Elazığ Harput Kalesi kazı ekibi 5 yıldır 4 bin 500 metrekarelik alanda çalışma yapıyor.
Kazı Başkanı Prof. Dr. İsmail Aytaç, kazı dönemi boyunca Urartu, Roma, Bizans, Selçuklu, Artuklu, Dulkadiroğulları ve Osmanlı dönemine ait yapı kalıntıları ile seramik, çini, alçı kabartma, ok ucu, mancınık taşı, mutfak eşyaları, tıbbi aletler, taş mühür gibi küçük parçalardan oluşan yaklaşık 110 bin objeye rastladıklarını söyledi ve şöyle konuştu:
"Harput'un UNESCO'nun Dünya Miras Geçici Listesi'ne girmesinden sonra asıl listeye girmesi yolunda Harput Kalesi'ndeki kazı çalışmalar daha da önem kazanmış durumda."
"Doğal kayalara oyulmuş sunak alanı"
Aytaç, kalenin Sarayönü bölümündeki kazı çalışmalarının büyük bir kısmının tamamlandığını ve gelecek yıl buranın da restorasyonunun yapılabileceğini anlattı.
Kazıda ana kayaya oyularak yapılmış kanal, basamak ve oturma yerlerinden oluşan bir alan tespit ettiklerini vurgulayan Aytaç, şunları söyledi:
"Sarayönü dediğimiz kısımdaki doğal kayalarda, açık hava sunağı olduğunu tahmin ettiğimiz alan tespit ettik. Bu kadar çok açık hava sunağının varlığı, Harput'un özellikle Urartu döneminde önemli bir kale şehir, hatta bölge yönetiminin yapıldığı bir merkez olduğunu ortaya çıkarıyor. Bu kadar dini mekanın bulunması buranın bir kült merkezi ya da inanç merkezi olduğunu da gösteriyor. Sunağın Milattan önce 7. yüzyılda yapıldığını tahmin ediyoruz."
Kaynak: AA