Yıllık hasılatı 900 milyon liraya yaklaşan, her geçen gün büyüyen Türk sinema sektöründe son dönemde film yapımcıları ile Türkiye'deki 2 bin 939 sinema salonunun 905'inin sahibi işletmeci grup arasında kriz yaşanıyor.
Yapımcılar, bilet hasılatından kendilerine düşen payın yıllardır artmadığını, bunun sürdürülemez olduğunu savunuyor.
Salon işletmecilerinin patlamış mısır ve içeceğin ücretini müşteriden alarak, biletin esas payını düşük tuttukları iddiası promosyon krizinin kaynağı.
Filmleri milyonlarca seyirciyle beyaz perdede buluşan Yılmaz Erdoğan, bu konuyu TRT Haber'de Fuat Kozluklu'ya değerlendirdi.
"Sorunun bu hafta çözüleceğine inanıyoruz"
Yılmaz Erdoğan, konunun en kısa sürede çözüleceğine inandığını söyledi.
Erdoğan, "Bu hafta öyle ya da böyle bu iş netleşir diye düşünüyorum. Çarşamba diye duydum komisyona girecek. Benim gönlümden geçen bizim anlaşmamız ve işimizi yapmamız için illa bizi yasanın zorlamasına gerek yok ama olmuyorsa beklenebilir." dedi.
"Seyirci rekoru kırarsak maliyeti kurtarabiliyoruz"
Erdoğan, film yapma ve sinemada izleme maliyetlerinin arttığını ancak kazancın sabit kaldığını söyledi.
"Maliyetlerin hepsi arttı bir tek bizim biletten aldığımız pay artmadı. Seyircinin sinemaya gittiğinde ödediği para arttı, her şey arttı ama bir tek bu artmadı. 2014'ten beri kademeli olarak bu yönetim gelince Mars grubuna iş, artık sistem durdu. Seyirci rekoru kırılırsa maliyet kurtarma durumuna geldi ki anlaşılamaz şekilde başa döndük. Gene söylüyorum biz kavga gürültü peşinde değiliz. Seyircinin karşısında olmaz. Öyle şeyle filmlerde olur.
Erdoğan uzlaşmacı bir dil bulunursa krizin çözüleceğini de sözlerine ekledi.
Konuyla ilgili torba yasada yer alan kanun teklifinin mecliste görüşülmesi bekleniyor.
Kaynak: TRT Haber