Denizli'de Yukarı Menderes Havzası'nın batısında doğal bir tepe üzerine kurulu Ekşi Höyük'teki kazı ve restorasyon çalışmaları, Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fulya Dedeoğlu başkanlığındaki ekip tarafından sürdürülüyor.
8 bin yıl öncesine ait kalıntılar bulundu
Höyükteki kazılarda gün yüzüne çıkan buluntular, bölgenin yerleşik yaşama geçiş sürecinin aydınlatılması ve bölgedeki ilk çiftçi topluluklarına ilişkin bilgi edinilmesi bakımından büyük önem taşıyor.
Doç. Dr. Dedeoğlu, Ekşi Höyük'ün neolitik bir yerleşim yeri olduğunu söyledi.
Bölgede geçen yıl apsisli bir yapı bulduklarını anlatan Dedeoğlu, şunları dile getirdi:
"Bu yapının çevresinde odaklanan bir yerleşim modeli olduğunu gördük. Bu alanların tamamı Neolitik döneme ait ve en erken verileri bu yıl daha net biçimde açığa çıkardık. Buranın günümüzden 8 bin 750 yıl kadar geriye gittiğini biliyoruz. Burada yaşayanları bölgenin ilk çiftçileri olarak nitelendirebiliriz. Bu alanda çok sayıda üretime ilişkin malzeme ve materyal bulundu. Bunlar arasında dokumacılıkla ilgili olanlar var."
Dedeoğlu, aynı alanda hayvancılığa ilişkin verilere de ulaştıklarını aktardı.
Çok sayıda tarımsal alete de rastladıklarını vurgulayan Dedeoğlu, şunları söyledi:
"En ilginç olanlardan biri günümüzden 8 bin 750 yıl öncesine ait olduğunu değerlendirdiğimiz kemikten orak. Orakla ilişkili çakmaktaşı buluntuları mevcut. Kemikten orak dikkat çekici. Buna benzer örnekler birkaç yerleşimde var ama bizim için bir bütün şeklinde ele geçmesi güzel oldu."
Kemer tokası, boynuzlu mask
Bol miktarda üretimle ilişkili alanlar belirlediklerini aktaran Dedeoğlu, özellikle iki fırın etrafında yoğunlaşan ağırşak ve sapan tanelerinin o dönem yoğun biçimde dokumacılıkla uğraşıldığına işaret ettiğini vurguladı.
Neolitik döneme ait bu yerleşkede yapılan kazılarda insanlık tarihine ışık tutacak bulgular elde edildiğini anlatan Dedeoğlu, "Bu yıl yaptığımız kazılarda üzerinde muhtemelen bir sürüngenin tasvir edildiği kemikten yapılmış kemer tokası çok dikkati çeken bulutlar arasında. Bunun dışında kilden yapılmış figürlere ulaştık. Bunlardan bir tanesinde boynuzlu bir mask tasviri var" dedi.
Kaynak: AA