Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü mezunu Rümeysa Çamdereli gitarist olarak tanınırken, muhafazakar kadınlara yönelik "reçel-blog"ta da editörlük yapıyor. Çamdereli kadınlarla ilgili sivil toplum kuruluşlarında çalışmalar yürütüyor.
Çamdereli, elektrogitarıyla müziğini yaparken, eşi Furkan Erdoğdu ve 3 yaşındaki oğlu Kerem de onu yalnız bırakmıyor.
Çamdereli, Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nden mezun olduğunu ancak mühendislik yapmadığını belirterek, İstanbul Üniversitesi'nde devam ettiği kadın çalışmalarıyla ilgili yüksek lisans programıyla bu alandaki sivil toplum kuruluşlarında rol aldığını söyledi.
Rümeysa Çamdereli, üniversiteden bu yana müziği hayatından hiç çıkarmadığını, folklor kulübünde gitar çaldığını, rock ile tematik ve enstrümantal müzik sevdiğini, tiyatro müziği de yaptığını dile getirdi.
"Müzik, hikayenizi anlatabileceğiniz bir araç"
Çeşitli gruplarda gitar çaldığını, aynı zamanda müzik eğitimi de verdiğini belirten Çamdereli, şöyle devam etti:
"Benim gibi kadınların müzik yapabildiğini anlatabilmem, başka kadınlara ilham olabiliyor. Müslüman bir kadın olarak sahnede olmamın benim gibi olan kadınları da motive edeceğini düşünüyorum, onlara bunu başarabileceklerini göstermeye çalışıyorum. Başka insanların da bu anlamda cesaret toplamasına vesile olabiliyor. Sahneye ilk 18 yaşında çıktığımda gitarist olarak çok dikkat çektim. Müziği hayatımdan hiç çıkarmadım. Müziği herkesin yapabileceği ve hikayesini anlatabileceği bir araç olarak görüyorum.
Bu nedenle önüme gelen herkesi müziği öğrenmesi, enstrüman çalması adına teşvik etmeye çalışıyorum. Evli ve çocuk sahibi olduğumu görüp 'Böyle bir şey nasıl olabilir ki?' diye soruyorlar. Bu, benim süper kahraman olmamla olmuyor. Karşınızda sizin yaptığınız işi seven, destekleyen başka birinin hayatınızda olmasıyla mümkün oluyor. Eşimin büyük desteğiyle bunu ancak yürütebilirdim."
"Yeni kuşak kendisini daha rahat ifade edebiliyor"
Rümeysa Çamdereli, Üsküdar'da gitar çaldığı mekanda, kendisi gibi insanların rahatlıkla gelip müzik dinleyebildiğini ifade ederek, "Ortalama Müslüman, inanan bir insanın gelip akşam vakti çok geç olmadan, yatsı öncesinde müzik dinleyebilecekleri bir mekan yoktu. Var olan mekanda da daha ana akım pop parçalarının çalındığı bir tek canlı performans oluyordu.
Oraya da insanlar giderken imtina ediyordu. Ben de öyle bir şey yapayım ki Üsküdar'da insanlar hem rahat edebilsin hem de çoluk çocuğuyla gelsin, müziğini dinleyip geç olmayan saatte evine gitsin düşüncesiyle bu mekanda çalmaya başladım" diye konuştu.
Kadınlardan oluşan Zahter isimli bir grupta ise başka alanlarda çok rahat müzik yapamayacak insanların bir araya geldiğini anlatan Çamdereli, "Elektrogitar benim için her zaman farklı bir ifade aracının yolu oldu. Kendi kendime çalabileceğim altyapılarla istediğim tarzda müzik yapabiliyorum" dedi.
Kaynak: AA
2.4ºC
Ankara
