Çok Bulutlu 4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
TRT Haber 21.07.2021 10:40

Yıllar süren serüvenin marka projesi: MİUS

Tasarım görselleri ilk kez paylaşılan Muharip İnsansız Uçak Sistemi (MİUS) son yılların en önemli gelişmelerinden... Sistemin insanlı uçaklarla birlikte çalışacağına değinen uzmanlar, Türkiye’nin daha önce denenmeyen bir konsepte yöneldiği görüşünde.

Yıllar süren serüvenin marka projesi: MİUS

Türkiye’nin son 20 yılda en büyük atılım gösterdiği alanların başında yerli ve milli savunma sanayii geliyor. Karada, denizde ve havada birbirinden kritik projelerin hayata geçirildiği sektör, bugün hem ortaya koyduğu ürünler, hem de kamu-özel sektör birlikteliği açısından örnek bir konumda.

Başta S/İHA’lar olmak üzere her ne kadar işler çok yolunda olsa da arka planda hep "Bir sonraki adım da bu kadar başarılı olacak mı?" sorusu mutlaka kendini gösterir. Çünkü mevcut ürünleriniz sizi öyle bir eşiğe taşımıştır ki bir sonraki projenizin o denli ses getirmesi gerçekten de oldukça zor olur.



BAYKAR’ın ‘bayram hediyesi’ yeni bir dönem başlatacak

Bu soruya son yılların en net yanıtı BAYKAR Savunma’dan geldi. Önce şirketin Twitter hesabından ‘Bayram hediyesi yükleniyor’ mesajını okuduk. Bir gün sonraysa “Muharip İnsansız Uçak Sistemi (MİUS) projemizin kavramsal tasarım görsellerini ilk kez paylaşıyoruz” notuyla beraber yeni projeyle ilgili ilk kez net bilgiler edindik.

Peki sözü edilen MİUS projesi neden değerli? Ülkemiz için ne ifade ediyor? Savunma Sanayii Araştırmacısı iki isme, Yusuf Akbaba ve Kadir Doğan’a bu soruları yönelttik… Yusuf Akbaba ile projenin genel çerçevesi üzerinde dururken, Kadir Doğan ile teknik detaylara yoğunlaştık.

Info grafik: Hafize Yurt- TRT Haber[Info grafik: Hafize Yurt- TRT Haber]

SİHA’ların başarısını taçlandıracak

Yusuf Akbaba, savunma sanayii sektöründeki hemen herkesin bildiği isimlerden… BAYKAR’ın proje görsellerini paylaşmasının hemen ardından sıcağı sıcağına bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik. Haliyle ilk sorumuz ‘Fotoğraflar ne anlatıyor?’ oldu…

Az önce dikkat çektiğimiz ‘kritik eşik’ konusundan söze giriyor Akbaba ve MİUS projesinin Türkiye'nin son yıllarda bütün dünyanın dikkatini çeken S/İHA başarısını taçlandıracak bir adım olacağına işaret ediyor.

Türkiye’ye karşı adım atmadan önce iki kez düşünecekler

MİUS’un bütün kabiliyetleriyle sahaya çıktığında mevcut S/İHA sistemlerimizden daha büyük etki oluşturacağının altını çizen Akbaba’ya göre düşük görünürlük tasarımı, gelişmiş yapay zekası ve filo halinde harekat icra edebilmesi gibi özellikler son derece çarpıcı.

Akbaba’nın anlattıklarından, MİUS’un bu sayede düşman hava savunmasına yakalanmadan görev icra edip, düşmanın kritik noktalarını ve hava savunma sistemlerini modern mühimmatlarıyla imha edebileceğini öğreniyoruz.

Bu noktada sistemin önemine ilişkin Yusuf Akbaba ilginç bir değerlendirmede bulunuyor ve “MİUS, tasarımının getirdiği manevra kabiliyeti sayesinde önleme görevleri yapabilecek. Bu durum bölgede ülkemize karşı hasmane tutum sergileyen ülkelerin harekete geçmeden önce tekrar tekrar düşünmelerine neden olacak” ifadesini kullanıyor.

Savunma Sanayii Araştırmacısı Yusuf Akbaba.[Savunma Sanayii Araştırmacısı Yusuf Akbaba.]

Milli Muharip Uçak ile birlikte görev alabilir

Türkiye’nin savunma sanayiindeki gelişimini gösteren haberler yaparken genelde uzmanların en çok üzerinde durduğu konulardan biri de ‘tüm unsurların ortak bir şekilde hareket edebilme kabiliyeti’ oluyor. İnsansız bir muharebe uçağı projesi aklımıza doğal olarak Milli Muharip Uçak (MMU) çalışmasını da getiriyor.

