Açık 1ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Koronavirüs
TRT Haber 09.12.2020 11:30

Yanlış bilgi salgını koronavirüs kadar tehlikeli

Artan vaka sayısıyla beraber koronavirüsle ilgili hurafeler de çoğalmaya başladı. Bu durumun son derece tehlikeli bir noktaya evrildiğine işaret eden uzmanlar "Sadece virüsle değil, yanlış bilgi salgınıyla da mücadele ediyoruz" diyor.

Yanlış bilgi salgını koronavirüs kadar tehlikeli

Dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de koronavirüs vaka sayısı giderek artıyor. Bir yandan aşı çalışmalarından gelecek her haber dikkatle takip edilse de diğer yandan özellikle son 2 ayda ülke genelinde çoğalan hasta sayısı farklı sorunları da beraberinde getiriyor.

Bu sorunların başında hastanelerde yoğunluk ve bilhassa yoğun bakım doluluk oranı olarak görünse de, tabloya eklenen her yeni vaka sağlık çalışanlarına ilave bir yük anlamına da geliyor. Yine bu dönemde çoğalan vakalar nedeniyle ekonomik ve sosyal hayatta bir türlü normalleşme adımları tam anlamıyla atılamıyor.

Korona sayısıyla birlikte hurafeler de arttı

Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, virüsün ilk görüldüğü dönemlerde vatandaşların doktorlardan gelen önerilere daha çok uyduğunu ancak bu durumun son dönemde nispeten azaldığını söyledi.

Prof. Dr. İlhan’a göre hastalığın bu kadar yayılmadığı dönemde enfekte olan hastalar özellikle ilaç kullanımı konusunda çok daha dikkatliydi.

Koronavirüsün son dönemlerde artmasıyla beraber neredeyse her kafadan bir ses çıktığına işaret eden Prof. Dr. İlhan, “Hemen herkesin yakınında aktif hasta var. Bir anda koronavirüse çok iyi geldiğine inanılan ve bilimsellikle alakası olmayan uygulamalar yayılmaya başladı. Doktor olmamasına rağmen koronavirüsle ilgili hemen herkes kendince yorum yapmaya, yakınındaki kişileri yanlış bilgilerle yönlendirmeye başladı. Korona sayısıyla birlikte hurafeler de arttı” değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan. Foto: AA[Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan. Foto: AA]

İlaçlarla ilgili yanlış söylemler ölüme sürüklüyor

Özellikle sosyal medya ve kimi cep telefonu haberleşme uygulamalarından sıklıkla yapılan kekik suyu içme, sarımsak yeme, bol turp tüketimi ve benzer önerileri hatırlattığımız Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, bu durumun nasıl son derece tehlikeli sonuçları olduğunu şu sözlerle anlattı:

“Bu önerileri yapanların neredeyse tamamına yakını hekim değil. İnternet üzerinden yapılan bu tür yönlendirmeler son derece zararlı bir süreci tetikliyor.

Sizin bahsettiğiniz yöntemlerin yanı sıra özellikle ilaç kullanımı konusunda da inanılmaz bir dezenformasyon yürütülüyor.

Son dönemlerde bizim de sıklıkla duyduğumuz yanlış bir inanış cep telefonlarından mesaj olarak yüz binlerce kişiye ulaşıyor… COVID öldürmezmiş de kullanılan ilaçlar öldürürmüş… Buna inanan vatandaş ilacını kullanmıyor. Normalde belki de çok basit bir şekilde atlatabileceği hastalığı ölümcül bir hal alıyor. Çünkü ilacı kullanmadığı için virüs akciğerlerde çok hızlı bir tutulum gerçekleştiriyor ve kişi çok ciddi sıkıntılarla acilen yoğun bakıma alınmak zorunda kalınıyor, maalesef kimileri hayatını kaybediyor.”

İlaçlarını kullanmayan hastaların bazıları ilerleyen günlerde yoğun bakıma alınmak zorunda kalıyor.[İlaçlarını kullanmayan hastaların bazıları ilerleyen günlerde yoğun bakıma alınmak zorunda kalıyor.]

Diğer hastaların da tedavi görmesini engelliyorlar

Vatandaşlara “Her söylenene inanmasınlar... O bilgiyi kim söylüyor? Dünya Sağlık Örgütü mü, Sağlık Bakanlığı mı, Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi bir hekim mi? Yoksa kim olduğunu dahi bilmedikleri biri mi? Duyduklarını mutlaka süzsün halkımız” önerisinde bulunan Prof. Dr. İlhan, şöyle devam etti:

“Yanlış söylemlere inanıp hastaneye yatırılmak zorunda kalan her kişi hem zaten insan üstü bir çabayla çalışan sağlık personeline ekstra bir yük oluyor, hem de gerçekten de yoğun bakım ihtiyacı olan başka bir hastanın tedavisini engelliyor.

Pandemi süreçleri herkesin bilmesi, fikir sahibi olması gereken dönemler değil… Okumak, dinlemek, araştırmak elbette çok önemli ama yanlış kişilerden bilgiye erişilmesi de son derece yanlış. Toplumun genelini ilgilendiren bir durumdan bahsediyoruz ve bu işin şakası yok.”

Semt pazarı tezgahlarındaki kimi yazılar vatandaşları yanlış yönlendirebiliyor.[Semt pazarı tezgahlarındaki kimi yazılar vatandaşları yanlış yönlendirebiliyor.]

Aşı konusunda da benzer bir süreç var

Prof. Dr. İlhan’ın üzerinde durduğu bir diğer konu da son dönemlerde sıklıkla tartışılan ‘aşı’ oldu.

İlhan’a göre kamuoyunda bu konuda da yanlış bir tartışma yürütülüyor ve bunun da gelecek dönemde sancılı sonuçları olabilir.

“Aşı için de benzer bir bilgi kirliliği karşımıza çıkıyor” diyen Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, “Sürekli aşı markası konuşuluyor… Bu doğru değil” ifadesini kullandı ve sözlerini şöyle tamamladı:

“Tabii ki gönlümüz yerli aşıdan yana ama eğer farklı bir aşı ile süreç yürütülecekse vatandaşların da bu sürece ayak uydurması lazım. Türkiye’nin son derece iyi isimlerden oluşan Bilim Kurulları var, aşı konusunda uzman kişilerin yer aldığı kurumlar var. Onların onay vermemesi durumunda zaten herhangi bir aşının yapılması mümkün değil. Bu nedenle, onay verilen aşıya güvenmek ve sıra bize geldiğinde yaptırmak çok önemli. Vatandaşlara çok net bir çağrıda bulunuyorum; sıra onlara geldiklerinde hangi aşı olduğuna bakmaksızın mutlaka aşılarını yaptırsınlar. Pandemi sürecinde de maske, mesafe ve hijyen kurallarına sonuna kadar uysunlar.”

Sıradaki Haber
Turizmde 6 bin 338 tesis ve aracın güvenilirliği tescillendi
Yükleniyor lütfen bekleyiniz