Muğla Milas Selimiye Mahallesi'ndeki Euromos Antik Kenti'nde yurt içi ve dışından 25 akademisyen ve öğrenci, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abuzer Kızıl başkanlığında kentte kazı çalışması yürütüyor.
"Bu yıl antik kentte önemli verilere ulaştık"
Bu yıl yürütülen kazı çalışmalarında agora, tapınak, surlar, tiyatro ve mezar alanlarında kazı gerçekleştirilirken, temmuz ayında başlanılan çalışmalar sona erdi.
Antik dönemin en iyi korunmuş tapınaklarından Zeus Lepsynos'un da içinde olduğu Euromos Antik Kenti'nde yürütülen kazının başkanı olan Doç. Dr. Kızıl, Euromos'un kendi döneminde Mylasa'dan sonra gelen en önemli kent olduğunu söyledi.
Antik kentteki kazıların bu yıl yurt içi ve dışından katılan 25 öğrenci ve akademisyenlerin destekleri ile kazı yaptıklarını anlatan Doç. Dr. Abuzer Kızıl, kentteki agoranın Anadolu'da iyi korunmuş, bütün çağlarıyla izlenebilen ender eserlerden biri olduğunu belirtti.
Kızıl, kazıların arkeoloji öğrencileri için laboratuvar özelliği taşıdığını vurgulayarak, bu yıl da antik kentte önemli verilere ulaştıklarını söyledi.
"Roma ve Helenistik döneme ait 18 mezar"
Gün yüzüne çıkarılan mezarların güney nekropolün dokusu içerisinde yer aldığını ve Roma ve Helenistik döneme ait kiremit çatkılı, çoğunluğunun lahit mezarlardan oluştuğunu aktaran Doç. Dr. Abuzer Kızıl, şu bilgileri verdi:
"Bu mezarlar dönem olarak Helenistik, Roma ve Geç Roma dönemine ait. Kazı çalışmalarında 18 mezar ortaya çıkarıldı. Milas Müze Müdürlüğü ile yürüttüğümüz çalışmalarda bu mezarların çoğunluğu ağzına kadar doluydu. Bu bizim çalışmalarımızın biraz daha yavaş ilerlemesine neden oldu ama buluntular açısından son derece sevindirici bir takım veriler elimize geçti. Bunlardan en önemlisi belki de bugüne kadar Anadolu'nun durağan çağı olarak da kabul edilen 5. yüzyıla ait bazı buluntuların gün yüzüne çıkarılması. Bunların arasında bir kandil de son derece önem arz ediyor. Bu bilinmeyen yada çok az bilinen, daha önce Euromos kazılarında karşılaşmadığımız bir dönem buluntusunun bu mezarlardan ele geçmesi aslında Euromos'un kronolojisi için de son derece büyük bir önem arz etti."
Kızıl, kazı çalışmalarında gün yüzüne çıkarılan mezarların ağzına kadar dolu olmasının sevindirici olduğuna işaret ederek, "18 mezar içerisinde 8 farklı tipe rastladık. Burada sanduka mezar, lahit mezarlar, kiremit çatkılı mezarlar, kiremit sandukalar, basit mezarlar, amforalar gibi son derece zengin bir tipolojiye sahip mezar buluntuları ile karşılaştık. Bu da aslında hem Karia bölgesinin hem de Euromos'un tipolojik açıdan ne kadar zengin mezarlara sahip olduğunu göstermesi açısından son derece önem arz ediyor" değerlendirmesini yaptı.
"Tapınak eski ihtişamına kavuşacak"
MÖ 2. yüzyılda inşa edilen Zeus Lepsynos Tapınağı'nda da çalışmaların devam ettiğini belirten Kızıl, eserin Anadolu'nun en iyi korunan tapınaklarından biri olduğunu söyledi.
Kızıl, tapınaktaki 17 sütundan 16'sının üst kirişleriyle hala ayakta olduğunu dile getirdi.
Tapınağın mimari elemanlarını belgelemeye yönelik çalışmalar yaptıklarını anlatan Doç. Dr. Kızıl, tapınağı eski ihtişamlı günlerine geri döndürmeyi hedeflediklerini vurguladı.
Tapınağın doğu kesiminde de yeni bir duvar ortaya çıktığına işaret eden Doç. Dr. Abuzer Kızıl, şunları söyledi:
"Sadece alt seviyede görünen duvarın mahiyetini ilerleyen kazılarda öğreneceğiz. Belgeleme çalışmalarımız burada devam ediyor. Tapınakta hızlı ilerlememizi engelleyen bazı nedenler var. Bunlardan bir tanesi sütunlardaki eğim, statik açıdan son derece hassasiyet gösteriyor. Bir diğeri ise daha önceden yapılmış olan restorasyon çalışmalarında beton ve demirlerin kullanılması. Mevcut çatlakların onarılması ve blokların dışarıya alınması. Bunlarla ilgili yeni bir proje hazırlandı ve yaklaşık maliyet tespit edildi. İnşallah önümüzdeki dönem de burada da restorasyon, resüsitasyon ve rölöve çalışmalarına hızlı bir şekilde başlayacağız."
Kaynak: AA