Van Gölü'nün kuzey kıyısında bulunan Bitlis'in Ahlat ilçesi, tarihi eserleri ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini bekliyor.
"İslamiyetin kubbeleri" (Kubbet-ül İslam) olarak nitelendirilen üç şehirden biri olan Ahlat, Selçuklu Meydan Mezarlığı, eski Ahlat yerleşimi, neolitik çağdan kalan mağara evleri, kümbetleri, yeşil doğası ve Nemrut Krater Gölü ile ziyaretçilerine tarih ve doğayla iç içe gezi imkanı sunuyor.
Urartular'dan Osmanlı'ya uzanan süreçte birçok medeniyetin izini taşıyan Ahlat, bu dönemlere ait çok sayıda tarihi eseriyle tam bir açık hava müzesi konumunda. Eski Ahlat yerleşimi ve mezar taşları da UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alıyor.
Selçuklu Meydan Mezarlığı
Ahlat'ta 210 dönümlük alanı kapsayan Selçuklu Meydan Mezarlığında 12. yüzyılın başından 16. yüzyıla kadar tarihlenen 8 bin 169 mezar taşı bulundu. Ölçü ve içerik bakımından birer anıt karakterinde olan taşlar, sanat ve kültür tarihi açısından önemli belge niteliği taşıyor.
Mezar taşları üzerinde bulunan ayet-i kerime, hadis-i şerif ve dualar şehrin Müslüman geçmişine ve yaşayışına tanıklık ediyor.
"Anadolu'da en fazla kümbetin bulunduğu yer"
Ahlat'ın neolitik çağdan kalan mağara evleri, tarihi Bayındır Köprüsü, zaviyeleri, Osmanlı Kalesi ve camileri kent turizminde önemli yer tutuyor.
Hazreti Muhammed'in sancaktarı Muaz Bin Cebel'in oğlu Abdurrahman Gazi'nin türbesi de inanç turizmi açısından ilçede önemli yere sahip.
Ahlat taşı ile inşa edilen Selçuklu, İlhanlı, Karakoyunlu ve Akkoyunlu dönemlerine ait 14 kümbetli kent, Anadolu'da en fazla kümbetin bulunduğu yer konumunda.
Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'ın torunu Rüstem Bey'in oğlu Emir Bayındır adına 1481 yılında yapılan farklı ve zarif mimarisiyle ön plana çıkan Emir Bayındır Kümbeti, Ahlat kümbetleri arasında en ilgi çekici.
Bu kompozisyonu başka bir yerde bulamazsınız"
Ahlat Belediye Başkanı Mümtaz Çoban, yaptığı açıklamada, ilçedeki kültürel mirası bilmeden, tanımadan, Anadolu'yu tanımanın ya da bilmenin mümkün olmadığını söyledi.
Ahlat'ın tarihi yönünün yanı sıra doğal güzellikleriyle de eşsiz bir yer olduğunu anlatan Çoban, şöyle konuştu:
"Flora zenginliğinin çok güzel, doğal güzelliklerin çok gelişmiş olduğu bu ilçe mutlaka görülmeli. Kültürel mirasımızın en yoğun ve nadide parçalarının bulunduğu Ahlat'ı görmeden Anadolu'yu gezip anlamak mümkün değildir. İlçemiz sınırları içerisinde bulunun Nemrut Krater Gölü dünyanın en güzel göllerinden bir tanesidir. Doğa, inanç ve kültür mirasının bir araya geldiği böyle bir kompozisyonu başka bir yerde bulamazsınız."
"Ertuğrul Gazi'nin doğum yerini göreceksiniz"
Çoban, Ahlat'ın geçmişe tanıklık ettiğini, ilçeyi gezenlerin Akkoyunluları, Büyük Selçuklu'yu, Anadolu Selçuklu'yu ve Osmanlı'yı tanıyacaklarını anlattı.
Ziyaretçilerin Ertuğrul Gazi'nin doğum yerini görme imkanı da bulacaklarını belirten Ahlat Belediye Başkanı Çoban, "Ertuğrul Gazi'nin babası Süleyman Şah'ın doğum yerini göreceksiniz. Dedeleri Kayı Alp'in kabriyle Ahlat'ta buluşacaksınız." diye konuştu.
Kubbet-ül İslam, yetiştirdikleri ilim, din, kültür ve sanat adamları, mutasavvıf ve zahitleriyle değerlendirilen, "İslamiyet'in kubbeleri" anlamına gelen 3 şehirden oluşuyor. Bunlardan Ahlat Bitlis'te, Belh şimdiki Afganistan'da, Buhara ise şimdiki Özbekistan'da bulunuyor.