Türkiye’de koronavirüs nedeniyle spordan sanata birçok dalda faaliyetler durduruldu. Bunlardan biri de izcilik.
Türkiye İzcilik Federasyonuna üye, lisanslı 235 bin izci bu süreçte doğadan uzak kaldı. Ancak onlar tutkularından vazgeçmediler, ev ortamında da izciliğin gerekliliklerini yerine getiriyorlar.
Çoğunluğu gençlerden oluşan izcilerin evdeki faaliyetlerini, Türkiye İzcilik Federasyonu Başkanı Hasan Dinçer Subaşı anlattı:
“Sürecin başından beri izcilerimiz ‘Evde izci kampı’ parolasıyla kendilerini tecrit etmeye başladılar. Bu süreçte canlı yayınlarla izcilik teorik bilgileri kendilerine aktarılıyor. İzciler de evde çarşaf veya battaniyelerle çadır kurarak bunun içinden faaliyet gösteriyor, canlı yayınları üniforma ile izliyorlar. Ayrıca kendileri irticalen çektikleri videolar ile halkı evde kalmaya ve okumaya teşvik ediyor, sağlık çalışanlarına desteklerini gösteriyorlar.”
Eğitim için bir fırsat
İzcilerin ev ortamında yaptıkları bunlarla da sınırlı değil. Tıpkı doğada bir kamp ortamındaymış gibi yapılması gereken işleri evlerinde yapıyor, tekrar tabiata kavuşacakları günlere hazırlanıyorlar.
İzciliğin her zaman ve her koşulda hayatta kalabilmek olduğunun altını çizen Subaşı, bu sürecin izciler için bir eğitim fırsatı olduğunu belirtiyor:
“Gerçekten eğitim programında bulunan; evde annelerinden yemek yapmayı öğrenmek, odalarında tertip ve düzeni sağlamak, aile içinde sevgi ve muhabbet dili kullanmak, bulaşık yıkamak, dikiş dikmeyi öğrenmek, çevrelerindeki kültürel eserleri internet üzerinden araştırıp öğrenmek, bir Türk destanı öğrenmek, İstiklâl Marşımızın on kıtasını ezbere en güzel şekilde okuma çalışmalarını da yürütmekteler. Arama Kurtarma ve İnsani Yardım ekiplerimizde görevli olan liderlerimiz ise Vefa Grubu ile çalışmalara katılmakta, evlerinde camlı maske imal edip sağlık görevlilerine hediye etmektedirler.”
Kurgu: Cihan Karaahmetoğlu