlayış hakim olduğu sürece hangi inanca mensup olursa olsun insanlar Kudüs'te bir arada ve huzur içinde yaşadılar. O dönemde bütün insanların temel insan hakları teminat altındaydı. Filistin'de adalet refah ve huzur vardır. Bir zamanlar Yahudisiyle, Hristiyanıyla, Müslümanıyla Kudüs'te barış ve hoşgörü hakimdi. Ne zaman ki Kudüs farklı zihniyetlerin eline geçti huzurun yerini kargaşa, adaletin yerini zulüm aldı." değerlendirmelerinde bulundu.
Heniyye: Kudüs Müslümanların ortak davasıdır
Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye ise günlerdir Türkiye'nin meydanlarının doldurulduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bilesiniz ki Kudüs davası, sadece Filistinlilerin değil, sadece orada yaşayanların değil, yer yüzündeki tüm Müslümanların ortak davasıdır, hatta Hristiyanların davasıdır, hatta özgürce yaşamak isteyen herkesin davasıdır. Tarih boyunca, Filistin asla özgürlüğünü kaybetmedi. Pek çok defa saldırılara, işgallere maruz kaldı. Moğol işgalleri, Haçlı seferleri, Tatar istilaları oldu. Hepsinde direndi, hepsinde kazandı. Sizler bugün bu duruşunuzla Kudüs'ün yeniden özgür olacağı güne desteğinizi veriyorsunuz. Sizi temin ederim ki tarih boyunca Filistin toprakları özgürlüğünü kaybetmediği gibi asla kaybetmeyecek."
"Filistin özgür kalmaya devam edecektir"
Kudüs'ün yer yüzündeki ilk kıble, ikinci mescit olduğunu dile getiren Heniyye, şöyle devam etti:
"Kudüs, Peygamberimizin miraç toprağıdır. Şu anda yaşanan zalimce baskı, işgal, asla kalıcı olmayacaktır. Çünkü tarih boyunca Filistin özgür kaldığı gibi, bugün de kalmaya devam edecektir. Tarih boyunca işgalciler nasıl defolup gittiyse, yine gidecekler, Allah'ın izniyle Filistin yine özgür kalacaktır. Yer yüzünde tüm inananların bu desteğiyle Filistin'de siyonistlerin karşılığı yoktur, asla olmayacaktır. Bizler, başkenti Kudüs olan bir İsrail devletini asla tanımıyoruz. Çünkü Kudüs ebedi olarak bizimdir, bizim kalacaktır. Kudüs, İslam toprağıdır. Kudüs, tüm Müslümanların onurudur, izzetidir, şerefidir. Müslümanlar onurlarını, izzetlerini koruyacaklar. Şerefimizdir, izzetimizdir Kudüs. Biz Kudüs'ü korumak için malımızı, canımızı, kanımızı feda edeceğiz. Bizler bu direnişimizde Allah'a tevekkül edeceğiz ve sizlerin bu desteğiyle ayakta kalmaya devam edeceğiz."
Zuhri: Kudüs bizimdir
Mitingde konuşan Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri ise heyecanlı bir kalabalık gördüğünü ve zaferin yakın olduğunu söyledi.
Kudüs davasının asla yere düşmeyeceğini dile getiren Zuhri, "Buradan haykırarak söylüyorum: Kudüs bizimdir, asla Trump'ın değildir. Kudüs, İslam toprağıdır, Amerikan toprağı değildir. Trump, Yahudileri çok seviyorsa onlara Amerika'dan yer versin. Kudüs, Arap ve İslam toprağıdır. Öyle kalmaya devam edecektir. Trump, tarihi bir hataya düştü. Çok büyük bir hatanın içinde. Türkiye'deki şu topluluk ve ümmet, o kararını asla tanımayacaktır. Netanyahu fazla sevinmesin, bilsin ki Kudüs bizimdir. Kudüs Türklerindir, Yahudilerin değildir. İstanbul'dan bizi duy Netanyahu, Kassam Tugayları geliyor." diye konuştu.
Mustafa: Karar, kara lekelere yenisi ekleyecek
Filistin'in Ankara Büyükelçisi Mustafa da Kudüs'ün durumunu tüm dünyanın bildiğini aktararak, Trump'ın aldığı bu kararın ancak ve ancak aşırıcılara cesaret verdiğini söyledi.
Trump'ın kararının Kudüs'ün sömürgecilerle işgaline zemin hazırladığına dikkati çeken Mustafa, şöyle devam etti:
"Kesinlikle bağımsız Filistin devleti olmadan asla barış olmaz. Bağımsız Filistin devleti de başkenti Kudüs olmadan olmaz. Ey Trump, bu attığın adımla Filistin halkının daha fazla zulme uğramasına zemin hazırlamış olacaksın. Bizim ve Arap ülkelerinin toprakları işgal edilmeye devam edecektir. İsrail, asla senin alkışladığın gibi demokratik bir devlet değildir. Bunu sadece orada yaşayan Müslümanlara değil Hristiyanlara sorsan yine aynı cevabı alırsın. Bilesin ki aldığın bu karar, yalnızca siyonizmin tarihindeki kara lekelere bir yenisini ekleyecektir."