Akbaba’ya ‘MMU ile MİUS birlikte görevler üstlenebilecek mi?’ diye soruyoruz:

“MİUS projesi şekillendirilirken MMU ve F-16 özgür ile çalışacak şekilde planlandı. Dünyadaki örneklere de bakarsak insanlı uçakların insansız jet motorlu uçaklarla desteklendiği farklı senaryoları görüyoruz. Türkiye değişen muharebe sahasının gereksinimlerini iyi anlayıp doğru öngörüler yapmasıyla insanlı insansız sistemlerin takım çalışmasına yatırım yapıyor.

Okuyucularımızın daha net anlaması için bir örnek üzerinden anlatalım… MİUS, MMU ile önleme görevi yapabilecek. MMU ile bombardımana da giderecek… Hatta Barış Kartalı tarafından aydınlatılan bir hedefi vurabilecek. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün. Ayrıca, ağ merkezli harekat sayesinde farklı görev senaryolarına uygun şekilde MİUS'u insanlı sistemlerle kullanabiliriz.”

MİUS’un TCG Anadolu’da görev yapması ne anlama geliyor?

Selçuk Bayraktar’ın MİUS’la ilgili paylaştığı videoda söz konusu platformun TCG Anadolu’da da görev alabileceğini dinledik. Hatırlarsanız TB3’ün TCG Anadolu’da görev alacağı ve bununla ilgili çalışmaların hızla ilerlediğini daha önce aktarmıştık.

MİUS’un TCG Anadolu üzerindeki görsellerini görünce bunun anlamını merak ediyoruz… “TB3'ün getireceği kabiliyetler göz ardı edilemez ancak TCG Anadolu gibi bir platforma jet motorlu düşük çözünürlük tasarıma sahip MİUS'un entegrasyonu dünya çapında daha çok ses getirecek” cümlesiyle net bir tanımlama yapıyor Akbaba.

Burada ilginç bir noktaya daha dikkat çekiyor ve TCG Anadolu’ya MİUS entegrasyonuyla Türkiye daha önce hiçbir ülkenin denediği farklı bir konsepte yönelmiş olduğunun altını çiziyor.

MİUS’un Türkiye'nin harekat kabiliyetini ve etkisini büyük ölçüde artıracak bir hamle olduğuna işaret eden Akbaba düşüncelerini “TCG Anadolu sayesinde Türkiye’nin başka bir ülkenin üslerine ihtiyaç duymadan herhangi bir bölgede Ankara’nın menfaatleri aleyhinde hareket eden bir güce operasyon gerçekleştirilebilecek” cümleleriyle tamamlıyor…

Savunma Sanayii Araştırmacısı Kadir Doğan. Foto: Serhan Sevin - TRT Haber[Savunma Sanayii Araştırmacısı Kadir Doğan. Foto: Serhan Sevin - TRT Haber]

Diğer projelerden çok daha farklı bir adım

Akbaba’nın ardından Savunma Sanayii Araştırmacısı Kadir Doğan’ı arıyoruz. Gerek ülkemizde gerek yurt dışında çok önemli insansız hava aracı projelerinde görev almış bir isim. Doğan ile sürecin teknik kısımda biraz daha derine inmeyi amaçlıyoruz.

Doğan detaylara girmeden önce projeyle ilgili genel düşüncelerini paylaşıyor… “MİUS, Türk savunma sanayii için bir kabiliyet projesi” değerlendirmesini “Bunca zamanda en başarılı olduğumuz alanlardan bir tanesi olan otonom/insansız araçlar konusunda, yaklaşık 20 yıllık serüvenimizde neler yaptık, ne gibi kazanımlar elde ettik, bu kazanımları ne kadar olgunlaştırdık gibi soruların cevaplarını karşımızda göreceğimiz bir proje” cümlesi takip ediyor.

MİUS’un çok farklı bir teknoloji olduğuna işaret eden Doğan’a göre TB2, Anka, Aksungur ve hatta Akıncı teknolojik seviye açısından yanında 2-3 gömlek daha hafif kalıyor.

Nihai ürün mevcut görsellerden farklı olabilir

Genel çerçeveden biraz daha detaylara yöneliyoruz. Ancak öncesinde Doğan’ın önemli bir uyarısı var. BAYKAR’ın paylaştığı görsellerin kavramsal tasarım sürecine ait olduğunu, nihai ürün ortaya çıktığında mevcut görsellerden çok farklı olabileceğini göz ardı etmemiz gerekiyor.

