Zonguldak'ta atölyeye dönüştürdüğü evinin balkonunda ağaç parçalarını sanat eserine dönüştüren 59 yaşındaki Ahmet Ali Yazıcı, yaptığı 16. yüzyıla ait savaş gemisi maketleriyle ilgi görüyor.
Hobi olarak başladığı ahşap parçalarından figür oluşturma işini zaman içerisinde tutku haline getiren Yazıcı, mesai saatlerinden kalan zamanını atölyeye çevirdiği evinin balkonunda geçirerek, farklı boyutlarda kalyonlar yapıyor.
Karaağaç, akçaağaç, maun, ceviz ve kayın gibi çeşitli ağaç parçalarını bir araya getirerek, bunları bulduğu kalyon modellerine uygun üreten Yazıcı, yaptığı savaş gemilerinin sayısını artırarak, sergiyi açmayı hedefliyor.
"Gemilerimi sabırla ve severek inşa ediyorum"
Yazıcı, ahşap ağaç parçalarından çalışmalar yapmaktan ve ortaya güzel bir eser çıkarmaktan dolayı mutlu olduğunu söyledi.
Model çizen bir arkadaşının yaptığı maketin çok hoşuna gittiğini ve bu işle ilgilenmeye karar verdiğini anlatan Yazıcı, "Arkadaşımdan rica ettim, bana plan verdi. O hevesle 15 gün içerisinde bir maket yaparak arkadaşıma getirdim. Yaptığım maket onun çok hoşuna gitti. Daha sonra bunu devam ettirdim" dedi.
Yazıcı, her maketin bir planı olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Tersanede bir gemi nasıl orijinal şekilde yapılıyorsa ben de ustalığı o şekilde uygulayarak gemilerimi sabırla ve severek inşa ediyorum. Ahşap parçalarını bazı marangozlardan bulabiliyorum. Ama genelde parçalarımız ithal geliyor. Eskiden bazı şehirlere gidip temin etmeye çalışırdık. Şimdi bunu belirli ölçülerde, istediğin şekilde ahşabı alabiliyorsun ki bu ahşapların özelliği fırınlanmış, işlenmiş, ilaçlanmış olması."
En basit kalyon yapımı 3-4 ay sürüyor
En basit kalyonun yapımının 3-4 ay sürdüğünü söyleyen Yazıcı, "Bunları hobi olarak yapıyorum. İşimden kalan zamanımı burada değerlendiriyorum. Bunları biriktiriyorum, gelecekte bir sergi açma hayalim var" dedi.
Maketleri yapmak için evinin balkonun atölyeye çevirdiğinden bahseden Yazıcı, birçok araç gereçle maketleri yaptığını, maddi bir külfeti olsa da severek çalışmalarını devam ettirdiğini söyledi.
"En zor ve en önemli bölüm başlangıcı"
Ahmet Ali Yazıcı, gemilerin yapımında çivi kullanmadığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Gemi yapımının ilk aşamasında planda olduğu gibi eğrilerimizi çıkartıyoruz. Ana omurgamızı hazırlıyoruz, sonra onları yerleştiriyoruz, gönyesini alıyoruz. Tek tek, bir sağdan bir soldan çıtalama şeklinde kapatıyoruz. Daha sonra güverte, ambar derken orijinal bir şekilde modelimiz meydana çıkıyor."
Teknenin kesinlikle eğri, yamuk olmaması gerektiğini söyleyen Yazıcı, "En zor ve en önemli bölüm başlangıçtır. Ufak bir yamulma ve çarpıklık bütün ilerleyen aşamalarda önümüzde bir engel ve görünümü de çok kötü oluyor. Maketi sarma işi biraz zor çünkü kasılıyor, çıtalar kırılıyor. Sarma işi bittikten sonra daha sonraki aşamalar sabırla ve zevkle devam ediyorum" dedi.
Saatlerce uğraştığı bir parçanın uymadığı anlarda yeni parça arayışına girdiğini anlatan Yazıcı, her hatadan bir tecrübe elde ettiğini ve maket yapımını daha iyi bir seviyeye çıkardığını vurguladı.
"Bütün parçaları kendi elimle yapıyorum"
Yazıcı, yaptığı maketleri evinin farklı köşelerine yerleştirdiğinden ve gelen misafirlerden olumlu tepkiler aldığından bahsederek, şunları söyledi:
"Bana, 'Senin evin aynı bir müze' diyorlar. İnceledikçe hayretlere düşüyorlar. Maketin yapımı ince, hassas ve ölçülü. İpleri bağlamanın bile ayrı özellikleri var. Normal bir düğüm atıp gitmiyoruz. Makaralar var ve her makara çalışır vaziyette. Filikaları gemiden aşağıya indiririm, yukarı çekerim. Bütün makaraların hepsi o özellikte yapılmıştır. Yapılan her şeyin orijinali çalışır vaziyette. Bütün parçaları kendi elimle yapıyorum, dışarıdan hazır alıp taktığım yok. Benim özelliğim bu, çünkü 'Ben yaptım' demem gerekiyor."
Elinde yapılmayı bekleyen 7 modelin daha olduğunu anlatan Ahmet Ali Yazıcı, yapması bir hayli zor olan San Felipe Kalyonu'nu bitirme hayali olduğunu ve onu bitirdiğinde eserlerini herkesin görebilmesi için sergi açmayı planladığını vurguladı.
Kaynak: AA