Aylardır beklenen müjdeli haber geldi. Koronavirüs aşısının Türkiye’de uygulanmasına günler kaldı. Sağlık Bakanlığının aşılama planları hazır. En başta, koronavirüsle savaşta en ön cephede mücadele eden sağlık çalışanları aşılanacak. Ardından risk grupları ve yaş analizleri çerçevesinde toplumun geri kalanına kademeli olarak aşı yapılacak.
Uzun zamandır bu gelişmeyi bekleyenler bir yandan da kafalarında beliren sorulara cevap arıyor. Aşı ne kadar koruma sağlayacak? Korunma tedbirlerine devam etmek gerekecek mi? En önemlisi de aşılamayla birlikte salgın sona erecek mi? Tüm bu soruların cevabını Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri Prof. Dr. Mustafa Hasöksüz, Prof. Dr. Recep Öztürk ve Prof. Dr. Serhat Ünal TRT Haber için verdi.
Sağlık Bakanlığı dağıtım planını yaptı
COVID-19’la ilgili aşılama çalışmaları dört aşama halinde yapılacak. İlk etapta sağlık çalışanları, 65 yaş üstü bireyler, engelliler, koruma evlerinde kalanlar ve kalabalık yerlerde yaşayanlar var. Bu konuda Sağlık Bakanlığının çok iyi bir planlama yaptığını ifade eden Koronvirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Hasöksüz, “Aşı uygulanacak kesimlerin sayıları, yerleri ile aşıların nerede kimler tarafından yapılacağı belli. Hangi bölgeye, illere aşıların nasıl götürüleceğine dair çok ince ayrıntılar dahil hepsi programlandı” diyor.
Aşıların uygulanmadan evvel inceleyeceğini söyleyen Prof. Dr. Hasöksüz, yapılacak çalışmayı şöyle anlatıyor:
“Aşılardan örnekler alınarak Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumuna (TİTCK) ait laboratuvarlarda incelenecek. Herhangi bir zararlı madde var mı, etkinliği nasıl, toksik bir şey içeriyor mu gibi her türlü analiz yapılacak. Eğer olumlu sonuç çıkarsa aşının uygulanmasına karar verilecek.”
Aşı iki doz halinde yapılacak
En çok merak edilenlerden biri de aşılamadan sonraki süreç. Aşının kaç doz uygulanacağı ve ne kadar süre geçtikten sonra koruma sağlayacağı soruları bu noktada öne çıkıyor. Prof. Dr. Hasöksüz, bunun her aşıda farklı olduğunu ifade ediyor:
“Aşı iki doz halinde iki hafta arayla yapılacak. Sadece bu aşı değil, faz çalışmasında olan diğer tip aşılar ve diğer firmalara ait olan aşıların hemen hepsinin ikişer doz olarak yapılacağı ilan edildi. Bazıları 14 gün, bazıları 21 bazıları ise 28 gün arayla yapılacak. Bunun sebebi, farklı aşı tiplerinde koruyucu antikorların ya da hücrelerin bağışıklık sistemini hazırlaması için yine değişik sürelere ihtiyaç duyması.”
Koronvirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Hasöksüz, aşılamanın ardından vücutta gelişecek antikor oluşma süreci ile ilgili olarak ise şunları anlatıyor:
“Birinci doz yapıldıktan iki hafta sonra ikincisi yapılacak. Ondan sonra 2-3 haftada beklemek gerekecek, yani 40-42 gün sonra vücutta koruyucu antikorlar oluşabilir.”
Hastalığın ağır geçirilmesini engelleyecek
Aşı olanların, koronavirüse karşı antikor geliştirseler bile tedbiri elden bırakmamaları gerektiği vurgulanıyor. Bunun sebebini ise Koronvirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Recep Öztürk şöyle açıklıyor:
“Hastalanıp iyileştikten sonra nasıl korunmaya devam ediyorsak, aşılandıktan sonra da bunu sürdüreceğiz. Aşı bizim hastalanmamızı, özellikle de ağır hastalığa yakalanmamızı engelleyecek. Ama tamamen virüsü engellemeyecek. Virüs bize yine bulaşabilecek ama biz ağır hasta olmayacağız.”
Dünyanın dört bir yanında aşı çalışmaları yapılsa da hala cevaplanamayan sorular var. Bunun sebebi, bu tür çalışmalarda zamana ihtiyaç duyulması. Aşıların koruyuculuğunun ne kadar süreceği, zaman içinde belli olacak konular arasında. Bir başka Koronvirüs Bilim Kurulu Üyesi olan Prof. Dr. Serhat Ünal, aşının koronavirüse karşı insanları ne kadar süre koruyacağı konusunda kesin bir bilginin olmadığını hatırlatıyor ve uyarıyor:
“Maske, mesafe ve hijyen kurallarına aşı olunduktan sonra da dikkat edilmesi gerekiyor.”
Prof. Dr. Ünal, aşılamanın salgının seyrini nasıl etkileyeceğini ise “Aşılama ve tedbirlerle birlikte önümüzdeki 1-1,5 ay içinde vaka sayılarında bir azalma olacağını düşünüyorum. Nisan-mayıs gibi yerli aşımızı kullanmaya başlayacağız. O zaman daha da fazla aşılama yapılacak” sözleri ile anlatıyor.