Türkiye'yi daha geniş kitlelere tanıtmak ve Türkçe öğretimine destek olmak amacıyla kurulan Türkçenin Sesi Radyosu, Türk dili, kültürü, sanat ve edebiyatını dünyaya tanıtıyor.
Başlangıçta Avrupa Dil Portfolyosu'nda belirlenen standartlara göre Türkçe öğretimini esas alan programlar yapan radyo, "Dünyaya Türkçe Sesleniyoruz" sloganıyla son dönemde farklı içerikler üretmeye başladı. Radyoda kültür sanattan habere, seyahatten müziğe kadar geniş bir yelpazede programlar yayınlanıyor.
Radyo yayınlarının hedefine ilişkin konuşan Genel Yayın Danışmanı ve Koordinatörü Turan, "Amacımız, milletimizin dil, kültür ve sanat birikimini anlaşılabilir bir yayıncılık diliyle ve Yunus Emre Enstitüsü'nün misyonuyla bütünleşerek tüm dünyaya tanıtmak ve birinci elden doğru bilgilerle aktarmak." dedi.
"Dili salt bir şekilde kültürden, sanattan ve tarihten ayırabilmek mümkün değil." ifadelerini kullanan Turan, programların yelpazesini genişleterek edebiyattan sağlığa, kültürden siyasete binlerce içerik üretmeye başladıklarını kaydetti.
Radyonun hedef kitlesini "dünyanın her yerinde Türkçeye, milletimize, dilimize, tarihimize ve kültürümüze yakınlık duyan herkes" şeklinde tarif eden Turan, yayın anlayışlarının arkasındaki felsefeyi şöyle açıkladı:
"Yunus Emre Enstitüsünün radyosu olarak Yunus Emre'nin inancını ve felsefesini taşımayı hedefliyoruz. Çünkü inanıyoruz ki Yunus Emre, yaşadığı dönemle ve sonrasında kattığı değerlerle dünyaya verilebilecek en güzel cevap. Dünyanın yaşadığı bu kaotik dönemde Yunus Emre'nin felsefesi, inancı nefes alacağımız alanlar oluşturabilir. Tüm dünyaya din, dil ve ırk ayrımına girmeden insaniyet namına aktaracağımız cümleler olabilir. Biz bunu kültürümüzde görüyoruz."
Radyoyu dinleyenlerin Türkçelerini geliştirirken Türkiye'deki olaylardan da haberdar olduklarına dikkat çeken Turan, "İsrail’den Amerika’ya, Almanya’dan birçok Avrupa ülkesine kadar bizi dinleyen insanların olduğunu görebiliyoruz." dedi.
Türkçenin Sesi Radyosu'nda ayrıca tarihi kodlarla bağlantı kurup uyarlanan programlar da mevcut. Bunların arasında bir gezi programı olan "Evliya Çelebi ile Türkiye’yi geziyorum", hikmet hikayeleri anlatılan "Nasrettin Hoca ile Hikmetli Fıkralar" ve Mimar Sinan’ın eserlerinin anlatıldığı "Mimar Sinan: Deha ve Mimari" gibi programlar yer alıyor.
Radyodaki bir başka program ise yabancı basında yer alan Türkiye aleyhtarı ve yanlı haberlere yanıt verme amacı güden "Buradan Bakınca" isimli program. "Tüm dünyada çıkmış olan gazetelerde çıkan haberlerin doğrusunu aktarmak gibi bir görev üstlendim." diyen Genel Yayın Danışmanı Turan, bu programların, Türkiye’ye yönelik haksız eleştiriler ve yanlı yayıncılığı tersine çevirecek bir anlayışla sunulduğuna dikkat çekti.
Radyonun tılsımı
Farklı ülkelerdeki Türkçe ve Türkiye sevdalılarına yüksek kalitede yayınlar sunmayı hedefleyen Türkçenin Sesi Radyosu'nda, bu doğrultuda sunucusu ve konukları yabancı olan "Yabancı Mısın?" aldı bir program da yayınlanıyor.
Programın sunuculuğunu yapan Mısırlı Asmaa Osman, farklı ülkelerden Türkiye’ye gelen misafir öğrencileri programında konuk edip Türkiye'ye geliş hikayeleri ve buradaki maceralarını dinleyicileriyle paylaşıyor. Osman, genç yaşta farklı ülkelere giden gençlerin hikayelerinin dinleyicilere cesaret verip onları teşvik ettiğine dikkat çekiyor.
Mısır'daki El Ezher Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olan ve Gazi Üniversitesinde aynı bölümde doktora eğitimine devam eden Osman, "Radyoculuğu çok seviyorum. Radyoda çok farklı bir şey var. Radyoda bir sihir var, televizyondan çok farklı. İnsanları radyodan dinlediğin zaman kendini daha çok kaptırıyorsun. Bu anlayıştaki insanlara da mesaj vermek daha tesirli oluyor." değerlendirmesinde bulundu.
Programın ismini, farklı simalar gören Türklerin, o kişilere ilk olarak "Yabancı Mısın?" sorusunu sormalarından esinlenerek koyduklarını belirten Osman, program sonlarında konuklarına bu soruyu sorduğunda ağırlıklı olarak "Burası benim ikinci vatanım." yanıtını aldığını ifade etti.
Osman, "Türkiye’de yaşadıktan ve Türk halkı ile haşır neşir olduktan sonra insan kendini hiç yabancı hissetmiyor. Kendini vatanındaymış gibi hissediyor." diye konuştu.
Eğitici, kültürel ve kişisel gelişime katkı sağlamasını istediği programını Osman, "kültürleri bir araya getiren bir köprü" şeklinde tanımlıyor.
Türkçenin Sesi Radyosu iki yılda Uluslararası Radyocular Birliği tarafından "Yılın en iyi internet radyosu" ve Radyo Akademi tarafından "Kültürler arası dostluk ve Erişim Ödülü"ne layık görüldü. Programların yayınları ve metni internet sitesinde podcast tekniği ile dinleyenlerin istifadesine sunuluyor.
Kaynak: AA