Antalya'nın Demre ilçesinde, Myra Antik Kenti'nde bulunan bronz telle dikilmiş yaklaşık 6 santimetre çapındaki kurşun zarf, kazı ekibini heyecanlandırdı.
Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Müzeoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nevzat Çevik, Myra Antik Kenti ve limanı Andriake'deki kazılarda 10 yılda tarihe ışık tutan çok önemli kalıntıları gün yüzüne çıkardıklarını söyledi.
Çevik, kazılarda ölen kişiyi ve yakınlarını betimleyen kabartma figürler ve yazıtlarının yer aldığı Klasik Çağ'dan kalma 110 kaya mezarının da ortaya çıktığını belirtti.
Büyük finans, geniş katılımlı ekip ve uzun zamanlı çalışmanın neticesinde geçmişe dair çok önemli bilgilere ulaştıklarını vurgulayan Çevik, "Kazı başkanı olarak yaklaşık yedi yılda planladığım hedefin en az iki kat ilerisinde bir programı gerçekleştirmenin huzurunu yaşıyorum. Kaya mezarları ve tiyatroyu aynı karede görüyorsunuz. Bir tarafta Klasik Çağ'dan kaya mezarları, hemen yanında Roma'dan kalma tiyatro. Bunların arasında 400 yıl var ama bugün aynı fotoğrafta duruyorlar" dedi.
"Her çıkan şey önemli"
Nevzat Çevik, bu yılki kazılarda döneme ilişkin sikkeler, seramikler, metal buluntular çıktığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Bu yılki çalışmalarda en heyecanlandığımız şey hiçbir anlam veremediğimiz bir nesne oldu. 5-6 santimetre çapında bir kurşun, içinde bir kurşun obje daha var, sarılmış şekilde. Onun da içinde bir obje var ve bronz telle de dikilerek bağlanmış, hiçbir zaman açılmamak üzere. Kurşun olduğu için içini açamıyoruz, yandan kırık bir yeri var, oradan içini görüyoruz. İçinde kurşundan bir zarf yapmışlar, sanki bir büyü gibi, dışarıya çıkmasın diye kurşunla sarmışlar, bronz telle bağlamışlar. İçini açmayacağız, kurşun dağılır ve bir daha toplayamayız, tahrip edebiliriz. Bu yüzden hiç dokunmadan onu anlamamız gerekiyor. Tabii ne olduğunu öğreneceğiz. Örneği olmayan, emsalsiz, içeriğini asla tahmin edemediğimiz eserler bizi çok daha heyecanlandırıyor. Bizim için yeni çıkan her şey önemlidir."
Parçanın bulunduğu alan dolayısıyla Roma dönemine ait olduğunu düşündüklerini ifade eden Çevik, parçanın bir mezarlığa yakın yerde bulunduğunu, bu açıdan ölüyle de alakalı olabileceğini söyledi.
Kaynak: AA