Çanakkale Alexandria Troas Antik Kenti'nde 2 bin yıl önce Romalılar zamanında inşa edilen Herodes Atticus Hamamı'nın yıkılma tehlikesi oluşan kemerleri, çelik konstrüksiyonlarla desteklendi.
Çanakkale Boğazı'nın çıkışında yer alan Alexandria Troas, Roma kolonisi olduktan sonra bir liman kentine dönüştü.
M.S. 1. ve 4. yüzyıllar boyunca giderek büyüyen ve güçlü bir ekonomiye sahip olan Alexandria Troas'ın nüfusu bu tarihlerde 100 bin civarına ulaştı.
4. yüzyıl sonrası giderek zayıflayan ekonomisi ile küçülmeye başlayan kent, 9. yüzyıl sonunda büyük ölçüde terk edildi.
Antik kentin merkezi konumundaki forum içinde bulunan polygonal yapı, podyumlu salon, podyumlu tapınak, Odeion, Kryptoportikus, Hellenistik Stoa ile antik kentin geneline yayılmış diğer yapılardan olan Herodes Attikus Hamamı, Nymphaion ve Doğu Kapısı ve tiyatro görülebilir kalıntıları arasında bulunuyor.
Tarihi yapının barındırdığı yüksek kemerler ise zamanla yıpranarak yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı.
"Kemerler güneşin batışı ve manzara seyri için kullanıldı"
Ankara Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Alexandria Troas Kazı Başkanı Doç. Dr. Erhan Öztepe, hamam yapısı üzerinde bulunan kemerlerin 19. yüzyılın sonundaki şiddetli depremde büyük zarar gördüğünü belirterek, şöyle konuştu:
"Bu yapı, Anadolu'da Roma dönemine ait bilinen en büyük hamam olma özelliğini taşıyor. Bugünlere yıpranarak gelmiş. Biz 2011 yılındaki kazı çalışmalarını devraldığımızda uzun yıllardır durumunu bildiğimiz bu konuya daha da yoğunlaştık. Ve burayla ilgili bir proje geliştirdik. Çünkü kemerler statik açıdan çok sıkıntılıydı. Amacı dışında kullanılan bölge haline gelmişti kemerler. Maalesef burada bir gelenek haline gelmiş şekilde kemerlerin üzerine çıkılıp güneşin batışı ve manzara izleniyordu. İnsanların tahribatı da buradaki statik yıpranmayı hızlandırmış."
"Kemerleri uzun bir süre ayakta tutma imkanına kavuştuk"
Öztepe, bu konuda çeşitli önlemler aldıklarını anlatarak, şunları söyledi:
"Bu önlem çalışmaları kapsamında kemerlerin çelik konstrüksiyon ile desteklenmeleri konusunda bir proje geliştirdik. Projenin hayata geçirilmesi konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı bize destekte bulundu. Kemerleri uzunca bir süre ayakta tutma imkanına kavuştuk. Hem kültür varlığının korunması hem de ileriye dönük bu kemerlerin sökülüp yeniden inşa edilmesi için bir alt yapı oluşturmuş durumdayız."
Görevlerinin sadece kazmak ve bilgiye ulaşmak değil korumak da olduğundan bahseden Öztepe, "Hamam ve kemerlerde bunu gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum. Burada çok çalışma yapılacak. Sağlamlaştırmalar olacak. Belki önümüzdeki süreçte hamamın belli bölümünün ziyarete açılması sağlanabilecek. Kemerlerde yaptığımız destekleme çalışması bu yönüyle de çok önemli" dedi.
Kaynak: AA