ATO Congresium'da düzenlenen galaya Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, filmin hikayesinin yazarı Ankara Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Demir, Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon Ersoy ve öğrenciler katıldı.
Bakan Ersoy, gala gösterimi öncesi yaptığı konuşmada, insanı harekete geçiren sanatın bir bilgiyi, duyguyu, bir anı ya da asırları kitlelere anlatmak için kullanıldığında istenen etkiyi sağlamada ve arzulanan hedefe ulaşmada en doğru seçim olduğunu söyledi.
İnsanın kendi iradesiyle aradığı cevapları ve ulaştığı sonuçları kolay kolay unutamayacağını ifade eden Ersoy, "Bizi biz yapan yaşanmışlıkların ve değerlerin gelecek nesillere aktarılmasının ne denli hayati bir konu olduğunu, hatta günümüzde bunun varlık ile yokluk arasında bir seçim haline geldiğini düşünürsek sanatın bu gücünü kullanmanın önemini daha net anlayabiliriz. Zira küreselleşen dünya gerçeği, içinde barındırdığı olumlu yönlerle gözümüzü o denli kör edebiliyor ki popülizm denen propaganda aracı ile zihinleri sömürgeleştirmenin de bu düzenin bir parçası olduğu gözlerden kaçabiliyor" diye konuştu.
"Duyguların en yoğun şekilde yaşandığı özel bir zaman dilimi"
Farklılığın zenginliğini ve kültürel özgünlüğü öteki olma korkusuyla baskılamanın ve ortadan kaldırma gayretinin bazı ülkelerin devlet politikası haline geldiğini ifade eden Ersoy, Türk milletinin tarih hafızası ve manevi mirasıyla dünyadaki bu akıma karşı muazzam bir direnç gösterdiğini söyledi.
Ersoy şöyle devam etti:
"Perdede yansımasına şahitlik edeceğiniz 'O Gün' her türlü olumsuzluğa rağmen umutsuzluğa düşmeyenlerin, işgalin ve zulmün gölgesinin kapladığı vatan toprağını karanlığa teslim etmeyenlerin; yokluk, yoksunluk ve asırların yorgunluğu omuzlarına çöktüğü halde diz çökmeyenlerin hayatından bir kesittir. O kesit ki 10 kıta, 41 mısra içinde Türk milletinin kimlik ve karakterini resmeden manzum bir destanın, milli iradenin sesi ve sözü haline geliş sürecini barındıran ve bütün bu duyguların en yoğun şekilde yaşandığı özel bir zaman dilimidir."
"İstiklal Şairi'ni eserleriyle anlatmaya devam ediyoruz"
Ersoy, geçen yılın Mehmet Akif ve İstiklal Marşı Yılı ilan edildiğini hatırlatarak, bakanlık olarak bu çerçevede çeşitli etkinlik ve projeler gerçekleştirdiklerini, Mehmet Akif Ersoy Hatıra Evi'ni İstiklal Marşı'nın kabulünün 100'üncü yılında ziyarete açarak Milli Şairi eserleriyle, tarihle, edebiyatla yaşatmaya ve anlatmaya devam ettiklerini anlattı.
Kendi projelerinin yanında bu konuda sorumluluk alan değerli projelere de destek verdiklerini kaydeden Ersoy, "O Günün Hikayesi böyle bir çalışma idi. 300'den fazla insanın emeği ve alın teri o desteği belgesel niteliği de taşıyan bir sinema eserine dönüştürdü" dedi.
Bakan Ersoy, filmde emeği geçenlere teşekkür etti.
"Dedeme duyulan sevgi bana yansıyor"
Selma Argon Ersoy da gittiği her yerde büyük bir sevgi ve ilgiyle karşılaştığını belirterek, "Bu sevgi dedeme duyulan sevgidir. Tabii ki bana yansıyor. Onun ruhundan bana yansıyor" sözlerini kullandı.
Konuşmaların ardından Rektör Demir, Bakan Ersoy'a Darphane'nin İstiklal Marşı Yılı için bastığı Mehmet Akif Ersoy hatıra parası takdim etti.
Film gösteriminin ardından protokol üyeleri ve film ekibi hatıra fotoğrafı çektirdi.