Marangozhanelerin ahşap atıklarını sanat eserine dönüştüren Ömer Şavlı, evinin çatı katına atölye kurdu. Sandaldan çeşitli boyutlarda yelkenlilere ve balıkçı teknelerine kadar birçok deniz taşıtının maketini kurduğu atölyede yapıyor.
Şavlı, eserlerini alışveriş merkezleri ile üniversite yerleşkelerinde sergiliyor. Tunçbilek Termik Santralinden emekli olan Ömer Şavlı, yelkenlilere olan merakının çocukluğunda başladığını söyledi.
"Gemi merakı kültürel"
Kütahya'nın okyanuslar aşan Osmanlı devletinin mirasını taşıdığını, Atatürk'ün de Dumlupınar'da Akdeniz'i hedef gösterdiğini hatırlatan Şavlı, şöyle konuştu:
"Bizim çocukluğumuzda ulaşım bu kadar kolay değildi. Denizle tanışmamız biraz geç oldu. İlçemizden bir çay geçiyor. Ayrıca termal kaynakların etkisiyle yüzmeye erken başlarız. Ancak sanıyorum, bizde bu gemi merakı kültürel. Her yaptığım gemide, bu mirası taşıdığımı hissediyorum. Açtığım sergilerde, çocuklara ve gençlere ayrıntılı bilgiler veriyorum, küçük kağıt sandallar hediye ediyorum. Her sergimde de yoğun bir ilgi oluyor."
En büyüğünü 2-2,5 yılda tamamlıyor
İçinde hep canlı tuttuğu hayaline emekli olduktan sonra kavuştuğunu anlatan Şavlı, bu dönemde ailesiyle gittiği tatilde ilk kez bir katamaranın ahşap maketini yaptığını belirtti.
Şavlı, tatilden dönünce evinin çatısında bir atölye oluşturup, yelkenliler başta olmak üzere çeşitli deniz taşıtlarının maketlerini yapmaya başladığını söyleyerek, "Önceleri malzeme bulmak çok zor oluyordu. Çay kaşıkları, şiş çubukları, kibrit çöpleri gibi ne bulursam onlarla maketlerimi yapıyordum. 10 senedir yapım tekniklerinde bir hayli yol aldık" dedi.
Ana malzeme olarak marangozhanelerin ahşap artıklarını kullandığını belirten Şavlı, bir sandal maketini 7-10 günde, bir kalyon maketini (yelken ve kürekle yol alan savaş gemilerinin en büyüğü) ise 2-2,5 yılda tamamladığını vurguladı.
Kaynak: AA