Eserlerinde biyolojik materyal kullanan bir sanatçı Nergiz Yeşil. Tophane'deki atölyesi, alışılmışın dışında malzemelerle dolu. İlk dikkat çekenlerse mantarlar.
Sanatçı mantarı farklı şekillerde, boyutlarda, renklerde yetiştiriyor. Kurutup boyayarak sanatı için malzeme haline getiriyor.
Böylece hem tüketimini en aza indiriyor hem de fazlalık malzemeleri doğaya zarar vermeden gübreye dönüştürüyor.
Mantar türünün farklı olduğunu söyleyen sanatçı Yeşil şöyle anlatıyor:
"Bu bildiğiniz şapkalı mantarlar türünden değil. şeker ve çayla besleniyor ve reçetesi çok açık. Kombucha beslendiği kabın şeklini alıyor, ikinci oluşan üst tabakası. Dolayısıyla orada artık sanat kaygıları işin içine girmiş oluyor. İşte büyüklüğünün formuna böylelikle karar veriyorum. Beslenme tipine göre de, yoğunluğuna göre de elde ettiğim sonuçlar değişiyor."
Atölyesinde laboratuvar titizliğiyle çalışıyor. Elma, havuç, pancar, kabak gibi bir çok sebzeden kağıt elde ediyor. Ceviz kabuğundan, kahveden boya yapıyor. Yün, kemik, hamur, saç gibi doğadaki her atığı malzemeye dönüştürüyor.
Göbeklitepe'den ilham aldı
Sanat anlayışının şekillenmesinde Nergiz Yeşil'in Göbeklitepe ilham olmuş:
"Organik materyalle çalışmak, materyali üretmek meşakkatli. Bugün ben çalışmak istemiyorum diyemeyeceğim günler var. Çünkü o gün mantarın beslenmesi ya da mantarın likitten çıkartılması gerekiyordur, ya onu yaparım ya da malzememi kaybederim.
Bildiğiniz bir insanlık tarihi vardı, inandığımız ve Göbeklitepe'nin keşfiyle bu alt üst oldu. Artık yeni bilgiler ışığında oluşan yeni kurguya inanmaya başladık. Bu yeni inandığımızın da değişmeyeceğini bilemiyoruz. Bütün bunların içinde doğru ve gerçek bilgi mümkün mü sorusunun cevabı olarak ben, kurgusal bir tür ortaya koyuyorum."