Açık 4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Kültür-Sanat
17.05.2019 11:20

Hacer-ül Esved'in parçaları 5 asırdır İstanbul'da

Osmanlı döneminin en özgün külliye mimarisi örneklerinden Sokullu Mehmet Paşa Camii, cennetten geldiğine inanılan Hacer-ül Esved'in 4 parçasını 5 asırdır muhafaza ediyor.

Hacer-ül Esved'in parçaları 5 asırdır İstanbul'da

Şehit Sokullu Mehmet Paşa Camii, Mimar Sinan'ın ustalık eserlerinden biri.

İstanbul'da bulunan cami, Sultanahmet Meydanı'ndan Kadırga'ya doğru inen Şehit Mehmet Paşa yokuşu üzerinde yer alıyor.

Cami, Osmanlı padişahlarından Sultan 2. Selim'in kızı Esmehan Sultan tarafından 1570'li yıllarda yaptırıldı. 

Hacer-ül Esved'in parçaları 5 asırdır İstanbul'da

Taşın 4 parçası caminin farklı yerlerine yerleştirildi

Müslümanların kutsal mekanı Kabe'nin onarımı sırasında Hacer-ül Esved taşının bulunduğu havza alanı restore edilirken taştan kopan 10 santim büyüklüğündeki parçalar İstanbul'a getirildi.

Taşın 4 parçası, o sırada yapımı devam eden Sokullu Mehmet Paşa Camii'nin giriş kapısının üzerine, mihrabın üst orta kısmına, minber giriş kapısının üzerine ve minber kubbesine altın varaklı çerçeve içerisinde yerleştirildi. 

Hacer-ül Esved'in parçaları 5 asırdır İstanbul'da

Camide, Hac ya da umreye giden Müslümanların en büyük arzusu olan "cennetten parçalar"a dokunabilmek mümkün.

Hacer-ül Esved'in parçalarını görmeye gelenlerin özellikle ramazanda ve hafta sonları yoğunluk oluşturduğu Sokullu Mehmet Paşa Camii, Müslüman alemi için paha biçilmez değerlerle ziyaretçilerini bekliyor.

İstanbul'da Sokullu Mehmet Paşa adını taşıyan 2 cami var

Sanat tarihçisi Süleyman Faruk Göncüoğlu, Mimar Sinan eseri olan caminin, 16. yüzyıl İstanbul'unun silüetini oluşturan mahalle sistemindeki önemli bir mimari öge olarak ayrıcalıklı bir yere sahip olduğunu söyledi.

Hacer-ül Esved'in parçaları 5 asırdır İstanbul'da

Göncüoğlu, İstanbul'da Kadırga ve Azapkapı'da olmak üzere Sokullu Mehmet Paşa adını taşıyan 2 cami olduğunu anlattı. 

"İstanbul'un tarihinde önemli bir yer işgal eden deprem ve belli tarihler içerisinde meydana gelen sel felaketleri hesaplanarak, liman bölgesine doğru uzanan bu eğimli arazi içerisinde topoğrafyayı bozmadan, kademeli bir şekilde inşa edilmiş inanılmaz yapılardan bir tanesi."

Göncüoğlu, Kabe'nin restorasyonunda revakların yapıldığı sırada Hacer'ül Esved taşının da bulunduğu havza alanının onarıldığını ve taştan düşen 5 parçanın İstanbul'da getirildiğini vurguladı. Bu parçaların 4'ünün Sokullu Mehmet Paşa Camii'ne, birinin de Kanuni Sultan Süleyman'ın türbesine yerleştirildiğini anlattı. 

Hacer-ül Esved'in parçaları 5 asırdır İstanbul'da

"Mimarisi çok etkileyici"

Hazreti Muhammed'in, Hacer'ül Esved taşını, yerinden kaldırmak için kendi elbisesinin üzerine koyduğunu ve diğer kabilelerin hep birlikte tutarak, taşın yerini değiştirdiklerini anlatan Göncüoğlu, şöyle konuştu:

"Yaşantısından ve davranışlarından emin olunan, sözüne sadık Resulullah Efendimiz'in bu hali, toplum içindeki dengenin, terazinin, birlik ve beraberliğin ortak değerler üzerinden kurulması bakımından Hacer'ül Esved büyük bir önem arz eder. Bir de taşın manevi boyutu var. İnsanlar yaratıldığında Allahutaala'ya iman etti. Hacer'ül Esved, bu olaya şahitlik eden bir madde olarak cennetten dünyaya intikal eden bir yapı."

Cami mimarisinin çok etkileyici olduğundan bahseden Göncüoğlu, "Cami içerisinde kullanılan 16. yüzyıl çinilerinin kompozisyonu sizi çok etkileyecek. Müezzin mahfilindeki kalem işleri ve Edirnekari tezyinat sizi apayrı bir dünyaya götürecek. Onun şokunu atlattıktan sonra da Hacer'ül Esved taşlarını görebileceksiniz. Caminin harem denilen iç mekanına girildiğinde, kapının iç tarafında üstte birinci, mihrabın alnında üst tarafta ikinci, minber kapısının başlangıç noktasında ve külahın altında da üçüncü ve dördüncü parçalar yer alıyor" dedi.

Hacer-ül Esved'in parçaları 5 asırdır İstanbul'da

"Hacer'ül Esved taşının Müslümanlar için büyük bir önemi var"

Sanat tarihçisi Göncüoğlu, Hacer'ül Esved taşının Müslümanlar için önem taşıdığını anlattı.

"Hacer'ül Esved taşı öpülmez, sadece elle dokunulur ve selam verilir. Hacer'ül Esved taşı, İslam ibadetinde başlangıç ve sonuçla alakalı. Tavafta, Hacer'ül Esved taşı başlangıç alınır ve tekrar onunla sonlandırılır. İslam ibadeti içerisinde dinamizmin başlangıç noktası, bir nizamın göstergesi. Hacer'ül Esved taşı Resulullah Efendimiz döneminde kabul görülmüş tek mukaddes emanet. Dünyanın dört bir tarafındaki mukaddes emanetler, Efendimiz'in vefatından sonra oldu. Bu yüzden Hacer'ül Esved taşının Müslümanlar için büyük bir önemi var."

Kaynak: AA 

Sıradaki Haber
Nurullah Ataç vefatının 62'nci yılında anılıyor
Yükleniyor lütfen bekleyiniz