Son günlerde 30 bine yaklaşan vaka sayıları, salgının ilk dönemlerinde görülen rakamları hatırlatıyor. Aşı karşıtları rakamların halen yüksek olduğunu ve aşının vaka sayısını düşürmediğini iddia ediyor. Oysaki salgının ilk dönemlerine göre sosyal ve ekonomik hayat çok daha işler durumda.
Uzmanlara göre aşılama bu oranda olmasaydı vaka sayıları çok daha yüksek olacak, sağlık sistemi çökme noktasına gelecekti. Sosyal ve ekonomik hayatın işler kalması ve vaka sayılarının baskılanması için aşılama çok büyük önem taşıyor.
Özellikle son dönemde hakim mutasyon olan Delta, çok daha bulaşıcı ve daha ağır hastalığa neden oluyor. İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre ise aşısız olanlarda gözlenen ölümler, aşılı olanlara oranla 46 kat daha fazla.
Uzmanlar da hayatın seyrini korumak için hem kendimiz hem de çevremiz için aşı olmanın çok etkili olduğunu belirtiyor ve aşıyla hastanelerdeki hasta sayılarının da azalacağının altını çiziyor. Hasta sayılarının azalması da sağlık sisteminin çökmesini engellemede önemli görülüyor.
Virüse karşı en etkili silah olan aşılamada gelinen son durumu Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz TRT Haber’de değerlendirdi:
-Aşılama ne durumda?
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) September 17, 2021
-Hastanelerde son durum ne?
Virüse karşı en etkili silah olan aşılamada gelinen son durumu Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz @trthaber’de değerlendirdi. pic.twitter.com/WwlcWQjgVC
Aşılama oranı gün geçtikçe artıyor. 105 milyon doza yakın aşı yapıldı.
"Delta ve Delta Plus varyantları çok daha bulaşıcı ve ölümcül"
Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, aşılamalarla hastaneye yatışların daha az olacağına değindi:
“İlk doz aşılama oranı yüzde 85, 2’nci doz aşılama oranı ise yüzde 67 seviyesine ulaştı. Öte yandan şu anda bizim karşı karşıya olduğumuz Delta ve Delta Plus varyantları çok daha bulaşıcı ve ölümcül. Toplumdaki her bireyi koruyabileceğimiz silah ise aşı. Aşılamalar da hastaneye yatışı ve ölümü azaltıyor. İngiltere’de açıklandı. Aşılanmayan kişilerin ölüm oranı aşılı olanlara oranla 46 kat daha fazla. Durum böyle olunca aşısı tamamlanmış bireylerin hastaneye yatışlarının da az olduğunu görüyoruz.”
"PCR testleriyle, hastalığı belirtisiz geçiren kişiler tespit ediliyor"
Yüz yüze eğitimlerle beraber, PCR testleriyle toplu bulunulan alanlarda tarama dönemi de başladı. Doç. Dr. Kayıpmaz, PCR testleriyle beraber belirti göstermeden hastalığı taşıyan kişilerin belirlenme seviyesinin arttığını söyledi:
“Sonbahar aylarının gelmesiyle de birlikte kapalı alanlara girildiği için bireyler aşıya daha çok yöneldi. Fakat semptom göstermeyen vakaları PCR testleriyle bulmak önemli. Testlerle belirtisiz hastalığı geçirenler daha çok bulunabiliyor. Bu bireyleri de izolasyona alarak, bulaşıcılık önlenmiş oluyor. Bazı süper bulaştırıcılar var. Bu kişiler, 10 kişiye kadar hastalığı yayabiliyor. O yüzden testlerle taramalar bulaşıcılığı önlemede çok önemli.”
Doç. Dr. Kayıpmaz, daha fazla kişinin aşılanmasının hastanelere yatışları azalttığını vurgulayarak, 12 yaş üzeri her bireyin aşılanmasının kapalı alanlarda bulunmanın güvenirliğini artırdığını belirtti. Kayıpmaz, bireylere aşı olma çağrısını yineledi.