Foça Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Halis Kara'nın yazdığı raporda iç savaşın yaşandığı Suriye başta olmak üzere Afrika ve Orta Doğu ülkelerinden düzensiz göçmenlerin Avrupa'da daha iyi bir hayat sürme arzusuyla Türkiye üzerinden yasa dışı yollarla Yunanistan'a geçmek istedikleri hatırlatıldı.
Yunanistan topraklarına ya da kara sularına giren düzensiz göçmenlerin, görevlilerce yakalanıp uluslararası sözleşmelere konu edilen hiçbir hak kullandırılmadan sistematik olarak Ege Denizi'ne geri bırakıldıklarının maddi delillerle tespit edildiği belirtildi.
Yunan Sahil Güvenlik birimlerince düzensiz göçmenleri taşıyan şişme botların patlatıldığı, botlara takılı motorların söküldüğü, göçmenlerin ve beraberinde bulunan para, pasaport ve cep telefonu gibi kıymetli eşyaların hukuksuz şekilde yağmalandığı anlatıldı. Yunan kolluk birimlerinin fiili eylemleri ile birçok göçmenin açık denizde kaderlerine terkedildiği kaydedildi.
1328 düzensiz göçmen Türk kara sularına geri itildi
"Foça Cumhuriyet Başsavcılığı resmi kayıtlarına yansıyan adli olaylar, Yunanistan'ın düzensiz göçmenlere uyguladığı uluslararası hukuka aykırılığı tespit etmek ve tarihe şerh düşmek amacıyla kaleme alınmıştır" ifadesinin yer bulduğu raporda başsavcılık sorumluluk alanında 2011-2021 döneminde kayıtlara geçen 45 geri itme olayı irdelendi.
Rapora göre, 2011-2019 arasında 2 geri itme olayı yaşanırken 2020'de 20, 2021'de ise 23 olayın yaşandığına dikkat çekildi. Bu olaylarda 1328 düzensiz göçmenin Türk kara sularına geri itildiği belirtildi.
Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler'e çağrı
Raporun sonuç bölümünde ise şu ifadelere yer verildi:
"Yunan Sahil Güvenlik görevlilerinin düzensiz göçmenlere uyguladığı darp, cebir, silahla ateş açma, çıplak arama ve yağma suçlarının hukuki yaptırımı olacak mıdır? Yunan Sahil Güvenlik birimlerince düzensiz göçmenlere ait olup el konulan para, cep telefonu, bot motorları ve sair değerli eşyaların akıbeti nedir? Bu değerli eşyalara hangi uluslararası mevzuat hükmüne dayanılarak el konulmuştur? Yunan Sahil Güvenlik birimlerinin insan canını hiçe sayarcasına düzensiz göçmenlere uyguladığı 'geri itme' olarak adlandırılan sistematik eylemlerin uluslararası hukuk nezdinde bir karşılığı olacak mıdır? Bu soruların cevabı Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler gibi yetkili uluslararası makamların yapacağı bağımsız soruşturmalarla aranmalıdır."