2020 Necip Fazıl Ödülüne layık görülen Prof. Dr. Taha Abdurrahman, Arapların "ahlak filozofu", "mutasavvıf filozof" ve "felsefe fakihi" gibi isimlerle andığı önemli bir ilim ve düşünce adamı olarak biliniyor.
İslami esaslar üzerine bina edilmiş bir felsefe kurmayı amaç edinen Abdurrahman, Bilgi Ahlaktan Ayrıldığında, Dini Amel ve Aklın Yenilenmesi ve Ahlak Sorunsalı adıyla Türkçeye çevrilen kitaplarında İslam aleminin karşılaştığı entelektüel ve yapısal sorunların temelinde yatan taklitçi modernliğe dikkati çekiyor.
Prof. Dr. Taha Abdurrahman kimdir?
1944’te Cedide’de dünyaya gelen Faslı düşünür, ilk ve orta öğretimini Fas'ta tamamladı.
İlimle haşır neşir bir çocukluk geçiren Abdurrahman'ın babası hafızlık eğitimi veren bir öğretmendi. Abdurrahman da onun yanında yetişiyordu ancak Fransız sömürgeciler tarafından bu eğitim yasaklanınca Cedide kentindeki El-Ayan ilkokuluna devam etti. Buna rağmen babası kendisine evde Kur'an ve fıkıh eğitimi vermeyi sürdürdü.
Ortaokul ve liseyi Kazablanka kentinde okuyan Abdurrahman Rabat Beşinci Muhammed Üniversitesi ile Sorbonne Üniversitesi’nde felsefe öğrenimi gördü. Dil felsefesi konulu doktorasını da aynı üniversitede tamamladı.
Ülkesine dönerek 1970’li yıllardan itibaren Rabat Beşinci Muhammed Üniversitesi’nde mantık ve dil felsefesi dersleri okutan Abdurrahman bir yandan da 1985'de mantık konulu ikinci doktorasını yaptı.
Abdurrahman, farklı bir felsefi yol çizdi. Birçok dilde gerçekleştirdiği dersler, kitaplar, çalışmalar ve akademik başarılar Abdurrahman'ın ahlak temelli felsefi projesini şekillendirmesinin yolunu açtı.
Abdurrahman felsefeyle tanıştıktan sonra bazı sorulara manevi cevaplar aramaya başladı. Bu da onu Kadiriye el-Budişişeyye (ülkedeki en büyük Sufi tarikatı) Zaviyesi'ne yöneltti. Bu nedenle "sufi filozof" lakabıyla anılır oldu.
Ahlaki değerlerden kaçınan modern Batı düşüncesini ve kendi kavramlarını üretmeden Batı terminolojisini kullanmaya çalışan Arap düşüncesini eleştiren Abdurrahman, bunun Arap düşüncesini bir kısır döngüye soktuğunu savunuyor.