Haldun Taner'in yazdığı "Keşanlı Ali Destanı" adlı oyunla 11 Kasım'da meslektaşlarının karşısına çıkacak eczacılar, tutkuya dönüşen hobileri için yoğun emek harcıyor.
.jpg)
Kursiyerlerden eczacı Esin Yılmaz, yaklaşık bir yıldır sanatsal çalışmalarda bulunduklarını belirtti.
Daha önce de tiyatroyla ilgilendiğini anlatan Yılmaz, çalışmalarını "Keşanlı Ali Destanı" ile taçlandırmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi.
.jpg)
Destanın geçtiği Sineklidağ'da "Zilha" karakterini oynadığını belirten Yılmaz, "Böyle tarihi bir oyunun içerisinde yer aldığım için mutluyum. Ekibimizin hepsi eczacı olduğu için birbirimizi tanıyoruz. Tiyatro vesilesiyle daha iyi tanıdık. Güçlü, birbirine daha kentlenmiş bir ekip olduk. 11 Kasım'da ilk oyunumuzla sahne hayatımıza ilk adımı atacağız. Hepimiz çok istekli ve azimliyiz. Devam etmeyi düşünüyoruz" dedi.
Yılmaz, oyuna hazırlanmak için özel hayatlarından, işlerinden fedakarlık yaptıklarını anlatarak, sahnede olmaktan duyduğu memnuniyeti belirtti.
.jpg)
"Sanata gönül verdikleri için zorlanmıyoruz"
Oyunculardan Mehmet Çetiner de arkadaşlarıyla vakit geçirmek için tiyatro kursuna başladıklarını, eğlenceli zamanlar geçirdiklerini söyledi.
Kendisinin "Keşanlı Ali" rolünü canlandıracağını belirten Çetiner, "Varoş bir mahallenin kabadayısı. Aslında kabadayı değil. İşlemediği bir cinayet yüzünden hapse düşmesiyle mahallenin kendisine empoze ettiği bir kabadayılık rolü var. Sahte bir kabadayı. Toplumu mizahi bir dille anlatan eğlenceli bir oyun" dedi.
.jpg)
İlk defa tiyatro oyununda rol aldığını söyleyen Çetiner, şöyle konuştu:
"Oyundan önce eğitim aldık. Bir şeyler öğrenmeniz, altyapınız olması gerekir. Biz de iş çıkışları, fırsat buldukça devam ettirmeye çalışıyoruz. Severek başladığınız iş zor olmuyor. Haftada üç gün provamız var. Sahnelerin akışına, eksikliklerimize göre daha fazla çalıştığımız da oluyor. Oyunumuzu seyirci karşısında sergilemek için çalışıyoruz. 11 Kasım'da eczacılar için oynayacağız. Sonrasında devam ettirmeyi planlıyoruz."
Kaynak: AA
9.7ºC
Ankara