“Görsellerde ilk göze çarpan, ana kanatların önünde bulunan Kanart yapısı” diyerek asıl uzmanlık alanına geliyor Doğan… Kanart’ı bir nevi küçük kanatçık gibi düşünebileceğimizi söylüyor ve devam ediyor:

“Genellikle aracın ağırlığını dağıtmak veya manevra kabiliyetini artırmak amacıyla kullanılıyor. MİUS’ta manevra kabiliyeti için yer alacak. Yine MİUS’un TCG Anadolu’dan kalkış ve iniş yapabilecek olması, gövde içerisinde silahlarını taşıyabilmesi gibi etkenler de göz önünde bulundurulduğu zaman benim ilk izlenimim ‘İnsansız Hafif Taarruz Uçağı' gibi bir konsept olacağı yönünde.”

Kadir Doğan telefon görüşmemiz sırasında ilginç bir detaya dikkat çekiyor. Bu proje ile TUSAŞ’tan sonra bir ‘uçak’ tasarlayıp, üretebilecek ikinci bir şirkete sahip olacağımızın altını çiziyor.

Info grafik: Hafize Yurt - TRT Haber[Info grafik: Hafize Yurt - TRT Haber]

En büyük belirsizlik konseptin nasıl olacağı

Bu işlerde çalışan biri olarak projeye dair ‘gri’ gördüğü alanları da merak ediyoruz. En büyük belirsizliğin MİUS’un hangi konseptle nasıl bir muharebe ortamında, ne tür bir görev yapacağı olduğunu söylüyor Doğan.

Boeing’in ‘Loyal Wingman’ projesi üzerinden bir okuma yapıyor ve şöyle devam ediyor:

“Loyal Wingman bir konsept…Temel amacı, insanlı savaş uçaklarına kol kanat germek ve onları desteklemek. Boeing her şeyi bu konsept üstüne kurguladı. Bu örnekten yola çıkarsak bence en önemli soru, BAYKAR ve ilgili kuvvetler, MİUS için nasıl bir konsept planlıyor? Zira bu sorunun cevabı projenin kaderini ciddi oranda etkileyecek.

İşin bir diğer noktası MİUS’un sahip olacağı yapay zeka… Günümüzde sensörlerden çok anlamlı ve doğru veriler alabiliyoruz. Bu sensörlerden gelen verileri yüksek hızlarda matematiksel işlemler içerisine sokabiliyoruz. Ancak sensörlerin ürettikleri verilerin boyutları her geçen gün ciddi bir hızla artıyor. Bu verileri işlememizi ve aktarmamızı sağlayan haberleşme ve yarı iletkenler o hızda gelişmiyor.

Bir pilotun, yani bir insanın algılama kapasitesini düşünün... Saniyede milyonlarca, hatta milyarlarca işlem yapabilen bir insan beyninin, algılama, işleme ve harekete geçme kabiliyeti ile bir insansız sistemi kıyaslamak şu an için biraz zor. Ancak MİUS bir gelecek projesi... Biz buradan başladıktan sonra teknolojik olgunluk oluştuğu takdirde, bu alanda dünyada lider ülkelerden de olmamız işten bile değil.”

Önemli bir boşluğu doldurabiliriz

MİUS sadece Türk yapımı insansız hava aracı olma özelliğini taşımayacak… TB-2 gibi dünyada konsept değiştirmiş bir SİHA’yı üreten şirketin yeni projesi olarak konumlanacak. Haliyle MİUS’un tıpkı TB-2 gibi derin bir dönüşüm getirip getiremeyeceğini merak ediyoruz.

Kadir Doğan öncelikle MİUS benzeri birçok proje olduğunu hatırlatıyor. Çin, Rusya, İngiltere ve ABD bu projeleri geliştiren başlıca ülkeler.

Batının geliştirdiği Loyal Wingman, Taranis, X-47B gibi araçların yüksek maliyet nedeniyle MİUS ile yarışabileceğini beklemiyor. Rus ve Çin araçları içinse ‘yeterlilikleri muamma’ diyor.

Türkiye’nin TB-2 sınıfında olduğu gibi İnsansız Savaş Uçakları konusunda da taktik/stratejik sınıfta bir boşluk yakalayabileceğine işaret eden Doğan, sözlerini şöyle tamamlıyor:

“MİUS günün sonunda Çin ve Rus rakiplerinden teknik açından daha başarılı bir şekilde, doğru konseptle konumlandırılırsa önemli bir oyuncu olur. Çünkü mali açıdan yüksek ihtimalle Amerikalı ve İngiliz rakiplerinden çok daha maliyet etkin kalacak.

Bugün nasıl TB-2 ve Anka ülkemizin gücünü gösteren, diplomatik olarak önemli bir silah haline geldiyse, MİUS’un çok daha büyük bir diplomatik silah olacağını düşünmek yanlış olmaz.”
 

Sıradaki Haber
Dışişleri'nden AB'ye Kıbrıs tepkisi
Yükleniyor lütfen bekleyiniz